26
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Yılmaz ve Taner’in davası 17 Mayıs’a ertelendi

Eski Başbakan Mesut Yılmaz ile eski Devlet Bakanı Güneş Taner’in Yüce Divan’da yargılandığı davanın duruşması, 17 Mayıs Salı gününe ertelendi.

Davanın bugünkü 3. duruşmasında, 8 tanık dinlenildi. Daha sonra ara kararı açıklayan Divan Başkanı Mustafa Bumin, aralarında Fikri Sağlar, Eyüp Aşık ve Yaşar Yazıcıoğlu’nun bulunduğu kişilerin tanık olarak dinlenilmesine karar verildiğini bildirdi.

Bazı bilgi ve belgelerin istenilmesinin de kararlaştırıldığını belirten Bumin, duruşmanın, 17 Mayıs Salı günü saat 10.00’a ertelendiğini kaydetti.

Güneş Taner’in rahatsızlığı nedeniyle katılmadığı davada Mesut Yılmaz ve eşi Berna Yılmaz, Necati Bilican, Mehmet Emin Karamehmet, Hasan Özdemir, Emin Aslan, Niyazi Palabıyık, Erdoğan Demirören ve Sabri Uzun hazır bulundu. Türkbank ihalesi sürecinde ihalenin yapımına ve fiyat oluşumuna fesat karıştırdıkları iddiasıyla yargılanan Yılmaz ve Güneş’in davasında eski Emniyet İstihbarat Müdürü Sabri Uzun ve eski İstanbul Emniyet Genel Müdürlüğü Şube Müdürü Niyazi Palabıyık da tanık olarak dinlendi.

Dönemin Emniyet İstihbarat Müdürü Sabri Uzun, Alaattin Çakıcı ile Korkmaz Yiğit arasında Türkbank ihalesine ilişkin konuşmaların dönemin başbakanı Mesut Yılmaz’a nasıl iletildiğini anlattı.

"ÇARK TERSİNE İŞLEDİ"

Alaattin Çakıcı’yı yakalayabilmek için kaset kayıtlarını DGM’nin izniyle dinlemeye başladıklarını belirten Uzun, kendilerine gelen milletvekili suikastine ilişkin bir bilginin normal prosedür gözetilmeden İçişleri Bakanlığı’na doğrudan iletildiğini söyledi. Gelen bilgilerin valilik tarafından veya Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından İçişleri Bakanlığı’na iletilebileceğini hatırlatan Uzun, Emniyet Genel Müdürü’nün kendisine "Neden çark tersine işledi" sorusunu sorduğunu vurguladı. "Bizim ana hedefimiz Alaattin Çakıcı’ya ulaşmaktı. Korkmaz Yiğit Alaattin Çakıcı’yla ilgiliydi. Onu da bu yüzden dinledik" diyen Uzun, Mesut Yılmaz ve Güneş Taner’e kasetle ilgili kendisinin bir bilgi vermediğini söyledi.

"DGM ADLİ BİR SIRRI KORUYAMAZ MI?"

Mesut Yılmaz’ın avukatı Uğur Alacakaptan, kaset kayıtlarından Mesut Yılmaz’ın neden Türkbank ihalesi öncesinde haberdar edilmediğini sordu. Çakıcı’nın yakalanmasının ardından 5 ay süre ile kaset kayıtlarının açıklanmadığını ve kamuoyunun bu kayıtlardan Fikri Sağlar’ın sayesinde haberdar olduğunu söyleyen Alacakptan, "Yargılama için çok önemli olan bu delil neden açıklanmamıştır? DGM adli bir sırı koruyamayacak kadar beceriksiz midir? Neden ona teslim edilmemiştir" dedi. Uzun, soruya karşılık kaset kayıtlarının İçişleri Bakanlığı’na gönderilen acil yazıda belirtildiği yanıtını verdi.

"ÜZÜNTÜM BİLGİNİN EMNİYETTEN SIZMASI"

Uzun, Fikri Sağlar’ın açıklamalarının ardından İstanbul’a giderek, emniyetteki kaset kayıtları ile Fikri Sağlar’ın bilgilerini karşılaştırdığını söyleyerek, iki kaydın birbirinin aynısı olduğunu söyledi. Uzun, "Alaattin Çakıcı’nın tehdit ve şantaj amaçlı telefon kayıtlarını kaydettiği biliniyor, ancak kanaatim bu kayıtların Alaattin Çakıcı’dan değil, Emniyet’ten sızdığı yolundadır. O zamanki en büyük üzüntüm buydu, hala buna üzülürüm" diye konuştu.

"AŞK VE ÇIKAR İLİŞKİLERİ UÇAK SEYAHATLERİNDEN ANLAŞILABİLİR"

Uçak yolculuklarının neden emniyet kayıtlarında yer aldığı sorusuna da yanıt veren Uzun, "Aşk ilişkileriyle para ilişkileri paraleldir. Ölçülü konuşmak istediğim için yavaş konuşuyorum. Uçak yolculuklarında çekilen fotoğraflar bu ilişkileri gösterebilir" dedi.

