Avrupa 'yaradılışı' tartışıyor

Sürecin sonunda, Türkiye dahil, üye ülkelerdeki okullarda bu konunun öğretilmesi yasaklanabilecek.

Rapor, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi içindeki ikinci büyük grup olan merkez sağ grubun itirazları sonrası, konseyin kültür komisyonuna geri gönderilmişti ancak şimdi yeniden meclis gündeminde.

Yaradılış teorisi, yani dünyanın evrim yoluyla oluşmak yerine tanrısal bir güç tarafından yaratıldığı düşüncesi, rapora göre, Konsey'in başlıca varlık nedeni olan insan haklarına yönelik bir tehdit oluşturabilir.

Avrupa Konseyi'nde tartışılan raporda, yaradılış teorisinin bir zamanlar neredeyse tamamen Amerikalılara ait olan bir olgu olduğu yazılıyor.

Ancak rapora göre şimdi, teori Avrupa'da da kendine bir zemin bulabiliyor. Hem Evanjelik Hıristiyan hem de Müslüman cemaatleri arasında kendine bir zemin bulan teorinin başlıca hedefi ise eğitim.

Strasbourg merkezli Avrupa Konseyi ise kıtada, insan hakları ve demokrasinin korunması ve geliştirilmesi alanındaki başlıca örgüt.

Rapor güçlü ifadeler içeriyor

Avrupa Konseyi'nin görüştüğü rapor, yaradılış teorisini "türlerin doğal seçim yoluyla evrim geçirdiğinin reddedilmesi" olarak tanımlıyor.

Rapora göre yaradılış teorisi, bilimsel edinimlerin özüne yönelik saldırı içeren bir düşünüş tarzı.

Bu güçlü ifade tarzı, Haziran ayındaki ilk tartışılması sırasında, yine aynı tonda yoğun bir muhalefetle karşılaşmıştı.

Raporda Türkiye'den de söz ediliyor

Tartışılan raporda, Türkiye'ye de yer veriliyor.

Türkiye'nin laik bir ülke olmasına karşın, yaradılış teorisinin en aktif merkezlerinden biri olduğu belirtiliyor.

Adnan Oktar'ın yaklaşık 20 yıldır bu konuda faaliyet gösterdiğine, çeşitli kitaplar yayımladığına ve kurduğu vakıflar aracılığıyla yaradılış teorisini yaymaya çalıştığına dikkat çekiliyor.

Ayrıca, yaradılış teorisinin Türkiye'de okul kitaplarına da sızdığı, lise seviyesinde eğitim gören öğrencilerin dörtte üçünün evrim teorisine inanmadıkları belirtiliyor.

Geçen yıl İngiltere'de yaradılış teorisine ilişkin uluslararası bir sempozyum düzenlenmesi ve Almanya'nın Hessen eyaleti kültür bakanının yaradılış teorisinin evrim teorisi ile beraber okutulması çağrısı bu örnekler arasında.

Rapora göre, iki teori bir arada okutulursa çocukların inanç ve bilim arasında kafalarının karışması riski bulunuyor.

Bu da, "Hoşgörülü bir yaklaşım gibi görünmekle beraber gerçekte son derece zararlı olabilir."