25
Mayıs
2024
Cumartesi
BİLİM TEKNOLOJİ

İnternet siteleri canlı canlı

İnternet siteleri canlandı

Bir internet sitesine giriyorsunuz ve sizi güleryüzlü bir kadın ya da erkek sunucu karşılıyor. Yazıları okumanıza bile gerek yok; bu sunucu zaten size herşeyi anlatıyor. Sunumax’ın Türkiye’de bir ilk olan bu hizmeti sayesinde şirketler hem web sitelerinin ziyaretçi sayısını artırıyor hem de sitenin içeriğini daha anlaşılır bir hale getiriyor.
 

Bundan 11 ay önce kurulan Sunumax, web sayfalarına gerçek insanlar koyan bir yazılım. Sıfırdan bir web sayfası yapmıyorlar, hazır olan sayfaya insan ekleyerek canlandırıyorlar. Sayfaya girdiğinizde sizi bir sunucu karşılıyor ve yüzyüzeymiş gibi, içeriği size anlatmaya başlıyor. Bu sayede şirketler de ürünlerini, firmasını daha iyi tanıtabiliyor. Karmaşık bir sistem bu yazılım sayesinde daha birebir ve iyi bir şekilde anlatılabiliyor. 23 yaşındaki Sadık Kocabaşa Bilkent Üniversitesi İşletme Bilgi Yönetimini mezunu. Okul sonrasında da yüksek lisans için Paris’teki Sorbonne Üniversitesi’ne gitmiş fakat Sunumax fikri nedeniyle eğitimini yarıda bırakıp Türkiye’ye dönmüş. İşin temelini Paris’teyken atmış. Programın yazılımı da orada yapılmış. Türkiye’ye döndüğünde ise kardeşiyle birlikte bu işi tam zamanlı olarak yapmaya başlamış.

 

Saate göre sunum

İsim olarak mümkün olduğunca Türkçe isim kullanmak istemişler. Yurtdışındaki örnekler gibi isimler kullanabilecekken "sunum" kelimesini kullanmayı tercih etmişler. "Yaptığımız da bu zaten" diyen Kocabaşa, bu kelimeye biraz teknoloji katmak istediklerini belirtiyor. "Teknolojik sunumlar, maksimum sunumlar yapıyoruz. Bu nedenle de adımız Sunumax oldu." Sunumax şu an yurtdışındaki benzeri programlardan çok daha ilerde. Yurtdışındaki örneklerde sunucu sadece konuşuyor ve gidiyor. Sunumax’ın sunumlarında site ziyaretçisine seçenek imkanı da veriliyor. Sunucu içeriği anlatırken ziyaretçiye, "Anlatmaya devam etmemi ister misiniz?" gibi sorular yöneltebiliyor. Bir başka özellik, siteye giren kişinin IP adresinden hangi şehirde olduğunu öğrenmeleri ve buna göre sunum geliştirmeleri. O şehrin hava durumu sorgulatılıyor ve ziyaretçiye şöyle deniyor: "Merhaba web sayfamıza hoş geldiniz. Dışarıda çok güzel bir hava var, neden çay bahçemize gelmiyorsunuz?" İnsanları hava durumuyla da yakalayabildiklerini belirten Kocabaşa zaman ayarlı çalışmalar yaptıklarını da söylüyor. "Bir site için şöyle bir uygulama yaptık, sabah girdiğinizde sunucu sizi günaydın diye karşılıyor, öğlen iyi günler, akşam da iyi akşamlar diyor. Gece saat 12’den sonra girdiğinizde sunumu yapan kişi pijamayla çıkıyor ve siz hálá uyumadınız mı, diyor. Bunların hepsi otomatik olarak yapılıyor, manuel değiştirilmiyor. Başka bir site için sevgililer gününde, anneler yahut babalar gününde farklı sunumlar yapılıyor. Zaman ayarlamalarını yapıyoruz, belli günlerde otomatik olarak varyasyonlar değişiyor." İçeriği yoğun olan bir alışveriş sitesinde ise sunumu izlemek ziyaretçiye bırakılmış. Karakter hiç konuşmuyor. Size anlatmamı ister misiniz diyor ve ’Evet’ ’Hayır’ pankartlarını çıkarıyor. Evet’e tıklanadığında içerikten bahsediyor. Sonrasında da sunumu beğenip beğenmediklerini soruyor. Cevap sayaca ekleniyor. Beğenmedim dendiğinde ayrıca ek bir form açılıyor ve bunu nasıl daha iyi hale getirebiliriz diye soruluyor. Böylece siteyi gezenler de fikirlerini paylaşmış oluyor. Bu bilgiler de direkt sisteme gönderiliyor ve şirketler kendi ürünlerini geliştirebiliyorlar.

