20
Mayıs
2024
Pazertesi
EĞİTİM

BİRİNCİ SINIFLARA BAŞLAYACAKLARA REHBERLİK

Yeni öğretim yılı yarın başlıyor. Toplam 14 milyon öğrenci, 662 bin öğretmen ders başı yapıyor. Bir milyonu aşkın öğrenci de bu yıl ilk kez okulla tanışacak. Eğitimin en önemli kademesi ilköğretim birinci sınıf. Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği TÖDER Akademik Direktörü Prof.Dr. Adil Çağlar, okula yeni başlayacak öğrenciler için anne babalara yönelik bir kitap hazırladı.
"Eğitim Başarmaktır" başlıklı kitapta çocuklarla iletişim, okulda karşılaşılan sorunlar ve çözüm yolları, birinci sınıfa başlayacak çocuklarda sık rastlanan sorunlar, anne babaların yaptığı olumsuz davranışlar gibi konular yer alıyor. Anne babalara rehberlik eden bu kitap, ana sınıfı ve sınıf öğretmenliği bölümlerinden mezun olanlara yardımcı kaynak olarak kullanılıyor.

Birinci sınıfta karşılaşabilecek sorunlar

Okula gitmek istemeyebilir: Çeşitli nedenlerle çocuk okula gitmek istemeyebilir. Bazen anne babadan ayrılmak zordur. Bazen okulda yaşadıklarından mutlu olmaz. Hasta olduğunu söyleyerek okula gitmek istemezse bunun gerçek nedenini öğrenin. Onu okula gitmeye ikna ederken bağırmak, tehdit etmek yerine anlamaya çalışmak ve kararlı olmak en doğru hareket.

Öğrenme güçlüğü çekebilir: Bazı çocuklar yetenek ve zeka bakımından normal çocukların altında veya üstünde olabilir. Zekaları normal olduğu halde okuma yazma zorluğu çekebilir. Harfleri ters yazabilir. Arkadaşlarına göre daha yavaş hareket edebilir. Satırları takip edemez. Yönleri bulamaz. Bu durumda öğretmenle görüşüp, rehberlik uzmanından destek almak gerekiyor. Anne babalar mahcubiyet içinde, öfke ve hatta suçlanma psikolojisi içine girebilir.

Çocukların görsel etkinliklere aşırı yoğunlaşması eğitimde sorun olarak görülebilir. Hareketli çocuklara hareket ortamı sağlanarak normal hale getirelebilir.

Arkadaşının eşyasını alabilir: Birinci sınıftaki çocuk "ben ve başkaları" düşüncesini tam olarak ayırabilecek bir zihinsel gelişmişliğe sahip olmaz. Sekiz yaşından sonra bu süreç tamamlanır. Çocuk bu nedenle sevdiği, hoşlandığı bir eşyayı arkadaşının olsa bile alabilir. Bu yetişkinlerin anladığı anlamda hırsızlık değildir. Onu ayıplamadan bu davranışından vazgeçirmek gerekir.

Tırnak yeme alışkanlığı olabilir: Bu alışkanlık bazen taklit yoluyla kazanılır, bazen de baskı veya zorlanma sonucunda oluşur. Bunun için sebeplerini bilmek gerekir; öğretmenle işbirliğinde yarar var.

Saldırgan davranışlar gösterebilir: Bu, ailedeki bir sorundan, çocuğun okulla ilgili algılarından, kısmen yaratılışından ve sevdiği insanları taklit etmesinden ve kolay dikkat çekme ihtiyacından olabilir. Bu durumda öğretmen aileyi suçlamamalı, aile de sorunu görmezden gelmemeli.

Kendine güvensizlik duygusu yaşayabilir: İçe kapanık, kendini ifade etmekte zorlanan, arkadaşları ile eşitliğe dayalı ilişki kuramayan bu çocuklar saldırganlık davranışı gösteren çocuklar gibi rahatsız edici olmadığı için kıyıda köşede kalabilir. Öğretmen bu duruma müdahale etmeli, okul yönetimi ve aile ile işbirliği içine girmeli.

