SAVAŞ nedeniyle turizm sektöründe yaşanan iptal ve ertelemelere rağmen, 2004 yılından çok ümitli olan Swissotel İstanbul The Bosphorus Genel Müdürü Jan Chovanec, Türkiye'deki yatırımlarını aksatmadan sürdürdüklerini söylüyor. Jan Chovanec, bugünlerde çalışanlarının bir bölümünü ücretsiz izne çıkarmak zorunda kalsa da, savaşın uzun sürmeyeceğine ve zor günlerin kısa sürede atlatılacağına inanıyor.
Chovanec, Çekoslovakya Çek Cumhuriyeti ve Slovakya'nın ayrılması döneminde kurduğu danışmanlık şirketiyle, dört yıl boyunca hükümete otelcilik, hükümet ve iş yönetimi konularında danışmanlık hizmeti vermiş. Daha sonra Washington The Watergate Restoranı'nın yönetimini üstlenmiş. Bu restoranın ünlü müdavimleri arasında ise ABD Başkanı George Bush ve eşi de bulunuyor.
ABD'den geçen yıl İstanbul'a gelen Jan Chovanec, içinde bulunduğu olumsuz koşullara rağmen Türkiye'nin gelecek vaadeden ve yatırım yapılması gereken bir ülke olduğunu söylüyor. Türkiye'nin turizmde tanıtım ve satış yaparken Çin'i ihmal ettiğini belirten Chovanec, ‘‘Bu yıl Swissotel İstanbul olarak Çin'e odaklanacağız. Türkiye Çin'i ihmal etmemeli’’ uyarısında bulundu. Raffles International Hotels zinciri bünyesine katılan Swissotel İstanbul The Bosphorus Genel Müdürü Jan Chovanec ile turizm sektöründen grubun yeni yatırımlarına uzanan bir sohbet yaptık.
Irak Savaşı sizi nasıl etkiliyor?
- Tüm dünyada olduğu gibi, savaşın Türkiye'de de etkileri oluyor. Müşterilerimiz daha kısa süreli planlar yaparak, kısa dönem rezervasyonlara yöneldi. Ancak operasyonun etkisinin çok uzun süreceğini düşünmüyoruz. Bu yıl yapılması planlanan organizasyonlarda, ileriki tarihlere yönelik ertelemeler oldu. İstanbul hálá çok tercih edilen bir şehir olduğu için 2004 yılının çok başarılı olacağına inanıyoruz. 2004 için rezervasyon yapanlar oluyor. Şu an için iptaller var ama insanlar Türkiye'ye gelmeyi istiyor. Aslında savaş ne kadar acı da olsa Türkiye'nin bilinirliğine ciddi bir şekilde artırdı. İnsanlar bir şekilde Türkiye'nin varlığını öğrendi. Bunun uzun dönemde Türkiye'ye pozitif olarak döneceğini düşünüyorum.
Size göre Türkiye, dünyaya kendini anlatabiliyor mu?
- ABD'den arkadaşlarım arayıp bana Türkiye'yi soruyor. Özellikle böyle bir dönemde Türkiye daha fazla tanıtılmalı. Tarihiniz, kültürünüz, doğal güzelliklerinizin bir paket halinde tanıtılamaması beni çok şaşırttı. Türkiye'nin gerçek anlamdaki durumu ve sahip olduğu değerler dünyada bilinmiyor. O yüzden de yeterince turist gelmiyor. En iyi ürüne sahip de olsanız, onu satamazsanız bir değeri olmaz.
Swissotel'in pazarlama stratejisinde Türkiye'yi de tanıtmak var mı?
- Bütün dünyadaki Swissoteller'de bulunan otel kataloğunu dünyadaki en iyi müşterilerimize gönderiyoruz. Bu katalogda Türkiye ve İstanbul'a da yer veriliyor. Ayrıca tüm Swissoteller'e Türkiye ile ilgili özel mesajları içeren davet mektupları ve haberler gönderiyoruz. Ayrıca Avrupa, Asya ve Amerika'daki bütün otellerle çapraz satış yapıyoruz. Biz onları tanıtıp satıyoruz, onlar da Türkiye'yi tanıtıp satıyor. Aslında Turizm Bakanlığı'nız uluslararası otellerle birlikte bir tanıtım yapabilse etkisi daha fazla olur.
