16
Mayıs
2024
Perşembe
BİLİM TEKNOLOJİ

İnternete çeki düzen geliyor

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, üzerinde çalıştıkları yasal düzenlemeyle bilişim üzerinden yapılan 'köşe bucak kaçma ve vur-kaç' haberciliğinin artık tarihe karışacağını söyledi. Yıldırım, ayrıca; ailelerin kâbusu haline gelen çocuk istismarına yönelik faaliyet gösteren siteleri de 'tr' uzantısı ile denetim altına alacakları müjdesini verdi. Çocuk istismarı ve kötü sitelerin, 'çocuğum yoldan çıkar' endişesiyle aileleri olumsuz etkilediğini ve bu sebepten aile büyüklerinin evine bilgisayar almadığına dikkat çeken Yıldırım, "Bilgisayarı alıp evine koysa, nasıl takip edeyim diyor. Onu yapar, bunu yapar, tereddüt geçiriyor. Vatandaş, devletin bu işleri takip ettiğini görürse, evine bilgisayar almakta tereddüt etmez." dedi.

Ulaştırma Bakanı Yıldırım, gazetemizin Ankara temsilciliğine yaptığı ziyarette, bilişim (internet) haberciliği ve çocuk istismarı yapan siteler konusunda hazırladıkları kanunî düzenleme hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Bilişim haberciliği yapan sitelerin yeni düzenleme sonrası "Ben yazdım oldu, bu tür habercilikte her şey mubahtır." diyemeyeceklerinin altını çizen Yıldırım, "İnternet haberciliğinde 'köşe bucak kaçma ve vur-kaç' haberciliğini sona erdiriyoruz. Bu işin sahipsiz olmadığını gösteriyoruz. 'Her şeyin ölçüsü, ayarı var' diyoruz. Kısaca, 'başkalarının haklarını ihlal edecek, hiçbir sınır tanımadan her türlü hakareti yapma hakkını sana kimse vermez' diyoruz." şeklinde konuştu. Bakan'ın verdiği bilgiye göre, bilişim haberciliği yapan sitelerin artık bir künyesi olacak. Künyede sorumluların isim ve adresleri yer alacak. Haberden yazı işleri de, muhabir de sorumlu tutulacak. "Yasayla, 'ne yazarsan yaz beni ilgilendirmez; ama gizlenme, kaçma' diyoruz. Ben yazdım oldu dönemi bitiyor. Köşe bucak kaçma dönemi sona eriyor." ifadelerini kullanan Yıldırım, yazılarda suç unsuru olması halinde savcıların devreye gireceğini ve sorumluların yazılı ve görüntülü basında olduğu gibi cezalandırılacağını kaydetti.

İnternetin kötü amaçlarla kullanıldığı bir diğer konu da çocuk istismarcılığı. Ailelerin kâbusu haline gelen çocuk istismarı yayını yapan siteleri kontrol altına almak için 'tr' uzantısı yasal hale geliyor. Bakanlık bu şekilde, kanunî olmayan bu tür yayınları yapan sitelere anında müdahale edebilecek. Bu muhtevadaki siteler konusundaki en önemli sorunun, bu işi kimin yaptığının bilinememesi olduğunu vurgulayan Binali Yıldırım, "Site bugün burada, aynı gün yurtdışında karşınıza çıkıyor. Mevcut durumda Türkiye'deki sitelerin 'tr' uzantısı mecburi olmadığı için sıkıntı yaşanıyor. 'tr' uzantısı mecbur olunca, yurtiçindekilerin denetim altına alınması kolaylaşacak. Gerçi Türkiye'de çocuk istismarı yapan site yok gibi." dedi. Hükümet, istismarı önlemek için Avrupa Birliği ile ortak bir çalışma yürütüyor. Yeni düzenleme ile öncelikle Türkiye'deki tüm sitelere 15 haneli IP numarası verilecek ve 'tr' uzantı mecburiyeti getirilecek. Böylece, hangi sitenin kime ait olduğu hemen tespit edilecek.