MESUT YILMAZ’DAN GÜN İTİRAZI

Uzun’un Mesut Yılmaz’a kaset ile ilgili Emniyet Genel Müdürü aracılığıyla bilgi verdiğini söylemesi üzerine Mesut Yılmaz söz alarak durumun gerçeği yansıtmadığını söyledi. Yılmaz, "Kendisi 3 Ağustos 1998 tarihinde pazar günü Çakıcı ve Yiğit hakkındaki ilişkinin bilgi notunu ilettiğini söylüyor. Oysa ki 3 Ağustos pazartesi gününe geliyor ve o gün YAŞ toplantısı vardı. Türkbank ihalesi ise 4 Ağustos’ta yapıldı. Ben bütün gün YAŞ toplantısında olduğum için bu bilgi notunu almam imkansızdı. Kaldı ki bu bilgi notu Yiğit ve Çakıcı ilişkisini değil Çakıcı-Garipoğlu ilişkisini anlatan bir nottu" dedi.

EMNİYET İÇİNDEKİ HASİSLİK

Yılmaz, "Kendisi bana hayati bir tehlike arz etmediği ve Türk Ticaret Bankası ile ilgili olmadığı için önemsemediğini söyledi. Şimdi görüyorum ki kendisi de bu konuya vakıf değilmiş. Emniyet içindeki hasislik bu notun ulaşmasını engellemiştir. Bana delil niteliğindeki bilgi notu ulaşmamıştır" dedi.

Emniyet Genel Müdürlüğü Şube Müdürü Niyazi Palabıyık basına Fikri Sağlar tarafından açıklanan ve içinde Alaatin Çakıcı’nın Türkbank ihalesine ilişkin iş adamlarına kurduğu baskıya ilişkin bilgilerin yer aldığı kaset hakkında bildiklerini açıkladı.

Palabıyık, 13 Şubat 1998 tarihinde kendilerine organize suçlarla mücadele edilmesi ve Alaattin Çakıcı ile Erol Evcil’in yakalanması talimatının geldiğini söyledi. Palabıyık, bunun üzerine DGM’ye başvurarak telefon dinleme izni aldıklarını söyledi.

"BİR SUİKAST DUYUMU ALMIŞTIK"

Telefon dinlemelerinde bir milletvekili ve bakan durumundaki bir kişiye saldırının söz konusu olduğunu açıklayan Palabıyık, durumun aciliyeti üzerine bilginin doğrudan İçişleri Bakanlığı’na ulaştırılmasını sağladıklarını belirtti. "Türkbank’a ilişkin bir olay yoktu, bir eylem olayı vardı" diyen Palabıyık, eylemi gerçekleştirecek iki kişinin Yalova’da yakalandığını kaydetti.

Alaattin Çakıcı’ya ilişkin elde ettikleri bilgiler arasında Çakıcı’nın bir banka ile bağlantı kurma çabasının bulunduğuna da işaret eden Palabıyık, Türkbank ihalesine ilişkin muhtemel gelişmelerin dinlemelerle öğrenildiğini söyledi.

Palabıyık, "Doğan Grubu, Koç Grubu, Sabancı Grubu, Çukurova Holding, Bayındır Holding, Murat Demirel, Yiğit İnşaat Türkbank ihalesi ile ilgileniyorlardı" dedi. Çakıcı’nın bankayı Korkmaz Yiğit’in almasını sağlamak amacıyla çeşitli girişimlerinin olduğunu ifade eden Palabıyık, diğer kuruluşların sahiplerine tehdit ve sindirme yoluna gidildiğini iddia etti. Bu bilgilerin arkasından Çakıcı’yla bağlantılı kişileri yakaladıklarını, ama onlara Çakıcı’yla ilgili bir soru sormadıklarını söyleyen Palabıyık, "Bu gizlilik sayesinde Çakıcı’yı Fransa’nın Nice kentinde yakalayabildik" dedi.

"AMAÇ ÇAKICI’YI YAKALAMAKTI, TÜRKBANK DEĞİL"

Çakıcı ve Korkmaz Yiğit arasındaki telefon görüşmelerini içeren kasetin Fikri Sağlar’ın açıklamalarından sonra Mesut Yılmaz’a iletilmesi konusu üzerine Palabıyık, konuşmaların İstanbul DGM’ye resmi bir yazıyla gönderildiğini söyledi.

OLAY

İçel Milletvekili Fikri Sağlar kendisine ulaştırılan kaseti bir basın toplantısıyla açıkladıktan sonra Hükümet Türkbank’ın satışını durdurmuş, Milliyet gazetesinin satışından vazgeçilmiş, Yeni Yüzyıl gazetesi çalışanlarına devredilmişti.

Fikri Sağlar’ın açıkladığı kasetle, o dönemde kısa bir süre içinde 1.6 milyar dolarlık alım yapan Korkmaz Yiğit’in, Alaattin Çakıcı ile Türkbank ihalesiyle ilgili görüşmesi yer alıyordu. Emniyetçe sorgulanmak üzere gözaltına alınan Korkmaz Yiğit, 10 Kasım 1998 gecesi kendi televizyonlarından, önceden hazırlattığı bant ile iş dünyası ve siyasetçilerle ilişkilerini anlatmış, bu gelişme CHP destekli ANASOL-D hükümetinin çökmesine neden olmuştu.


ANKA
Yayın Tarihi : 15 Nisan 2005 Cuma 18:39:15
Güncelleme :15 Nisan 2005 Cuma 18:42:09


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Yalçın BİLİK IP: 85.100.225.xxx Tarih : 16.04.2005 07:20:45
Ne siyasetçi nede mafya çıkar ve ilişkileri değermiydi bunlara yazık değilmiydi TURKBANK mensuplarına.İşten çıkartılıp işsiz kalanlara.DEVLETİ MAFYALAR VE SİYASETÇİ UZANTILARIMI YÖNETECEK. Bunlara sebepolanlar en ağır şekilde cezalandırılmalıdırlarki bir daha kisseler mağdur olmasın.