18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Türkiye, 17 Aralık’ta ’Pirus Zaferi’ kazandı

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (IISS), Brüksel’de Aralık ayında yapılan AB zirvesinde Türkiye’nin müzakerelere başlaması yönünde karar alınmasını, Türkiye’nin kazandığı bir "Pirus zaferi" olarak nitelendirdi.
Merkezi İngiltere’de bulunan IISS’nin 2005 yılı "Stratejik Araştırma Raporu"nda, "Umut fakirin ekmeği" şeklindeki Türk atasözüne atıfta bulunularak, "yıllarca umut ve çaresizlik arasında gidip gelen Türk halkının nihayet 2004 yılı Aralık ayında AB zirvesinde alınan kararla sevindiği ve Türkiye’ye AB ile tam üyelik müzakereleri için tarih verilmesinin halkı umutlandırdığı" görüşüne yer verildi.
Türkiye’nin Brüksel’de elde ettiği sonuç, "büyük kayıplarla elde edilen başarı" anlamına gelen "Pirus zaferi" olarak nitelendirilen raporda, bu gelişmenin ardından AK Parti’nin popülaritesinin yükseldiği belirtildi. Raporda, Türkiye’de ekonominin de yıllar süren krizler dönemini geride bıraktığı ve istikrarlı bir büyümeye kavuştuğu kaydedildi.
Bununla birlikte, "2005 yılının Mart ayının sonlarından itibaren AK Parti’nin enerjisinin tükenmeye başladığı ve partinin bölünme tehlikesiyle karşı karşıya geldiği" görüşünün savunulduğu raporda, "Bu tarihten itibaren hükümeti oluşturan parti ya isteksizliğinden ya da beceremediğinden bir sonraki adım için strateji geliştiremez hale geldi. Bir yandan ekonomik büyüme yavaşlarken ve en az 10 yıl tam üyelik mümkün görünmezken, Türk halkı bazı komplo teorileri ve milliyetçiliğin pençesine düştü" ifadeleri kullanıldı.
Kıbrıs sorununun Türkiye’nin AB üyeliğinin önünde büyük bir engel oluşturduğu iddia edilen raporda, Kıbrıs Türk halkının Annan Planı’na "Evet" demesinin öncelikle büyük bir diplomatik başarı gibi algılandığı, ancak sonucun böyle olmadığının görüldüğü kaydedildi.
Raporda, Kıbrıs konusunun "Türkiye ile AB arasında hala bir sorun olarak kaldığı" da öne sürüldü.
Raporda, "AB ile gergin ilişkiler" yaşayan Türkiye’nin ABD ile de "gergin ilişkiler içinde olduğu" öne sürülürken, iktidara geldiği günden bu yana ABD ile pragmatik ilişkiler sürdürme yanlısı görünün AK Parti’nin "aslında Amerikan karşıtı bir parti" olduğu iddia edildi.
Son dönemde ABD’nin özellikle Kuzey Irak konusundaki tavrı ve terör örgütü PKK’ya karşı etkin bir harekette bulunmamasının, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni de rahatsız ettiğini belirten IISS yazarları, Irak’ta süren kargaşanın "Türkiye’de var olan Amerikan karşıtlığını körüklediğini" savundular. IISS yazarları, dış politikada Türkiye’de "giderek artan milliyetçiliğin etkilerinin görüldüğünü, Kıbrıs sorununun yakın zamanda çözülmesi ümidinin bulunmadığını" öne sürdüler.
AK Parti’nin iktidara gelmesi ile 2004 yılının Aralık ayı arasındaki dönemin "Türkiye’de iç politik açıdan en sakin ve en istikrarlı dönem olduğunu", AK Parti’nin yerel seçim başarısının da diğer partileri gölgede bıraktığını belirten raporun yazarları, "İki yıl süren ve AB ile IMF tarafından yönlendirilen politik ve ekonomik başarının ve Brüksel’de alınan kararın etkilerinin ardından hükümetin kafası karışmış görünüyor" görüşünü savundular.
AA
Yayın Tarihi : 24 Mayıs 2005 Salı 17:34:48


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?