1997 yılında HADEP Genel Başkan Yardımcısıyken kendilerine getirilen bir teklif üzerine MİT mensuplarıyla görüştüklerini doğrulayan eski milletvekili Sedat Yurttaş bunu devletin muhatap arayışı olarak gördüğünü belirtti.

Yurttaş o günkü görüşmenin bu gün ortaya çıkmasını da devletin bilinçli bir tercihi olarak değerlendiriyor.

HADEP’lilerin 1997 yılında İstanbul’da MİT mensupları oldukları tahmin edilen kişilerle bir gazeteci ve bir işadamı aracılığıyla görüşmeleri haberlerinin gazetelerde yer alması üzerine, o görüşmelerde bulunanlardan Sedat Yurttaş bilgileri doğrulayarak bunu o zaman büyük bir fırsat olarak gördüklerini anlattı.

Yurttaş, Beşiktaş, Yıldız’daki tarihî ve iyi korunan bir yapıda ilk görüşmeyi yaptıklarını, ikinci görüşmenin de Bakırköy’de özel bir ofiste gerçekleştirildiğini kaydetti.

Sırrı Sakık, Kemal Parlak, Güven Özata ve kendisinin HADEP’in üst düzey yöneticileri olarak görüşmeye katıldıklarını, iki görüşmelerinde de bölgedeki olayların durdurulmasına ilişkin tartıştıklarını belirten Sedat Yurttaş:

“Devletin yumuşak karnı MİT mensupları olduğunu tahmin ettiğim bu insanlar çözüm için yetersiz olacaklardı. Çünkü belirleyici güç konumundaki Genelkurmay’dan kimse yoktu" dedi.

"Bu devletin o hep kabul etmeyeceğini söylediği muhatap arayışıydı. Toplantının içeriği genel olarak bölgedeki olayların durdurulması ve ateşkesti. İlk görüşmede üzerinden geçilen konular ikinci görüşmede daha somut ifadelerle ele alındı" diyen Sedat Yurttaş, "Genel af, faili meçhul cinayetler, köy boşaltmalar, OHAL’in kaldırılması, radyo ve televizyondan Kürtçe yayın yapılması gündem maddelerini oluşturuyordu. Son derece nazik ve diplomatiktiler. Anladığım kadarıyla Kürt sorununu siyasi bir platforma çekmeye çalışıyorlardı. Bizi kullanmak yada maniple etmek gibi bir niyetleri yoktu” diye konuştu.

Kendileriyle görüşenlerin devleti temsil ettiklerini söyleyen Sedat Yurttaş dünyanın her yerinde gizli diplomasinin uygulandığını ve bunun kendileri için bir ilk olduğunu ifade etti.

Yurttaş 1997 yılında yaşanan bu gizli görüşmenin bu gün ortaya çıkartılmasının tesadüf olduğuna inanmadığını söyledi.

Devletin bir kanadının o zaman yapılan görüşmenin şimdi bilinmesini istediğini iddia eden Yurttaş, "Peki bu neye yol açar?" şeklindeki sorusunu yine kendisi yanıtladı:

"Devlet Kürt sorununun çözümü için gayri resmi yolları da denediğini deklare edecek. Resmî olarak kimse ile görüşmeyiz derken aslında arayış içerisine giren bir devlet var önümüzde. Olayın bu gün duyurulması Avrupa Birliği süreci ile ilgili. Gelecekte de benzer süreçlerin yaşanabilirliğinin sürpriz olmaktan çıkması isteniyor. Bu bilgilerin gazetede yayınlanması bence, ‘diyalog kurmayız, örgüt ve uzantılarını muhatap almayız’ sözlerinden sonra gelecekte bunun yapılabilir olacağını göstermek istiyorlar. Kamuoyu buna hazırlanıyor."

Sedat Yurttaş 1997 yılında yapılan görüşmelerin HADEP tarafından kamuoyuna duyurulmamasının nedenini, ispat edebilmek gibi bir sorunlarının bulunduğunu ayrıca görüşmelerden sonuç elde edemediklerini gerekçe olarak gösteriyor. O gün yapılan görüşmelerin içeriğinin devlet tarafından açıklanmasının gerektiğinin de önemle altını çiziyor.