16
Mayıs
2024
Perşembe
BİLİM TEKNOLOJİ

Yılın ilk Ay tutulması bugün

Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi ve Ankara Üniversitesi Rasathanesi Müdürü Doç. Dr. Berahitdin Albayrak, tam Ay tutulmasının, dolunay aşamasındaki Ay’ın tamamen kararması anlamına geldiğini belirterek, bugün Ay, Dünya, Güneş üçlüsünde Ay ve Dünya’nın “gölge oyununa” şahit olunacağını söyledi.

Nadir görülen gök olaylarından biri olması nedeniyle önem taşıyan tutulmanın Türkiye’den bu yıl içinde izlenebilecek tek tam Ay tutulması olduğunu vurgulayan Albayrak, bir sonraki benzer ay tutulmasının Türkiye’den Haziran 2011’de gözleneceğini belirtti.

Albayrak, saat 23.30’da ayın sol taraftan kararmaya başlayacağını, tam tutulmanın ise 00.44-01.58 saatleri arasında yaşanacağını bildirdi. Tam tutulma sırasında Ay’ın renginin koyu kırmızıdan sarıya dönüşeceğini belirten Albayrak, tutulmanın izlemeye değer olan bölümünün 1 saat 14 dakika süreceğini kaydetti.

Tutulmanın TSİ 03.12’de sona ermesiyle, Ay, Dünya ve Güneş’in bu nadir birlikteliği noktalanmış olacak. Ayın tamamen dünya gölgesi içine girme aşaması, Avrupa, Afrika, Ortadoğu ülkeleri ve Asya’nın bir kısmından gözlenebilecek.

Tam ay tutulmasının güneş tutulmalarından sonra en çok ilgi çeken gök olaylarından biri olduğunu belirten Albayrak, güneş tutulmalarını çıplak gözle izlemenin zararını hatırlatarak, ay tutulmasının bu yönüyle çok rahat gözlenebilecek bir olay olduğunu ifade etti.

Gözlem için teleskop gerekmediğini, gözü korumak için de herhangi bir filtreye ihtiyaç duyulmadığını anlatan Albayrak, ay tutulması sırasında dünyanın yuvarlaklığının bir kez daha test edilebileceğini vurguladı.


Güneş ve Ay tutulmaları, nadir gözlenen doğa olayları olmaları nedeniyle, bilimsel yolla açıklanamadıkları dönemlerde korku ve endişe yarattı. Mitlere, efsanelere konu olan ve farklı inanışlarla açıklanan tutulmalarla baş etmek içinde birçok yol denendi.

Bazı söylencelerde, ayın kararması, “Ay’a saldırıldığına, düşmanların Ay’ı sakladığına, kötü ruhların Ay’ı sardığına, yediğine ve Ay’ın kötülüklerle mücadele ettiğine” dair ifadelerle anlatıldı.

Bu inanışlar nedeniyle Ay’ın tekrar aydınlanması için büyüler yapıldı, teneke, davul, tencereler çalınarak gürültü çıkartıldı, silah atıldı, dua edildi ve hatta aya kurban verildi.

İLGİNÇ EFSANELER
Mısırlılar; Ay’ın, Güneş’in ışığını habersizce alıp kullandığına, bunun üzerine kurulan yıldızlar mahkemesinin de Ay’a gündüzleri görünmeyi yasakladığına inanıyorlardı. Bu inanca göre, sadece Ay tutulmalarında “açık görüşe” izin veriliyor ve Ay o gün yeryüzüne inip arkadaşlarıyla görüşüyordu.

Şamanizm’de, tutulmalarda kötü ruhların güneşin ve ayın etrafını sardığı düşünülüyor, karanlığın felaket getireceği inancıyla kötü ruhları kovmak için ateşler yakıyor, gürültü çıkartılıyordu.

Budizm ve Konfiçyus’a göre, kötü ruhların işi sanılan tutulmalar karşısında tepkili tapınma törenleri düzenleniyordu. Altay Türkleri’nin bir efsanesinde de “yedi başlı dev” (yelbegen) Ay ve Güneş’ten öç almak için onları kovalıyor ve yiyordu. Altay Türkleri de, Ay tutulduğu zaman şöyle diyordu: “Yine Yelbegen Ay’ı yedi.”
AA
Yayın Tarihi : 3 Mart 2007 Cumartesi 15:08:13


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?