15
Mayıs
2024
Çarşamba
BİLİM TEKNOLOJİ

'Türkiye'deki iki depremi tahmin ettim'

İngiltere'deki Meteodeprem Araştırma Merkezi'nin başkanı Karel, Ağrı ve Denizli'deki depremleri bulutlardan tahmin ettiğini söyledi.

Depremi bulutlardan tahmin ettiğini öne süren ve geçen günlerde Erzurum Atatürk Üniversitesi ile bir proje başlatan İngiltere'deki Meteodeprem Araştırma Merkezi'nin başkanı Ronald Karel'e, dünyanın her yanından bulut fotoğrafı yağıyor. 

Denizli'de 4.5 büyüklüğündeki depremi, Doğa Hareketleri Araştırma Derneği'nden Fatih Hakgüder'in Bursa yakınlarındaki Uluabat Gölü'nde çektiği bulut fotoğrafından tahmin ettiğini söyleyen Karel, tahminlerini birkaç gün önceden web sitesinden gruptaki arkadaşlarına göndererek, "Şu bölgede, şu büyüklükte, birkaç gün içinde deprem olacak" diyor. 

Türk ve Fransız vatandaşı olan Karel, tam zamanını ve tam yerini bilmemekle birlikte 2006'daki önemli depremleri birkaç gün önceden tahmin ettiğini söyledi. 

Son olarak bu yıl 20 Ocak'taki Ağrı (5 büyüklüğü) ve 23 Ocak'taki Denizli depreminin birkaç gün içinde olacağını tahmin eden Karel, "Birkaç gün içinde depremin hangi bölgede olacağını ve büyüklüğünü aşağı yukarı biliyorum ancak tam zamanını ve yerini tahmin edemiyorum. Ama bu sistem geliştirilirse tahminler daha ileri bir aşamaya götürülebilir. Bunun için çalışıyoruz" dedi.

Fotoğraf yağıyor 

Karel, www.meteoquake.org adlı sitesine dünyanın her yerinden çok sayıda bulut fotoğrafı gönderildiğini, bunları tahmin etmeye çalıştığını belirterek, "En çok bulut fotoğrafı önemli deprem bölgeleri olan Jakarta ve Endonezya'dan geliyor" diye konuştu. 

Karel, litosfer (yer kabuğu) ile atmosfer arasında bir bağ olduğunu belirterek "Deprem tetikçisi sadece litosferden değil aynı zamanda yukarı atmosferden geliyor. 

Yani o düştü dediğimiz yıldırım aslında yerden göğe doğru yükseliyor ve bulutun altından yere inen yıldırımla havada buluşuyor. Deprem de bence görünmez iyonların yukarı aşağı ve aşağı yukarı alışverişi ile faylar ve yüksek atmosfer arasındaki bağdan kaynaklanıyor" dedi.
Çalışmasını NASA'daki bazı bilim adamlarının da desteklendiğini kaydeden Karel, "Türkiye'nin meteorolojik koşulları tahmin yapabilmek için çok uygun. Fayların derinde olmayıp yüzeye yakın olması ve atmosferin de sakinliği bu tahmini çok daha kolaylaştırıyor" dedi. İstanbul depremini tahmin etmek için yeni bir sistem geliştirdiklerini anlatan Karel şöyle konuştu: 

"Deprem bulutları alçak, uzun ve gri renkte yani iyonize olmuş bulutlar. Diğer bulutlara göre, ters yönde hareket ediyor. Bulutların hızı depremin büyüklüğüyle ilgili. Hız arttıkça büyüklük artıyor. Projede bulutlar görüldüğü anda uçak kaldırılarak incelenecek ve deprem bulutları olup olmadığı daha net anlaşılacak."

Bilimsel proje başlatıldı

Atatürk Üniversitesi ve başkanlığını Karel'in yaptığı Meteodeprem Araştırma Merkezi (Meteoquake Research Center-MRC) ile ortak bir proje başlatıldı. "LAI projesi"yle, sismik aktiviteler açısından litosfer, atmosfer, iyonosfer etkileşimi tüm yönleriyle incelenerek, depremlerin önceden tahmin edilmesi amaçlanıyor. 

Proje kapsamındaki araştırmalarda insansız uçaklar, gökyüzünü sürekli izleyen kablosuz kamera sistemleri, mobil atmosferik ölçüm cihazları, GPS destekli 3 boyutlu yer altı izleme sistemleri kullanılacak, sahada düzenli radon ölçümleri gerçekleştirilerek elektrik potansiyel alan değişimleri izlenecek.


Önay Yılmaz / Milliyet
Yayın Tarihi : 29 Ocak 2007 Pazartesi 07:32:45


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
m.soner IP: 85.106.147.xxx Tarih : 30.01.2007 01:02:51
Bilimsel aktivitelerin ve bilimsel araştırmaların köreltildiği yahut,tozlu raflara kaldırıldığı ülkemizde,böylesine bizi ilgilendiren ve Türkiye'nin de çok yararına olacak olan bi projeyi desteklediği ve AR-GE çalışmalarının başlatıldığı Erzurum üniversitesi rektörüne ve ilgili kıdemlilere ve katkısı bulunmuş ve bulunacak olan herkese teşekkür eder,türk halkının herzaman yanlarında olduğunu bilmelerini isterim.Kimilerine göre saçma gelebilecek olan bu proje,Türkiye Cumhuriyeti'nin ve vatandaşlarının yararı vedahi tabir yerindeyse milletimize ekmek su gibi gelecektir.Çünkü malum deprem ülkesindew yaşıyoruz.Böyle bir proje gerçekleştirildiği takdirde herşeyden önce olası bir depremde yaşanacak cankaybını azaltaca,belkide sıfıra çekecektir.Keza mal gevenliği içinde öyledir. SAYGILARIMLA,