Söz konusu çalışmanın sonucu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a iletilip, hükümetin görüşü alındıktan sonra 7. gözden geçirmenin Şubat ayındaki ikinci aşamasında önlemler netleştirilecek.
      Ekonomi yetkilileri, bu yıl için toplam kamuda GSMH'nın yüzde 6.5'i oranındaki faiz dışı fazla (fdf)   hedefinden vazgeçmediğini ve bu hedefin tutturulması için gereken önlemlerin alınacağını kaydettiler.
      Yetkililer, üzerinde çalıştıkları paketin tasarruf, zam ve yeni vergileri de içerecek şekilde farklı kombinasyonda "çok sayıda" çalışma yapıldığını söylediler. Bir yetkili, "Bu çalışmalar Başbakan Tayyip Erdoğan'a iletilecek. Oradan çıkacak karara göre, IMF ile konu yeniden gözden geçirilecek. Şubat ayında geldiklerinde bunlar tekrar görüşülecek. Biz o tarihe kadar çalışmaları tamamlayacağız. Zam da olabilir, yeni vergi de olabilir ya da harcamaları kısmak da olabilir. Bunların hepsini içeren bir düzenleme de olabilir" dedi.
      Ekonomi bürokrasinin üzerinde çalıştığı önlem paketi gözden geçirmeye kadar IMF'ye e-mail yoluyla iletilecek ve karşılıklı görüş alınacak.
      Bir başka ekonomi yetkilisi, "yüzde 6.5'lik fdf'ye ulaşmak için gelir mi artırılır, gider mi kısılır Şubat'ta IMF gelince karar verilir.
      Önlemlerin bir kısmında mutabakat sağlandı, bir kısmında sağlanmadı; ama kesinlikle bir tedbirler zinciri var" şeklinde konuştu.
     
     Sadece ÖTV artışı olmamalı
      Yetkililer, alınacak önlemlere ilişkin ağırlıklı olarak üzerinden durulan vergi, özel tüketim vergisi (ÖTV) artışı ile bazı KİT ürünlerine zam konusunda değişik alternatiflerin yer aldığı ayrı paketler hazırlandığını kaydediyorlar.
      Bir ekonomi yetkilisi, "ortaya çıkabilecek bir açığı sadece ÖTV artışı ile kapatmak hedeflenmemeli. KİT ürünlerine, elektrik, gaz gibi, zam yapılarak bu açık kapatılmalı ve bu yolla ÖTV'deki artış daha düşük düzeyde kalabilir" dedi.
      Yedinci gözden geçirmenin tamamlanması ve önlemlerin de şubat ayında açıklanması, 28 Mart'taki yerel seçimler dikkate alındığında hükümet kanadında bazı endişeler yaratabileceği dile getiriliyor.
      Analistler, Başbakan Erdoğan'ın ABD ziyaretinden olumlu sonuçlar alınmasının IMF'yi de pozitif etkileyebileceğini vurguluyorlar. Bir analist, "IMF'nin bir ülkeyi seçim öncesi zorlayabilmesi için mutlaka o iktidarla probleminin olması lazım.
      olmadığına göre, en kötü koşullarda, bu işi sürüncemede bırakır" dedi.
      Analistler, önlem paketinin açıklanmasının seçim sonrasına bırakılabileceğini ya da yumuşak bir geçiş formülü bulunabileceğini söylüyorlar.
      Bazı ekonomi bürokratları, bir diğer seçenek olarak da, ortaya konacak projeksiyonla, herhangi bir tedbir almadan, gelir toplamada daha kararlı davranarak, vergi barışında tahsilatı artırarak bütçe hedeflerine ulaşılacağı ortaya konulacağını söylüyorlar, ancak IMF'nin bu yaklaşıma çok sıcak bakmasını beklemediklerini ifade ediyorlar.
      Yetkililer, IMF heyetine hükümetin dar gelirli kesimi etkileyecek bir vergi artışına kesinlikle karşı olduğu görüşünün iletildiğini, Erdoğan'ın bu konuda çok kararlı olduğunu vurguluyorlar. Bir yetkili, "İlk yapılacak iş, IMF'yi ikna ederek herhangi bir tedbir alınmamasını sağlamak. Eğer ikna olmazlarsa, mecburen ÖTV, vergi artışı ya da KİT zammı yapılacak" dedi.
      IMF'yi önlem almama konusunda ikna etmek zor gözüküyor. IMF vergi tahsilatını artırmakla faiz dışı fazla hedefine ulaşılamayacağı ve mutlaka ek önleme gereksinim olduğu konusunda ısrar ediyor.