Şikayete bağlı olması halinde kadınlar aleyhine dönecek, savcılıkların re’sen harekete geçmesi halinde ise imam nikahyılar ’zina’ suçu işlemiş sayılacak. Zinanın suç sayıldığı dönemdeki uygulamalar, suçun ağırlıklı olarak kadın aleyhine işlediğini gösteriyor. SABAH’ın Adalet Bakanlığı verileri üzerinde yaptığı incelemeye göre, Anayasa Mahkemesi’nin erkeğin zina yapmasını düzenleyen maddeyi iptal ettiği 1996 yılından önceki 3 yılda, 440 erkek ’zina’ suçundan mahkum oldu. Aynı dönemde zina yaptığı için mahkum olan kadın sayısı ise 8 kat daha fazla; 3 bin557.

Rakamlardaki farklılık, uzmanlara göre yasal düzenlemelerden kaynaklanıyordu. Yasaya göre, erkeğin, şikayete bağlı olan bu suçun sanığı olabilmesi için, eşinin suç duyurusunda bulunması gerekiyordu. Oysa, kadınlar kendileri için de onur kırıcı buldukları bu suçu ihbar etmekten çekiniyor. TCK’nın 1926 yılında kabulüyle Türk hukuk sistemi içindeki yerini alan ’zina’ suçu üç maddede tanımlanıyordu. 441’inci madde; evli bir erkeğin, evli olmayan bir kadınla, evli olduğu eşiyle ortak ikametlerinde veya başka bir yerde karı-koca gibi yaşam sürmesini ’zina suçu’ sayıyordu. Kadının zina suçunu tanımlayan 440’ıncı madde ise, evli bir kadının evli veya değil, herhangi bir erkekle bir kez de olsa cinsel birliktelik kurmasını ’suç’ sayıyordu. Anayasa Mahkemesi, Şabanözü Asliye Ceza Mahkemesi’nin açtığı dava sonunda, 1996 yılında, TCK’nın 441’inci maddesini iptal etti. Yüksek Mahkeme, iptal gerekçesi olarak; kadın ile erkeğin bu suçu işlemiş kabul edilme şartlarının farklılığını gösterdi. Zina konusu, 1998 yılında ise kadınlar yönünden Anayasa Mahkemesi’nin önüne geldi. Bu kez Torbalı Asliye Ceza Mahkemesi dava açtı. Mahkeme, 1996’daki kararla erkeğin zina yapmasının suç olmaktan çıkmasına rağmen kadının cezalandırılmasının eşitsizlik olduğunu savundu. Yüksek Mahkeme de bu görüşü kabul ederek TCK’nın kadının zina yapmasını tanımlayan, 440’ıncı maddesini iptal etti. Zina ilgili son karar 1999’da verildi. Anayasa Mahkemesi bu kez evli olan, ancak birlikte yaşamayan kadın ve erkeğin zina yapmasını suç olarak kabul eden TCK’nın 442’inci maddesini iptal etti. Bu kararla, zina suç olmaktan tamamen çıktı. 

Anayasa Mahkemesi, zinanın suç olduğuna ilişkin bu hükümleri iptal ederken, ortada yasal hüküm kalmadığı taktirde kamu yararının olumsuz yönde etkileneceği gerekçesiyle, 1996’da Meclis’e yeni düzenleme için 1 yıl süre verdi. Ancak REFAHYOL hükümeti döneminde yeni bir düzenleme yapılmadığı için erkeklere zina suçu 27 Aralık 1997’de kalktı. Mahkeme, kadınların zina suçunu içeren 440’ıncı maddeyi iptal ederken ise Meclis’e süre vermedi.

TBMM’de şimdi, zina suçunun uygulamasına dönük hazırlıklar yapılıyor. Kadın ve erkek için eşitlik sağlanmasında anlaşıldı, boşanma davası açanlar ile ayrı yaşayanların durumu tartışıldı. Dava açanların, boşanana kadar geçen sürede başka biri ile ilişki kurması halinde bunun suç sayılması, dava açmadan ayrı yaşayan çiftlerin başka biriyle ilişki kurması halinde de ceza indirimine gidilmesi gündeme geldi.