Alman Federal Meclis Milletvekili Lale Akgün, "Öğretmenler okullarda başörtüsü takmamalı" açıklamasında bulundu.
Sosyal demokratlara yakın olan Friedrich Ebert Vakfı'nın düzenlediği "Başörtüsü üzerine tartışma" konulu toplantıda konuşan Akgün, devletin hassas davranmadığı takdirde başörtüsünün okullarda uyuma engel olabileceğini söyledi. Öğretmenlerin çocuklar için çok önemli bir örnek teşkil ettiğine dikkat çeken Akgün, "Biz buna psikolojide 'model' diyoruz. Başörtüsü takan bir öğretmenin Hristiyan değil, Müslüman çocukları etkileyeceğine inanıyorum. Zira Hristiyan çocukları bu olaydan çok daha uzak. Almanya ve Berlin'in gerçeklerinden yola çıkarsak, çocukların yaşadığı ortamda başörtüsü ve türban, her gün yaygınlaşan bir tartışma konusu. Namus, namussuzluk her gün tartışma konusu" dedi. Akgün, "Eğer eyaletler İslami simgeleri yasak eder ve Hıristiyan simgelere izin verirse, bu doğru olmaz. Problem çıkacağına inanıyorum. Çünkü Anayasa Mahkemesi'nde devletin bütün dinlere eşit davranması gerektiği yazıyor" diye konuştu.

BAŞÖRTÜSÜ TARTIŞMASI, ALMANYA'DA SAĞLIKLI GELİŞMİYOR
Toplantıda başörtüsü tartışmasının saptırıldığını da anlatan Akgün, "Her iki taraftan da konu saptırılıyor. Başörtüsünü savunan radikal gruplar, sanki her tarafta başörtüsü yasaklanacakmış gibi bir hava oluşturuyor. 'Kimse başörtüsüyle gezemeyecek' gibi bir hava oluşturuyorlar. Ayrıca başörtüsü, yabancı düşmanları tarafından da saptırılıyor. Onlar da bu tartışmaları kullanıp, 'Yabancılar uyum sağlamıyor' yaygarasını kopartıyor" şeklinde konuştu.
Öte yandan Hamburglu sosyolog Dr. Necla Kelek, konuşmasında, "Başörtüsü uyuma engel. Devlet, 16 yaşından küçüklerin takmasını engelleyici önlemler almalı" dedi. Sosyolog Dr. Necla Kelek, bu çağrısını başkent Berlin'de de yineledi. Kelek, başörtüsü kullananların Almanya'da 2. bir toplum, yani paralel toplum oluşturduklarını iddia etti. Kelek, başörtüsü takan kadınlar arasında yaptığı bir araştırmaya dayanarak, kadınların büyükleri tarafından baskı altında tutulduklarını ifade etti. Kelek, " Hiç birisinin kendi rızasıyla başörtüsü taktığını görmedim. Ya abisi milli görüşçü, ya da babası çok fazla namaz kılıyor. Annesi başörtüsü takıyor. Araştırmada, aile bağlantısının etkisi ortaya çıktı. Özetle evde baskı yapılıyor ve bunu şimdi de Alman resmi mercileri desteklemeye başladı" diye konuştu.
Toplantıya ayrıca, Ankara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Beyza Bilgin, Pedagog İyman Selva Elzayed ve HUDA Netzwerk'ten Hamideh Mohagheghi konuşmacı olarak katıldı. Konuşmacılardan Pedagog Alzayed, başörtüsü yasağı ile resmen ayrımcılık yapıldığını ileri sürdü.