Ebu Musab El Zerkavi’ye bağlı ’Tevhid ve Cihad’ örgütü tarafından başından silahla vurularak öldürülen Murat Yüce’nin öldürülmeden önce okuduğu bildirinin dili ve içeriği örgüt içinde Türklerin olup olmadığı gibi bazı soruları gündeme getirdi.

Murat Yüce okuduğu bildiride, "adım Murat Yüce, Çorumluyum, Ankara’da kalıyorum. Irak’a Bilintur aracılığıyla geldim. Buradaki ABD üssünde, üssün kurulmasından temizlik işlerine her türlü işi Ürdün firması yapıyor. Tepe şirketler grubu, Deutsche şirketi ve Bilintur gibi Türk şirketleri de bu Ürdün şirketinin taşeronluğunu yapıyor" demişti.

Bildirinin yarattığı tartışmalar

Irak’ta öldürülen ilk Türk rehine olan Murat Yüce’nin infazından önce okuduğu bu bildiri yeni tartışmalara yol açtı.

İçeriği ve dili bakımından bir Türk tarafından yazıldığı izlenimi uyandıran bildiri infazı üstlenen Ebu Musab El Zerkavi’ye bağlı ’Tevhid ve Cihad’ örgütü içinde Türkler olup olmadığı sorusunu akıllara getirdi.

Bidiride ayrıca, "Irak’ta çalışarak para kazanmak için gelen her Türk vatandaşına tavsiyem, işgalci ABD’ye yardım etmeniz için silah tutmanız gerekmez. Burada onun varlığını onaylayan, her hareket ve hizmet başta insanlığa, sonra İslam’a ve Irak halkına ihanettir" denilmişti.

"Önce o başlasın"

Bu görüntülerde kamera önünde olmayan bir kişinin Türkçe "önce o başlasın" demesi de soru işaretlerini artırdı. Bu kişinin, başka bir rehine mi, yoksa örgüt üyesi bir Türk mü olduğu ise netlik kazanmadı.

Diğer üzerinde durulan bir nokta ise, Murat Yüce’nin herhangi bir talepte bulunulmadan öldürülmesi. Irak’ta yabancı rehineleri kaçıran örgütler, önce taleplerini sıralıyor, olumlu yanıt alamadıklarında ise rehineleri öldürüyordu.

Türk Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili, "amaç baştan beri sadece bir Türk’ü öldürmek olabilir" dedi.