31
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

Türbana üniversiteden ilk uyarı

İnönü Üniversitesi Senatosu, üniversite öğrencilerinden başlayarak zaman içinde orta ve ilköğretim öğrencileri ile tüm kamu çalışanlarını kapsayacağı ifade edilen türban serbestliğinin masum bir özgürlük talebinin ötesinde rejimi değiştirmeye yönelik bir tehdit olduğunu kaydetti.

İnönü Üniversitesi Senatosu tarafından yapılan yazılı açıklamada, Türkiye’nin geleceğini ve varlığını ilgilendiren çok önemli ekonomik, sosyal ve siyasal iç ve dış sorunlar varken, türban konusunun, toplumun gündemine yeniden getirildiği ifade edildi. Türbanın Anadolu insanının başörtüsünden çok farklı olduğu ve Türk kültüründe hiçbir zaman yer almadığı vurgulanarak, şunlar kaydedildi:

“Türban, 20-25 yıl kadar önce bazı odaklar tarafından yapay ve kasıtlı bir biçimde, dinsel bir simge olarak üretilmiş ve daha sonra da yine kasıtlı olarak, başta laiklik olmak üzere Cumhuriyetimizin temel niteliklerine karşıt siyasi bir simgeye dönüştürülmüştür. Bu nedenle, Danıştay ve Anayasa Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyetinin temelini oluşturan ‘Devrim Yasalarına’ ve bu bağlamda ‘laiklik’, ‘ulusal birlik’, ‘hukuk devleti’, ‘eşitlik’ ve ‘demokratiklik’ ilkelerine aykırı bulduğundan, üniversitelerde türban yasaklanmıştır. Bu yasaklama, İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi tarafından da insan hak ve özgürlüklerine aykırı bulunmamıştır.”

"TBMM'DEKİ SAYISAL ÇOĞUNLUK MİLLETİN İRADESİ OLARAK GÖSTERİLEMEZ"

Açıklamada, AKP ve MHP’nin türbanın üniversitelerde serbest bırakılması için anayasa değişikliği girişiminde bulunmaları eleştirilerek, “Yasama organının milli iradenin yegane temsilcisi olduğu öne sürülerek son günlerde türbanla ilgili yeni bir karar alma girişimi başlatılmıştır. Anayasamıza göre egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Millet bu yetkisini yasama, yürütme ve yargı organları eliyle kullanır. Bu organlardan birinin diğerine üstünlüğü yoktur. Bu nedenle TBMM’deki sayısal çoğunluk milli iradenin tek temsilcisi olarak gösterilemez. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir ve bağımsız yargı milli iradenin diğer önemli bir temsilcisidir. Bu durum çağdaş demokrasi anlayışının da bir gereğidir” denildi.

Anayasa Mahkemesi kararlarının yasama organı dahil her kişi ve kurumu bağladığı vurgulanarak, anayasal veya yasal değişiklik önerilerinin Anayasanın ‘değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez’ hükümlerine aykırı olamayacağına dikkat çekildi. Açıklamada, “Bu nedenlerle, Anayasa Mahkemesi’nin, Anayasamızın 'değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez' hükümlerine aykırı bularak vermiş olduğu türbanla ilgili kararı ortada iken bu karara aykırı yeni bir Anayasal ve yasal düzenleme yapılamaz” denildi.

"TÜRBAN SERBESTLİĞİ ÇATIŞMALARA YOL AÇAR"

İnsan hak ve özgürlükleri ile eğitim hakkının, türban serbestliğinin önünü açma girişimlerine gerekçe olarak gösterildiğine dikkat çekilen açıklamada, türbanın serbest bırakılmasının, öğrencilerden başlayarak bütün üniversite personeli arasında ayrışma ve kutuplaşmalara, dini ve siyasi konularda farklı düşünenler arasında çatışmalara yol açacağı vurgulandı. Bu durumun da üniversitelerden başlayarak toplumdaki barış ve huzuru bozacağı ifade edilerek şu görüşlere yer verildi:

"ÖĞRENCİLER AÇISINDAN MAĞDURİYET SÖZ KONUSU DEĞİL"

“Türbanın yasaklanmadığı 1998 yılından önce, üniversitelerimizden başlayan olayların, dalga dalga bütün toplumu etkilediği unutulmamalıdır. Türban yasağının uygulandığı tarihten itibaren üniversite öğrencileri türbanla ilgili kurallara tamamen uyarak eğitimlerini sorunsuz olarak sürdürmektedirler. Dolayısıyla bir hak ve özgürlüğün engellenmesi ve öğrenciler açısından mağduriyet söz konusu değildir. Bugün üniversitelerimiz, büyük ölçüde barış ve huzurun egemen olduğu özgür kurumlar haline gelmiş ve bunun sonucu her alanda büyük gelişmeler kaydetmişlerdir.Bir siyasi ve dinsel simge olan türbanın üniversitelerde sözde özgürlük adına serbest olması düşünülemez. Anayasamızın ve 2547 sayılı Yükseköğretim Yasasının amir hükümleri gereğince, üniversitelerimizin en temel görevi Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı Cumhuriyetçi kuşaklar yetiştirmektir. Hiçbir ülke, her ne sebeple olursa olsun, kendi kuruluş felsefesine aykırı kuşaklar yetiştiremez. Üniversite öğrencilerinden başlayarak zaman içerisinde orta ve ilk öğretim öğrencilerini ve hatta tüm kamu çalışanlarını da kapsayacağı şimdiden ifade edilen türban serbestliğinin, masum bir özgürlük talebinin ötesinde rejimi değiştirmeye yönelik bir tehdit olduğu açıktır.”

