Genişleme sürecinde Türkiye’nin durumunun farklı olduğunu belirten Rasmussen, ’’Türkiye konusunda durum farklı. Müzakerelerin 3 ekimde başlamasında bir değişiklik yapılamaz, ama katılım daha ileri bir tarihe kayacaktır’’ dedi.

Rasmussen ’ne kadar ileriye?’ sorusuna ise ’’bir kuşak geçmesi gerekecek, yani 20-25 yıl. 2025 ya da 2030 yılına kadar’’ şeklinde yanıt verdi.

’Türkiye’ tartışmaları sürüyor

Fransa ve Hollanda’da AB Anayasası’na verilen ’hayır’ cevabı ile ’genişleme’ ve ’bütçe’ konularında anlaşmazlıklar birlik içinde ’Türkiye’ tartışmalarını artırdı.

Liderler, açıklamalarında olumsuz eleştirilerin yanında 3 ekimde başlaması beklenen Türkiye ile üyelik müzakereleri konusunda değişen bir durum olmadığını vurguluyor.

Son olarak AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Franco Frattini, dün yaptığı açıklamada, ’’Türkiye’yi bugün AB’yle müzakerelere başlama imkanından mahrum bırakmak, yapmamamız gereken bir hatadır’’ dedi.

Frattini, İtalya’da yayımlanan La Republica gazetesinde çıkan özel demecinde, Türkiye’ye AB kapılarını kapatmayı düşünmenin yanlış bir seçim olacağını belirterek ’’İslam dünyasına, yıllarca reformlara devam etmeye çağırdığı Türkiye’ye AB ’hayır’ diyor şeklinde bir mesaj vermiş oluruz" dedi.

Rehn’den şartlı destek

AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, 22 haziranda Avrupa Parlamentosu’nda yaptığı konuşmada, "genişleme sürecine ara vermek doğru değil, Türkiye için teyit edilmiş müzakere tarihi 3 ekimdir" demişti.

Rehn, daha sonra Ankara’nın Ermenistan sınırını açması gerektiğini söylemişti. Vakıflar Yasası taslağını yetersiz bulduğunu da belirten Rehn, bu konuda Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’e bir mektup yazarak, taslağın gözden geçirilmesini istediğini kaydetmişti.

AB’den teknik yol haritası

Bu arada AB, Türkiye ile 3 ekimde başlayacak müzakerelerin nasıl yürütüleceğine ilişkin teknik yol haritasını açıklamaya hazırlanıyor. Belge, 29 haziran çarşamba günü yürütme organı olan AB Komisyonu tarafından onaylanarak AB Konseyi’ne sunulacak.

Belgeye Avrupa Birliği’nde devam eden Türkiye tartışmasının da yansıması bekleniyor. Avrupalı diplomatlar, Fransa ve Avusturya başta olmak üzere bazı ülkelerin baskıları sonucu, Türkiye için müzakere çıtasının yükselebileceğini belirtiyor.

Bazı üst düzey Avrupa diplomatlara göre AB Komisyonu, Türkiye için hazırlamakta olduğu müzakere çerçeve belgesinde büyük baskı altında. Diplomatlara göre, Vakıflar Yasası, Ermeni sınır kapısını açılması gibi somut başlıkların müzakare çerçeve kağıdına girme ihtimali var.

Diğer aday ülkeler için genel ifadeler içeren çerçeve belgesinde, Türkiye için sert ve özel performans kriterlerinin konulması da gündeme gelebilir. Normalde sadece müzakerelerin nasıl yürütüleceğini tarif eden müzakere çerçeve belgesi, Türkiye söz konusu olunca siyasi bir nitelik kazandı.