 

Fikirler ekipten

Sunumlar için ağırlıklı olarak Sunumax ekibi fikir geliştiriyor. Bir alışveriş mağazası için çalışma yapılmış. Ramazan için 2 özel paket yapan bu mağaza, Sunumax’ı kullanmak istemiş ve fikri bulmayı da yine Sunumax’a bırakmış. Ekip de ramazan davulcusu kullanmaya karar vermiş; ama davulcunun da mağazanın konseptine uygun olması gerekiyormuş. Tombul ama pala bıyıklı da olmayan bir adam seçilmiş. Bunun nedeni de mağazanın yabancı merkezli olması. Davulcu bulunmuş, mani yazılmış. Müşteri de beğendiğini söyleyip onay verdikten sonra davulcu için Kapalıçarşı’dan kıyafet alınmış. Yani a’dan z’ye herşeyle Sunumax ilgilenmiş. Müşterilerin yönlendirmesine de açık olduklarını söyleyen Kocabaşa, bu işe girerken büyük firmalara satış yapacaklarını tahmin ettiklerini ama en çok talebin KOBİ’lerden geldiğini ekliyor. 2 bin TL’lik maliyet KOBİ’lere de ağır gelmiyor. Emlak şirketlerinin bu uygulamayı çok kullandığını belirten Kocabaşa uygulamanın kişisel web sayfalarına bile konduğunu söylüyor. "İş arayanlar CV’lerini anlatıyorlar sitelerinde. Myspace’e de konabiliyor."

 

Yazılım tamamen Sunumax ekibi tarafından geliştirilmiş. Yurtdışındaki örneklerinden daha hızlı çalıştıklarını belirten Kocabaşa, imkansızlıkların insanı mucit yaptığını söylüyor. "Bizde internet bağlantısı yavaş olduğu için daha iyi bir sıkıştırma sistemi kullandık. Teknik olarak birçok şeyde daha hızlıyız o nedenle."

 

Sunumax ekibi 10 kişiden oluşuyor. Sadık Kocabaşa ve kardeşi Cem Kocabaşa dışında 2 kişi pazarlama 3 kişi ürün geliştirmede çalışıyor. 1 yönetmen 2 de yazılımcı var. Ürünü pazarlamanın şart olduğunu vurgulayan Kocabaşa, "her gün de bir şey çıkarmalıyız ki tutunalım, ayakta duralım" diyor.

 

Sunucuları ilk başlarda ajanslardan buluyorlarmış. Fakat daha sonra ilan vermişler. Bir cast şirketi gibi olduklarını belirten Kocabaşa, 200’den fazla kayıtlı oyuncuları olduğunu söylüyor. Sunumax.com/cast adresine girdiğinizde kimlerin olduğu ve yaptıkları kısa sunumlar da görülebiliyor. "Bizim için asıl önemli olan en güzel insanlarla çalışmak değil en iyi sunumu yapacak insanlarla çalışmak" diyen Kocabaşa ürünü düzgün anlatabilen, diksiyonu düzgün olan kişileri aradıklarını söylüyor. Kadın ve erkek sunucuların sayısı nerdeyse aynı. Fakat 9 müşteri kadın istese 1-2 müşteri erkek istiyor.

 

Yazılar okunmuyor

Müşterilerden bugüne kadar hep olumlu geri dönüşler almışlar. Zayıflama hapı reklamı için önce Nadide Sultan’ı kullanmışlar. Müşteri başlarda tereddütteymiş, tutar mı tutmaz mı endişesi varmış. Deneyelim mi ne kadar para ayıralım diye uzun uzun düşünmüşler ve ufak bir bütçeyle başlamışlar. Sonuçlardan çok memnun kalınca ikinci çalışmayı Seda Sayan’la yapmaya karar vermişler. Sunumax şimdiye kadar 60’ın üzerinde çalışma yapmış. Eğer müşteri ne istediğini biliyorsa program 2’nci gün teslim edilebiliyor. Ramazan davulcusu örneği gibiyse 10 gün sürebiliyor. Programın siteye konması ise Youtube’a video ya da Myspace’e bir şarkı koymak gibi anlık bir işlem.

 

Bu sunumlar sayesinde sitedeki ziyaretçi sayısı da ziyaretçinin sayfada kalma süresi de artıyor. Ziyaretçiler ürünü veya hizmeti daha iyi anlıyor çünkü kimse yazıları okumuyor. İnsanların genelde bir web sayfasında 30 saniyeden fazla kalmadığını belirten Kocabaşa, bunun da yazıların okunmadığı anlamına geldiğini söylüyor. "Ama sayfada bir karakter çıkıp da hoşgeldiniz, size ürünü anlatayım dediği zaman genelde kapatmıyorlar ve sonuna kadar dinliyorlar. Örf ve adetlerimizden midir bilinmez sözünü kesmeyelim, kapatmayalım diye düşünüyorlar belki de. İnternette video izlemeyi bütün dünya seviyor. Bu yüzden de bir video otomatik olarak başlayınca insanlar şimdi ne olacak diye izlemeye ve dinlemeye başlıyor. Güler Sabancı da kendi web sayfasında bunu kullandı."


 

Hürriyet
Yayın Tarihi : 3 Mayıs 2009 Pazar 19:17:40


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?