22
Mayıs
2024
Çarşamba
ANASAYFA

`Uyuşturucu parasını Türk dövizciler aklıyor`

ABD Dışişleri Bakanlığı`nın hazırladığı 2005 Uluslararası Narkotik Kontrol Stratejisi raporunda, Türkiye`de son dönemde sayıları artan döviz bürolarının, Türkiye üzerinden Batı`ya yönelik uyuşturucu kaçakçılığından elde edilen paraları aklamak için kullanıldığı kaydedildi.

ABD Dışişleri Bakanlığı`nın, Kongre`ye bilgi sunmak için hazırladığı rapor, ``Uyuşturucu ve Kimyasal Kontrol`` ile ``Para Aklama ve Mali Suçlar`` bölümlerinden oluşuyor. Türkiye`nin Güneybatı Asya kaynaklı afyon ve uyuşturucunun Avrupa`ya giden yolunda başat geçiş rotası olduğu belirtilen raporda, Türkiye`nin aynı zamada büyük uyuşturucu kaçakçıları ve komisyoncuları için de üs görevi gördüğü kaydedildi.

SADECE GEÇİŞ DEĞİL, EROİN RAFİNERİSİ

Raporda, Türkiye`nin, özellikle Afganistan`da üretilen uyuşturucunun Avrupa yolunda aktarma merkezi olduğu kadar, uyuşturucunun saf hale getirildiği laboratuvarların bulunduğu en önemli eroin rafine etme merkezi olduğuna dikkat çekildi. Türkiye`de her ay tonlarca eroinin işlendiği ve kaçakçılığının yapıldığı belirtildi.

BATI AVRUPA EROİN PAZARI TÜRKLER`İN KONTROLÜNDE

Raporda sunulan ilginç veriler arasında, Türkiye`de üslenmiş bulunan kaçakçılar ve komisyoncuların, Türkiye içindeki ve dışındaki narkotik madde kaçakçıları, laboratuvar işletmecileri ve para aklayıcılarla birlikte çalıştığı bilgisi de yar aldı. Türkiye`de konuşlu kaçakçıların, çeşitli bölgelerdeki eroin laboratuvarlarını da kontrol ettiği ve işlettiğine dikkat çekilirken, bu bölgeler arasında İran-Türkiye sınırındaki bazı laboratuvarların bulunduğu da kaydedildi. Raporda, Türkiye`de üslenmiş kaçakçıların, Batı Avrupa`ya pazarlanan eroinin büyük kısmını kontrol ettiği bildirildi.

Raporda, yerel uyuşturucu tedavi merkezleri olarak kurulan AMATEM kliniklerinin, fon yetersizliği nedeniyle gerektiği gibi çalışamadıkları da ifade edildi.

UYUŞTURUCU VE KARA PARA BAĞLANTISI DÖVİZ BÜROLARINDA

Raporun para aklama ve mali suçlara ilişkin bölümünde ise, uyuşturucu ile kara para arasındaki ilginç köprüye dikkat çekildi. Kara para aklamanın bankalarda ve banka dışı finans kurumlarında gerçekleştiğine dikkat çekilen raporda, ``Türkiye`de üslenmiş kaçakçıların, Pakistan ve Afganistan`daki narkotik madde tedarikçilerine ödemeyi esas olarak İstanbul`daki döviz büroları üzerinden yaptığı sanılıyor`` denildi. Buna göre, döviz büroları kara parayı akladıktan sonra Türk bankalarındaki hesaplarından, Dubai ya da birleşik Arap Emirlikleri`ndeki diğer bölgelerde bulunan hesaplara aktarıyorlar. Burada, alternatif havale sistemleriyle para Pakistanlı ve Afgan kaçakçılara ödeniyor. Böylece alışveriş tamamlanmış oluyor.

``TÜRK EKONOMİSİNİN YÜZDE 50`Sİ KAYIT DIŞI``

Raporda, Türkiye`deki aklanan kara paranın büyük oranda vergi kaçakçılığı ile iç içe olduğu bilgisi de yer aldı. Türk ekonomisinin yaklaşık yüzde 50`sinin kayıt dışı olduğu belirtilirken, hükümetin bu konuda çeşitli önlemleralmaya çalıştığı ifade edildi. Mali suçları araştırmak için kurulan MASAK`ın etkili çalışamadığı kaydedilen raporda, ``Türkiye`nin, kara para aklamayı önlemeye ilişkin uygulamalar konusunda pek de olumlu şöhreti bulunmadığı`` yorumu dikkat çekti. MASAK`ın kuruluşundan bu yana 500`den fazla kara para aklama davası açtığını ancak Aralık 2004`e kadar bunlardan sadece birinin, o da sonradan bozulmak üzere, karara bağlandığına işaret edildi.

Raporda ayrıca, Türk hükümetinin, terörizmin finansmanını açık ve belirgin biçimde suç olarak tanımlamadığı eleştirisi de yapıldı. Terörizmin finansmanı konusundaki yetersizlikler arasında, hükümetin, kar amacı gütmeyen dernek, vakıf ve örgütler üzerindeki denetiminin yetersizliği de sayıldı.

Raporda Türkiye, kara para aklama konusunda, birincil kaygı verici ülkeler arasında gösterildi.


ANKA / SANSURSUZ.COM
Yayın Tarihi : 5 Mart 2005 Cumartesi 18:44:51
Güncelleme :6 Mart 2005 Pazar 00:26:37


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?