'Aileler, çocuğum yoldan çıkar diye evine bilgisayar almıyor'

Çocuk istismarı ve kötü siteler sebebiyle ailelerin 'çocuğum yoldan çıkar' endişesiyle evlerine bilgisayar almadığına dikkat çeken Bakan Binali Yıldırım, "Vatandaş bilgisayarı alıp evine koysa, 'nasıl takip edeyim' diyor. Vatandaş, devletin bu işleri takip ettiğini, toplumun değerlerinin bozulmaması için gençliğin, çocukların dünyasının karartılmaması için tedbirler alındığını bilse bilgisayara ilgi gösterecek. Böylece, bilgi toplumuna dönüş daha hızlı olacak." ifadelerini kullandı. "Kanunlar tek başına bir şeyi çözmez; ama çok önemli mesaj verir." diyen Bakan, vatandaş açısından 'bu alan başıboş değil, devletimiz gerekli tedbirleri alıyor' mesajının önemli olduğunu vurguladı. Dünyada çocuk istismarı yapan 40 bin ticari sitenin içinde Türkiye'den site bulunmadığını belirten Yıldırım, "O bakımdan şanslıyız. Ticari kötü siteler dışarıdan geliyor. Onları da filtre edeceğiz." şeklinde konuştu.

Bakan Yıldırım, hükümetleri döneminde bilişim altyapısında sağlanan başarılara dikkat çekerken de ADSL'in kendi dönemlerinin bir ürünü olduğunu vurguladı. Türkiye'de bugün 3,5 milyonun üzerinde ADSL kullanıcısı bulunduğuna işaret eden Bakan, bilgisayar satışında da Türkiye'de 2006 yılında, oransal olarak dünya birincisi olduğunu söyledi. Yıldırım, "Geçen yıl 2 milyon 900 bin bilgisayar satılmış. Bu rakam dünyada Türkiye'yi zirveye taşıdı. Bilgisayar rakamı olarak da Avrupa yedincisiyiz." dedi. 2002'deki 23 milyon olan cep telefonu abone sayısının bugün 54 milyonu bulunduğunu belirten bakan, sene sonunda bu rakamın 60 milyona ulaşmasını beklediklerini ifade etti.


Kurumlar, Türk Telekom'dan kablo için kira istiyor

Özelleştirilmesinin ardından kamu kurumlarının Türk Telekom ile protokollerini teker teker iptal ettiğini belirten Binali Yıldırım, "Kurumlar, kablon benim arazimden geçiyor. Kilometresi şu kadar, bu kadar para isterim. Artık sen kamu değilsin, diyor." şeklinde konuştu. Türk Telekom'un 19 milyon sabit hattı açık tutabilmek için böyle bir duruma katlandığını vurgulayan Yıldırım, şöyle konuştu: "Bir sabit hattı açık tutmanın maliyeti 23 YTL. Buna karşı aldığı para 7-8 yeni liralık bir sabit ücret. Kurumu ayakta tutan 6-7 ildi. Şimdi orada da rekabet kızıştı. Eğer, Telekom 'data'ya yoğunlaşmazsa geleceği olmaz. Katma değerli işlere yöneliyor."

Arkeologlar sağına soluna bakıyor, Marmaray Projesi gecikiyor

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, İstanbul'un trafik sorununun çözülmesi için inşa edilen Marmaray Projesi'nde yaşanan gecikmenin kendi iradeleri dışında, arkeolojik kazıların doğasından kaynaklandığını söyledi. Arkeolojik kazı ile kendi çalışma sistemlerinin birbirinden çok farklı olduğunu ifade eden Bakan, "Kazılarda acele etme kaygısı yok. İnceliyorlar. Kaçıncı yüzyıl, sağına bakıyorlar, soluna bakıyorlar. Onların usulleri farklı, bizimki farklı. Bu işin arkasında tarih, sanat olunca bize diyecek fazla laf kalmıyor." dedi. "Marmaray Projesi olmasaydı yine aynı yerlerde arkeolojik kazılar olur muydu?" yönündeki soruya Binali Yıldırım, bir fıkra ile açıklık getirdi: "İki makinist, vagona girmiş. Vagonda iki kişi oturuyor. Biri fosur fosur sigara içiyor. Ortalığı duman kaplamış. Yan tarafındaki zavallı öyle duruyor. Zavallı olan, makiniste sormuş: 'Efendim sigara içebilir miyim?' Makinist 'Hayır' cevabını vermiş. Aldığı cevap üzerine adam, 'Ama o içiyor demiş.' Makinist ise 'O sormadı.' demiş. Ancak, bizim sormamız mümkün değil. Biz kamuyu temsil ediyoruz."
Zaman
Yayın Tarihi : 3 Mayıs 2007 Perşembe 03:10:05


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Sedat TURAN IP: 85.105.23.xxx Tarih : 4.05.2007 08:25:37
Sayın Bakanımız Binali YILDIRIM beyin yapmış olduğu Çalışmaların Vatanımıza , Milletimize Hayırlı olması dileğiyle.Tüm Hedeflerin Başarı ile sonuçlanması dileğiyle... Bil. Müh. Sedat TURAN/ERZİNCAN