1
Haziran
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Türbanda kritik zirve

MHP ve AK Parti, iki tarafı da tatmin edecek bir çözüm için görüşmelerini sürdürürken, konu kamuoyunda da yoğun bir şekilde tartışılıyor.

Anayasada yapılacak değişikliklerin, laiklikle ilgili maddelere uyumu temel problemi oluşturuyor..

Tek yol anayasa ama...
Prof. Dr. Mithat Sancar : Sorunun çözümünün tek hukuksal imkânı anayasadır. Yasaya koyarak çözemezsiniz. Anayasayı değiştirmek, hukuksal açıdan çözümün yolunu açma ihtimalini getirir. Ama çözer mi o ayrı bir durumdur. Anayasa değişikliği tek imkân gibi görünüyor ama garantisi yok. Şu anda izlenen yöntemi hukuksal ve siyasal açıdan doğru bulmuyorum. Hukuksal açıdan doğru bulmam. Bunu tek başına, diğer konulardan, diğer özgürlüklerden ayırmayı doğru bulmam. Çünkü bir demokrasi ve özgürlükler projesi içinde bu konunun getirilmesi gerekirdi.

Laiklik tartışması çıkar
Doç. Dr. Bertil Emrah Oder : Anayasa Mahkemesi'nin iki kararı var. Gerekçeleri açık. Bu gerekçelerle bu tarz bir yasağın aşılabileceğini düşünmüyorum. İlgili maddede bir anayasa değişikliği olduğu zaman laik devletin yorumunu ilgilendiren bir konu olur ve hukuksal tartışma başlar bu kez. Laik devlet, anayasanın değiştirilmez maddelerinden birinde yer aldığı için aslında anayasa değişikliği, laiklik ilkesinin yorumunu aşmaya kalkışacaktır. Yani laiklik tartışılmaya başlanabilir. Anayasa Mahkemesi, şekilsel bir denetim yapabilir. İkinci olasılık, ben 'Daha önce laik devlete ilişkin bir yorum yapmıştım, deyip değiştirilmez maddelere göre denetim yaparım' diyebilir. Bu zor. Çünkü 1982 Anayasası ile bu yol neredeyse kapatıldı.

Hedef düşünülmeli
Prof. Dr. Nur Centel: Türban ile ilgili yüksek mahkeme kararları, başörtüsünün laiklik ile ilişkisi gerekçesiyle verilmişti. O zaman böyle sadece ceza yasasındaki hükümlere aykırı olmamak kaydıyla kılık kıyafet serbesttir gibi bir düzenleme yapmak laiklik ilkesini korumaya yetmez. Bir yandan laikliği anayasada muhafaza edip diğer yandan ilkeyi etkisiz bırakacak düzenlemeler yapılması anlamına geliyor. Devrim yasaları var. Bu yasaların bir ruhu bir anlamı var, bunlardan yola çıkmak gerekir. Genel hedefi düşünmek gerekir. Bu durum, ruhla çelişiyor mu düşünmek gerekir.

Kötüye kullanılacak diye yasak koymak haksızlık
Prof. Dr. Yavuz Atar: ASLINDA bu sorun 1995'te çözülmüştü. Daha sonra 28 Şubat süreci başlayınca yeniden yasak oldu. Üstelik de 1989 tarihli Anayasa Mahkemesi kararına atıf yapılarak. Bu yasak biraz konjontürel. Simge haline getirildiğini düşünmüyorum. Birileri, 'siz başınızı örtemezsiniz' diyor. 'Bu din ve vicdan özgürlüğünün bir gereğidir', denildiği zaman da 'Siz bunu siyasal simge olarak kullanıyorsunuz' şeklinde bir argüman geliştirildi.

Bu dindar kesimler siz kim oluyorsunuz da dinimizin gereği olan bir şeyi habire sorguluyorsunuz demeye başlayınca, "Mademki özgürlüğümüz elimizden alınıyor, ben burada bir mücadele içine gireceğim, direneceğim" denildi. Halbuki o bir özgürlük mücadelesi. Birileri bir hürriyeti kötüye kullanacak diyerek sınırlandırırsak bu, bunu din ve vicdan özgürlüğünün bir parçası olarak görenlere haksızlık olur. Aslında, anayasanın şu andaki halinde de bir değişiklik yapmaya bile gerek yok ama mademki böyle bir uygulamaya yol açıyor o zaman tek çözüm, eğitim öğretim hakkı ile ilgili maddede değişiklik yapmaktır. Daha sonra da öğrencinin kimliğini belirsiz hale getirmeyecek ve tek tip olmayacak şekilde kılık kıyafetin serbest olduğunu yasa ve yönetmelikle düzenleyebilirsiniz.