Türkiye nasıl bir tanıtım stratejisi izlemeli?
- Turizmde Türkiye genelde dünyadaki büyük şehirlere odaklanıyor. Oysa Rusya'da, Azerbaycan'da çok büyük turist potansiyeli var. Bu ülkelere biraz odaklanmak lazım. O insanlar daha çok gezmek, görmek, öğrenmek istiyor. Biz şu anda Rusya'ya odaklandık. Türkiye de odaklandığı noktaları biraz daha artırmalı. Özellikle Çin çok büyük bir potansiyel. Çin'e gidip Türkiye'yi anlatmalıyız. İtalya'ya, Paris'e, Milano'ya gittiğiniz de en çok gördüğünüz turist Çinli. Buralardaki mağazalar Çinli turistlerle dolup taşıyor. Mayıs sonunda Çin'de yapılacak Swissotel toplantısında hem Türkiye'yi hem Swissotel İstanbul'u tanıtacağız.
İzmir ve Bursa'da iki yeni Swissotel
Türkiye'de devam eden yeni otel projeleriniz nasıl gidiyor? Yeni yatırımlarınız olacak mı?
- Türkiye önümüzdeki on yıl içinde yatırım yapılması en uygun ülkeler arasında yer alıyor. O nedenle Türkiye'de yeni oteller açmaya devam edeceğiz. Türkiye'de yeni oteller açmaya devam etmemizin bir diğer nedeni de, İstanbul'daki otelimizden çok iyi tepkiler almamız. Ancak İstanbul'da ikinci bir oteli şimdilik düşünmüyoruz. Swissotel Göcek, yat limanı da olduğu için bizim için çok önemli. Burayı büyütüyoruz. Bir sahil kasabasında yer almak istiyorduk, bunu yaptık. Göcek'te olmamız bizim açımızdan çok iyi oldu. İzmir'de işletmesini aldığımız Swissotel Grand Otel Efes'in yenilenmesi devam ediyor. Burası, 2005'te hizmete açılacak. Bursa'da da Çelik Palas'ın işletmeciliğini aldık. Bu otel de Swissotel Bursa Çelik Palas adıyla hizmet verecek.
5 yıldızlı rekabet bazen can yakıyor
Beş yıldızlı otellerin fiyat rekabetini nasıl karşılıyorsunuz?
- Bizim için en hassas konu fiyat. Türkiye'de inanılmaz pazarlık yapılıyor. O yüzden geçmiş yıllara göre fiyatlar daha aşağıda. Otel sayısı arttıkça, rekabet artıyor. Müşterinin pazarlık şansı da artıyor. Bu fiyat kırmalara doğru -yanlış diyemeyiz. Ekonomi iyiyken oteller bundan faydalandı, şimdi ekonomi kötü, bu rekabetten müşteri faydalanıyor. Ancak dengeleri bozucu bir fiyat rekabeti her zaman can yakıyor. Rekabette ve indirimde bir standart tutturabildiğimizde hepimiz önümüzü görebiliyoruz.
JAN E. CHOVANEC
1950 Slovakya doğumlu Jan E. Chovanec, Bratislava İktisat Fakültesi'nden mezun olduktan sonra Turizm Otelcilik ve İş Yönetimi masterı yaptı. Otelcilik kariyerine Le Marquis de Lafayette'den sorumlu olarak başladı ve Ardından Otel Müdürlüğü'ne getirildi. Daha sonra, sırasıyla The Copley Plaza Hotel Genel Müdürü, Boston Ritz Carlton'ın Genel Müdürlüğü'ne atandı. 1991'de Ritz Carlton Washington DC Genel Müdürü oldu. 1994'de Dunhill Management and Consulting Group Ltd'yi kurarak, danışmanlık hizmeti verdi. 1998'de Swissotel Chicago Genel Müdürlüğü'nü üstlendi. 2000 yılında Kuzey Amerika'da Washington The Watergate'de Genel Müdür oldu. Haziran 2002'de Swissotel Istanbul-The Bosphorus Genel Müdürü olarak İstanbul'a geldi.
Yayın Tarihi :
7 Nisan 2003 Pazartesi 11:32:04