Türk: Endişe taşımıyoruz

DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, DTP Genel Başkanı Nurettin Demirtaş'ın tutuklanmasından sonra, 'sırada kim var' endişesi taşımadıklarını belirterek, "Zaten buna hazır olduğumuzu söyledik. Bir inancımız var. Demokrasi mücadelemizde kararlıyız. Biz olmasak da bu demokrasi mücadelesi yürüyecek" dedi.

Türk, bazı DTP'li milletvekilleri ve avukat Faruk Duran'ın katılımıyla, parti genel merkezinde bir basın toplantısı düzenledi. Demirtaş'ın yurt dışında yürüttüğü diplomasi görüşmelerini tamamlayarak, Türkiye'ye dönüşünde gözaltına alınarak tutuklanmasının bir skandal olduğunu ileri süren Türk, "Bu durum, Türkiye'deki hukuksuzluğun doruğa ulaşmasıdır" dedi.

Haklarında 39 yıl hapis cezası istenen Şemdinli sanıklarının askeri mahkeme tarafından serbest bırakıldığı bir ortamda, basit bir gerekçe yüzünden bir parti başkanının tutuklandığını savunan Türk, "Bir delil karartma durumu olmamasına, ikametgahı belli olmasına rağmen, haksız bir gerekçeyle gerçekleştirilen bu gözaltı ve tutuklama hukuki değil, tamamen siyasi bir tutumdur. Eşbaşkanımız ülkesini severek ve isteyerek dönmesine rağmen böyle bir tutum gösterilmesi siyasi bir karar olmasıyla ilgilidir" dedi.

Türk, daha önce bir yakalama emri bulunmayan Demirtaş hakkında uçaktayken yakalama emri çıkartılmasının da ibret verici olduğunu söyleyerek, Demirtaş'ın tutuklanmasının, DTP'ye yönelik saldırı ve tutuklamaların devamı niteliği taşıdığını öne sürdü.

Demirtaş'ın 8 Kasım 2007'deki büyük kongrede genel başkan seçilmesi ve demokratik açılım kararları almasının bazı kesimler tarafından hazmedilemediğini savunan Türk, şunları söyledi:

"Bu yüzden kongrenin hemen ardından başlatılan saldırı ve karalama kampanyasıyla eşbaşkanımız hedef konumuna getirilmiş ve yıpratılmak istenmiştir. Yurtdışı temaslarına başlamasından 3 gün sonra, daha önce gözaltına alınıp ifadesine başvurulmuş olmasına rağmen, askerlik meselesi yeniden gündeme getirilmiştir. Zamanlaması oldukça dikkat çekici bu gündemleştirmenin hemen ardından, aynı gerekçeyle onlarca kişi gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır. Bu tutuklamalar tamamen Sayın Nurettin Demirtaş'ın durumuyla ilgilidir. Daha önce gündemden düşen bu konunun yeniden ele alınması, halkımıza, partimize, vekillerimize ve eşbaşkanlarımıza karşı başlatılan linç kampanyasının bir parçasıdır."

Sorunlara yönelik yaklaşımları ve demokrasiden yana tutumları ile çözümsüzlüğü derinleştiren egemen-geleneksel kurum ve politikaları deşifre etmelerinden dolayı partilerinin hedef haline getirildiğini savunan Türk, "Genelkurmay Başkanı tarafından da sürekli hedef gösterilen partimize kapatma davası açılmıştır" diye konuştu.

SIRADA KİM VAR ENDİŞESİ TAŞIMIYORUZ

Bir gazetecinin 'Eşbaşkanın tutuklanmasından sonra DTP'de moraller nasıl?' sorusuna Türk, "Biz siyasi bir gelenekten geliyoruz. Bir misyon partisiyiz. Geçmişimize baktığımızda buna benzer antidemokratik davranışlarla hep karşı karşıya kaldık. Bu bakımdan kendimizi çok hazırlıksız görmüyoruz. Moralimiz bir olayla bozulmaz. Ama hukuksuz bir karar karşısında demokratik tepkimizi göstermeye devam edeceğiz" dedi. Türk, 'Sırada kim var' endişesi taşıyor musunuz?' sorusuna ise, "Biz endişe taşımıyoruz. Zaten buna hazır olduğumuz söyledik. Bir inancımız var. Demokrasi mücadelemizde kararlıyız. Biz olmasak da bu demokrasi mücadelesi yürüyecek" karşılığını verdi.

Yakalama kararına ilişkin bir soru üzerine avukat Faruk Duran da, askeri savcılığın 27 Kasım tarihli kararı olduğunun kendilerine iletildiğini belirterek, "Oysa biz 30 Kasım'da yakala kararından 3 gün önce resmi makamlara başvurduk ve herhangi bir yasal tatbikat olmadığına dair resmi cevap aldık. Bu cevabı da kararı alan mahkemeye sunduk. Ancak 5 Aralık'ta alınan yakalama emri üst yazıyla Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bildirilmiştir. Aradan geçen 8 gün bir ihmal midir, kasıt unsuru mudur, bu bizim için düşündürücüdür" şeklinde konuştu.

Kendilerinin öncelikli olarak Demirtaş'ın hastaneye sevkini isteyeceklerini dile getiren Duran, "Bugün istedik kabul edilmedi. Tutuklama kararına itiraz ve hastaneye sevk olmak üzere taleplerimiz olacak" dedi. Duran, 'Tutuklama gerekçesi ne?' sorusuna, "Hakkında yakalama emri çıkartılmış olması" karşılığını vererek, "Ancak bu yakalama emrinden bizim haberimiz olmadı. Ne kendisine, ne bana bir haber verilmemiştir" şeklinde yanıt verdi.

Ahmet Türk de, Demirtaş'ın genel başkan ve mekanı belli olmasına rağmen, genel merkeze herhangi bir tebligat yapılmadığını söyledi.