20
Mayıs
2024
Pazertesi
ANASAYFA

Türkiye’ye Rumlar’la protokol şartı

AB Dönem Başkanı Hollanda’nın hazırladığı taslak metinde, Ankara’ya Güney Kıbrıs’ı tanıması için ilk adımı atma çağrısı yapılıyor.

17 Aralık Zirvesi’nde Türkiye’ye müzakere tarihi konusunda nasıl bir mesaj verileceği konusu belirginleşmeye başladı. AB Dönem Başkanı Hollanda’nın hazırladığı taslak metinde, müzakere tarihi sorusunun yanıtı AB liderlerine bırakılıyor ve Ankara’ya Güney Kıbrıs’ı tanıması için çağrı yapılıyor.

Avrupa Birliği’nin 17 Aralık Zirvesi’ne günler kala, zirvede Türkiye ile ilgili yayınlacak metnin taslağı basına sızdı. AB’nin karar organı Konsey’de yarından itibaren tartışılmaya başlanacak olan ve Dönem Başkanı Hollanda’nın hazırladığı taslak metin, "Ankara ile müzakerelerinin başlama tarihi ve AB sürecinin tam üyelikle mi sonuçlanacağı" konusundaki en önemli iki sorunun yanıtını AB liderlerine bırakıyor.

Buna karşılık, Ankara’ya Güney Kıbrıs’ı devlet olarak tanımak için ilk adımı atma çağrısı yapıyor. Ancak belgede, Kıbrıs müzakerelere başlamak için bir önşart olarak da formüle edilmiyor. Taslakta ayrıca Türkiye’deki reform sürecini övülerek, "AB Konseyi, Türkiye’nin Avrupa topluluğunun değerlerini benimseme yönündeki kararlılığını gösteren uzun soluklu reform sürecinden dolayı memnuniyetini dile getirir" sözlerine vurgu yapılıyor.

Kıbrıs için ilk adım

Ankara’ya Kıbrıs’ı devlet olarak tanınması için ilk adımı atması çağrısı yapılarak, bu konuda "AB Konseyi, Türkiye’nin, (Türkiye-AB arasındaki) Ankara Anlaşması’na eklenecek, Birliğe yeni giren ülkelerin katılmasını göz önüne alan protokolü imzalamayı kabul etmesini memnuniyetle karşılar" Ifadeleri yer alıyor.

Bu ifadelerle AB, Ankara’nın Rumlar’ın Gümrük Birliği’ne dahil etmesi için 25 AB ülkesi ile protokol imzalaması gerektiğini ima ediyor. Ankara, Rum yönetimini devlet olarak tanımadan Gümrük Birliği’ne dahil etmişti. Ancak AB’nin istediği protokolü imzalarsa, kağıt üzerinde AB’de Kıbrıs’ın da içinde bulunduğu 25 ülkenin varlığını kabul etmiş olacak.

Müzakereler nasıl yürütülecek?

Metinde, bundan sonra her aday ülke ile nasıl müzakere edileceğini kurallara bağlanıyor. Müzakerelerin daha önceki müzakerelerde olduğu gibi, Hükümetlerarası Konferans şeklinde yürütüleceği ve her alanda yapılacak müzakerelerin kapatılması oybirliği karar ile geçerli olacağı söyleniyor. Müzakereler sırasında, AB’nin tarım ve yapısal politikalarının uygulanması konusunda uzun geçiş dönemleri veya özel ayarlamalar yapılabileceği, kişilerin serbest dolaşımına ilişkin daimi kısıtlamalar getirilebileceğine dikkat çekiliyor.

"Aday ülkede, özgürlükler, demokrasi, insan haklarına ve temel özgürlüklere saygıya ilişkin sapma olduğu takdirde, AB Komisyonu kendi inisiyatifi ile veya AB üyelerinin üçte birinin başvurusu ile müzakerelerin askıya alınmasını talep edebilir. Konsey, buna ilişkin kararı nitelikli çoğunluk ilkesine göre alır" ifadeleri de her aday ülkeye yönelik bir mesaj niteliğinde. AB üyeliği, Birliğe mali sonuçlar doğuracak bir adayın 2014 yılı öncesinde üyeliğinin söz konusu olmadığı belirtiliyor. Bu da Ankara’ya doğrudan mesaj niteliğinde.



DW TÜRKÇE
Yayın Tarihi : 30 Kasım 2004 Salı 00:17:39
Güncelleme :30 Kasım 2004 Salı 00:19:28


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?