anka
Yayın Tarihi : 28 Ocak 2008 Pazartesi 18:38:13
Güncelleme :29 Ocak 2008 Salı 00:50:32


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
kiris n IP: 81.206.105.xxx Tarih : 28.01.2008 19:18:37

Bakiniz sayin Universiteler. Inonu Universtesini ornek alin.Eger Laiklige inaniyorsaniz. saygilarimla


adem balcı IP: 195.175.32.xxx Tarih : 29.01.2008 03:11:57

hakan kardeşim güzel sölemişsinde senin yıllardır türbandan dolayı Türkiyenin yaşadıgı sıkıntılardan haberin yok gibi geldi bana arkadaşlar türban yıllardır siyasi emellerde kullanılıyor türban yasagı kalktıgı zaman siyasette oynalılan türban oyunun önüne geçilmiş olacak buradaki taploya bide buradan bakın lütfen.üniversitelerde sadece tek renkli çiçekler bulunaz her renkten çiçekler lazımdır.Elvın yorumundan dolayı ayrıca teşekkürler.


hakan IP: 78.161.9.xxx Tarih : 28.01.2008 23:30:47

ya hu elvin rzayev saçmalıklarını epeydir takip ediorum ortalığı karıştırmana iizin veremem lütfen yorumlarını mantıklı yap yıllardır allah valla dediniz dininden soğuttunuz milleti bak insanların sabrını zorlamayın bu türbanı siz öle yada böle serbest bıraktırabilirsiniz ya gün gelir devran döner kavuk düşer fes geçerse başa ne olur bırakın okula girmeyi su faturas bile atıramazsınız türbanla nolur sabır sınızrlarını zorlamayın özgürlükler karşılıklı ortak yolla bulunur siz özgürlük diorsunuz bizim özgürlüğümüzü engelliosunuz atatürkçü laik demokratik cumhuriyetçi türkiyeye kimse dokunamaz sizin gibilerde bazı şeyleri değiştiremez siz köklü bi değişiklik yapmıosunuz ki tam tersine ortalık kızıştırıosunuz aleyhinize taraftar topluosuunuz ve buraada doğru dürüst yorum azın herkes için gçerli gelin beraber ce yılalrdır yaşadığımız gibi yaşayalım lüütfenn


ali dirim IP: 81.213.88.xxx Tarih : 28.01.2008 19:32:50

YAKINDA BU ÜNİVERSİTENİNDE SESİNİ KISIRLAR ADAMLAR RESMEN ATATÜRKÜN KOYDUĞU KILIK KIYAFET YENİLİĞİNİ,YOBAZ ÜLKELERİNKİNE BENZETİYOR AMA KİMSENİN SESİ ÇIKMIYOR..


Elvin Rzayev IP: 85.132.14.xxx Tarih : 28.01.2008 19:15:38

Salam aleykum ve rehmetullah ...Allahim ya boyle Allahsiz insanlar nasil cikiyo ortaliga ya... bu adamin Allahin kitabindan haberi yok galiba... Allah hidayet versin ne diyelim,hidayet nasip olacak biri degilse Islama zararsiz hale getirsin inshallah ..


hakan IP: 78.161.9.xxx Tarih : 28.01.2008 23:36:57

üniversitelerin sesi kısılamaz asla çünkü her öğretim kurumunda ATATÜRKçü laik çağdaş insanlar vardır bence o tabir çok saçma tüm üniversitelerin aydın gençliği arkanızda kemalist gençlik var türbanla uğraşanlar (türban meraklıları)açın neyzen teyfiğin şiierlerini okuyun anlarsınız


melik IP: 88.231.164.xxx Tarih : 28.01.2008 22:44:05

elvin senin gibileri yüzünden zaten bu adamlar türbana karşı çıkıyor allah önce sana hidayet versin akıllı olun bu ülkede atatürk ilke ve inkılaplarını önce benimseyin laik çağdaş bir hukuk devletinde yaşadığınızı unutmayın, okadar molla olmak istiyorsanız iran yanımızda gidin oradaki kadınların neler çektiğini görün sonrada türkiyenin değerini daha iyi anlıyacaksınız