Okula karşı isteksizlik duyabilir: Çocuklar heyecanlı ve istekli olmalarına rağmen bir süre sonra eski heyecanlarını, isteklerini yitirirler. Okuldan, öğretmenden söz etmek istemezler. Okul eşyalarına karşı ilgisiz, huzursuz, iştahsızdırlar. Çeşitli hastalık bahaneleri yaratırlar. Bu nedenin üzerinde durulmalı. Öğretmenle işbirliği yapılmalı.

Çocuğunuz birinci sınıfa hazır mı?

Aşağıdaki soruların yanıtı "evet" ise çocuğunuz birinci sınıfa hazır demektir:

Söyleyenenleri doğru anlayabiliyor mu?

Gördüklerini, duyduklarını, duygu ve düşüncelerini doğru olarak ifade edebiliyor mu?

Dikkatini yeterli bir süre bir konu üzerinde tutabiliyor mu?

Sayfa üzerinde gözünü soldan sağa, yukarıdan aşağıya yorulmadan ve başını çevirmeden gezdirebiliyor mu?

Çevresindeki varlıkların benzerliklerini ve farklılıklarını görebiliyor mu?

Harf ve sembolleri birbirinden ayırt edip, tanıyabiliyor mu?

Ses benzerliklerini anlayabiliyor, sesleri birbirinden ayırt edebiliyor mu?

Eli ile gözü arasında gerekli işbirliğini kurabiliyor mu?

Gördüklerini ve duyduklarını anlayıp, belleğinde saklayabiliyor mu?

Kendi kendine giyinebiliyor mu? (Fermuarını çekip, düğmesini ilikleyip, ayakkabısını bağlayabiliyor olmalı.)

Sırada dik ve belli mesafede oturabiliyor mu?

Tuvalet kontrolünü sağlayabiliyor ve kendi temizliğini yapabiliyor mu? Sırasını bekleyip, sabırlı olabiliyor mu?

Kendi sorumluğunu taşıyabiliyor mu?

Kendini ifade edebiliyor mu?

İletişim beceresini kazanmış mı?

Siz bu yanlışları yapmayın

Birinci sınıf anne babalarının sık yaptığı olumsuz davranışlar (öğretmen gözüyle):

Öğrencinin yerine okul çantasını toplar, çocuğun bu konuda sorumluluk üstlenmesini önler.

Ödev yapmayan, malzeme getirmeyen çocuğun anne babası öğretmeni arayarak bahaneler uydurur. Çocuğu yükümlülükten kurtarmak için çabalar.

Çocuğun ayakkabısını bağlar.

Yemek düzeni oluşturmaz.

Çocukların yapabilecekleri işleri kendileri yapar.

Öğretmeni uyarıp, kendi çocuğuna özel davranılmasını ister.

Çocuğunu çok zeki görür.

Koridorda bekler, kapı camlarından sınıfa bakar.

Çocuklarına karşı objektif olmaz, bu nedenle de beklentileri yüksek olur.

Evde çocuklarına zaman ayırmak istemez.

Çocuğun eğitimini hep başkasından bekler.

Eve çalışma gitmesinden hoşlanmaz.

Çocukların kendilerini yönetip, yönlendirmelerine izin vermez.

Çocuklarını başkaları ile kıyaslar.

Çocukların bilmesi gereken sorumlulukları öğretmen veya arkadaşlarından telefonla öğrenir.

Çocuğun televizyon karşısında gereğinden fazla zaman harcamasına izin verir.

Okulun anne babalardan beklentileri
Çocukları eğitime hazır hale getirmek

Okulun probleminin çözümüne katkıda bulunmak

Memnun olunmayan uygulamalar kadar memnun olunan uygulamaları da dile getirmek

Okula ve öğretmene karşı ön yargılı olmamak

Çocuğun eğitimine evde destek olmak

Okul kurallarına saygılı olmak

Veli toplantılarına katılmak

Okul yönetiminin verdiği görevlere katılmak

Okulun çevredeki itibarını güçlendirmek.

Hürriyet
Yayın Tarihi : 7 Eylül 2008 Pazar 17:02:37
Güncelleme :7 Eylül 2008 Pazar 17:19:38


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?