Toplum töre cinayeti isterse o zaman ne yapılacak?
Özdemir Özok (Türkiye Barolar Birliği Başkanı): KONUSU ne olursa olsun, çatışma yaratan hiçbir gelişmeyi ülkemde istemem. Yargıtay Başsavcısı bu konuda uyardı. Bunu da yılların getirdiği değerlerin sunulması olarak görmemiz gerekir. Başbakan bazı konularda belli bir yerden sonra dayatmacı anlayışı ortaya koyuyor. Anayasanın laiklik hükümleri çok açık. Bu madde, laikliğin örselenmemesi gerektiğine işaret ediyor. Ha tutarsın 'Ben laik değilim' dersin, olmak mecburiyetinde de değilsin. Laik olmayan ülkeler yok mu, elbette var. Ama sen Türkiye olarak, 'ben laik bir ülkeyim' demişsin. O zaman bunun gereği olan düzenlemeler yapman gerekir. Şimdi, 'toplum istiyor' deniyor. Toplumu yeniliklere yöneltmek gerekir. Töre cinayeti de toplumun istedikleri arasında yer alabilir. O zaman bu cinayetleri de mi serbest bırakacağız. Samimi olarak şunun düşünülmesi lazım: Benim yapmak istediğim bu düzenleme, laiklikle çelişiyor mu çelişmiyor mu? Bu konular siyasi ve kişisel rant konusu yapılmamalı

Aslında çatışma başlamıştır

Prof. Dr. Ülkü Azrak : ÖNERİLER doğrultusunda bir değişiklik yapılırsa o zaman neler olacak görelim bakalım. Tartışma bence tamamen AKP'nin kendi tabanına yönelik. Eğer bu değişiklik yapılırsa bunun ciddi bir gerginliğe yol açacağı şüphesiz. Yargıtay Başsavcısı'nın sözünü ettiği çatışma alttan alta başladı. Danıştay'ın yaptığı açıklama çok yerinde bir açıklamaydı. Anayasa Mahkemesi kararları da herkesi bağlar. O mahkeme, siyaseten değil ama anayasa bakımından bütün devlet organlarının üstünde bir mahkemedir. Yasama organı bu şekilde kavgaya devam ederse sistemin temellerine dinamit koymuş olurlar.

Sabah
Yayın Tarihi : 28 Ocak 2008 Pazartesi 07:55:37
Güncelleme :28 Ocak 2008 Pazartesi 14:24:38


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Raşit Muttalib IP: 85.108.158.xxx Tarih : 28.01.2008 13:56:16

Elvin Rzayev,anlamaman gayet normal.Anlamak için Türk olmak bunu hissetmek gerek.Ama sizi yönetenler sizi öyle uyutmuşlarki uyandığınızda kendinizi 15.yy da falan sanıyorsunuz.En son başınızda eski KGB şefi vardı,şimdi de oğlu var.Ne çabuk komünizmden dönüp de birden bu kadar müslüman oldunuz?Türbanın ne demek olduğunu bilmezsin.Bu bir tarikat simgesidir.Ve gerçek müslümanlıkta yoktur.Sadece başı ve edep yerlerini örtmek için bir emir vardır hepsi o.Onun dışındakiler hep hurafe.Dedim ya birkaç tarikat İslamiyeti saptırma çabasında yüzlerce yıldır.Bizim görevimiz dini kitaptan öğrenmek.Çok şükür her dilde basımı var.Orada yazılanı mantığınla oku anlamamak imkansızdır.O şeyh,bu şeyh ne demiş diye bakmaya gerek yok, ilk emir oku değil midir kitap da?Allah anlaman için sana da akıl ihsan etmiş düşün tembellik yapma.


kiraz IP: 163.156.240.xxx Tarih : 28.01.2008 13:07:13

elvin kardes laiklik ne demek diye sormussun.herhalde benim anladigima gore hristiyanliktan daha ote bir din veya birsey.cunku ben hristiyan bir devlette yasiyorum basortusu serbest burda.turkiyede hala yasak olduguna gore demekki biz baya ilerlemisiz.avrupa laik olamamis daha.


Elvin Rzayev IP: 85.132.14.xxx Tarih : 28.01.2008 08:03:57

Salam aleykum ve Rehmetullah .. Kardeshlerim bu laiklik ne demk ya biri bana anlata bilirmi? :( (turkcem o kadar da iyi degil) Bu laiklik nedir bilmiyom ama Allahin kanunlarindan daha guclu olmasi lazim ki laikligi korumak icin Allahin musluman kadina emr ettigi hukmu uyqulamamakdan el cekiyolar... Ya bu turban kime zarar veriyoki??? Neden museluman kadin turbaniyla calishamaz?neden okuyamaz?? Senelerdir Islami Turklerden koparip almak,onlari boyle parcalamak istiyorlar... shimdi bu turban meseleside onu gosteriyo.. Dininden ayrilanin ne annesine,ne halkina nede vatanina sevgisi kalir... Allahim sen bu turk halkina yardim et..Kafirlerden,dushmanlardan,koru... Amin. Salam aleykum ve rehmetullah ...