19
Mayıs
2024
Pazar
EĞİTİM

Alt kattaki kadın annemiz gibi...


Bitmek tükenmek bilmeyen savaşlardan, binlerce sivilin hayatını kurtaracak silahsızlanmaya, gündelik yaşamı etkiler hale gelen küresel ısınmadan milyonlarca insanı ölüme yollayan açlığa kadar insanlığı ilgilendiren meselelere ülkelerin siyasetçileri henüz çözüm bulamasa da en azından gençleri kafa yoruyor. 

Bayrampaşa Belediyesi’nin düzenlediği Genç Birleşmiş Milletler organizasyonuyla bir araya gelen 115 ülkeden 230 genç, Bayrampaşa Şehir Parkı’nda kurulan BM çadırında genelde evlerimize televizyon ve gazete haberleriyle konuk olan bu önemli meseleler üzerine üç gün boyunca tartıştı. Çözüm önerileri ürettiler. Hatta bir de bildiri yayınladılar. Bildiride vurguladıkları konu küresel diyalog ve işbirliği oldu. Onlar uluslararası ilişkilerin şu anki yapısını, nasıl olması gerektiğini konuştular. Biz de bu gençlerin birkaçını yakalayıp daha yerel bir konu üzerine konuştuk. Komşuluk ilişkileriydi konumuz. Ülkelerin değil ailelerin komşuluğu. Memleketlerindeki komşuluk ilişkilerinin nasıl olduğunu anlatmalarını istedik. Hatta bunun için özellikle Türkiye’de eğitim gören gençleri seçtik aralarından kıyaslama imkânı da bulabilmek için. Nijerya’dan iki, Malawi ve Tacikistan’dan bir, Finlandiya’dan üç olmak üzere Fatih Üniversitesi’nde eğitim gören yedi öğrenciydi sohbet ortağımız. Hemen hepsi kendi ülkelerinde komşular arasında yakın ilişkilerin olmadığından bahsetti. Bu nedenle Türkiye’deki komşuluk ilişkilerine hayran kalmışlar. Özellikle komşularının sürekli bir ihtiyaçlarının olup olmadığını sormasından memnunlar. Nijeryalı Kabiru Bahiru Sule, ‘Annemiz gibi’ dediği komşu kadının kendilerini ilk başlarda şaşırtan, sonrasında mutlu eden ilgisini şu sözlerle anlatıyor: “Her sabah bize kahvaltı gönderiyor. Bizi dışarıda oturup bekliyor. Akşam yemeği gönderiyor. Sürekli kapımızı çalıyor. ‘Bir isteğiniz var mı, ihtiyacınız var mı?’ Biraz sonra zil yine çalıyor. Yemek gönderiyor. ‘Aç kalmayın, aç kalmayın.’ Çok güzel bir şey.” Malawili Togo ise ‘abi’ diye hitap ettiği komşusunu anlatıyor: “Beni ne zaman görse ‘Togo nasılsın? Aç mısın? Bir şeye ihtiyacın var mı?’ diye soruyor. ‘İhtiyacım yok.’ diyorum. Eve giriyorum. Beş dakika sonra kapı çalıyor. Sütlaç getiriyor bana. Sonra yine kapıyı çalıyorlar. Onlara gidiyoruz. Çay içiyoruz. Hep yardım etmek istiyorlar.” Togo, Türkiye’deki komşuluk ilişkilerini sempatik Türkçesiyle ‘cana yakin, cana yakin’ şeklinde ifade ediyor. Tacikistanlı Eshmurad Tashanov ise komşularının ne kadar iyi insanlar olduğunu şu örnekle anlatıyor: “Geçen sene paramız bitmişti. Aralarında para toplayıp bize verdiler. ‘Memleketinize gidin. Ailenizi görün.’ dediler. Çok güzel bir şey.” Babası Türk, annesi Finlandiyalı olan Derya Uzunkodalak, Erasmus programıyla Türkiye’ye gelmiş. İki arkadaşını da beraberinde getirmiş. Doğma büyüme Finlandiyalı olan Derya, “Sürekli ‘İhtiyacınız var mı?’ diye soruyorlar. Burada kimse yalnız hissetmiyor kendini.” diyor. o.deligoz@zaman.com.tr



Genç Birleşmiş Milletler

Bayrampaşa Belediyesi, bu yıl ikincisini düzenlediği Gençtival etkinliği kapsamında bir ilke imza atarak 115 ülkeden 230 öğrenciyi Genç BM Genel Kurulu’nda bir araya getirdi. Bayrampaşa Gençlik Merkezi’nin (BAYGEM) organize ettiği etkinlikte gençler, tıpkı BM Genel Kurulu’nda olduğu gibi komisyonlar kurdu. Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi, Ekonomik ve Mali Komite, Özel Siyasi ve Dekolonizasyon Komitesi, İdari ve Bütçe Komitesi ile Yasal Komite farklı ülkeleri temsil eden gençlerden oluşturuldu. Ardından dünya barışının önündeki engeller, küresel ısınma ve çevre gibi konular masaya yatırıldı, oylamalar yapıldı. Sonuçta bir de küresel krizlerin tıpkı Genç BM’de olduğu gibi diyalogla çözülebileceğini anlatan bir bildiri yayınlandı.



Türkiye’deki sıcaklık bizde yok

Thakozani (Togo) Manguuro-Malawi: Malawi’de yakın ilişkiler yok. Örneğin burada yeni bir yere taşındığınızda komşuların hepsi birlikte kek, içecek getirirler. Bizim ülkede hiç kimse eve gelmez. Siz tanışırsınız. Ondan sonra ilişkiler başlar.


Saara Pirhonen, Karoliina Makela, Derya Uzunkodalak-Finlandiya
Finlandiya’da yakın komşuluk ilişkileri yok. İlişkilerinizi kendiniz kurmak zorundasınız. Sorunlarınızı kendiniz çözmek zorundasınız. Çok fazla bir araya gelmiyor komşular. Fakat bu yine de nasıl komşularınız olduğuna bağlı. Beraber kahve içenler, kek yiyenler var ama bunların arasında çok fazla gençler yok.


Kabiru Bahiru Sule-Nijerya: 
Komşuluk Nijerya’da farklı. 
Çünkü insanlar apartmanlarda yaşamıyor. Herkesin kendi müstakil evi var. Buradaki gibi apartman yaşamı yok. İnsanlar evlerinin dışında bir araya geliyor. Örneğin ibadet vakitlerinde camide toplanır aileler. İbadetten sonra toplanırlar komşular sohbet ederler. Sorunları konuşurlar. Müslümanlar bayramlarda bir araya gelirler. Hediyeler verirler birbirlerine, yemekler ikram ederler.


Eshmurad Tashanov-Tacikistan: 
Bizdeki komşuluk ilişkileri Türkiye’dekine benziyor. 
Mesela bir yere taşındığınızda hediyeler götürürler. Misafirliğe giderler. Bizde bir atasözü var: ‘Yandaki komşun ailen gibidir, arkadaki komşun arkanı kollayandır, hemen karşındaki komşu aynı anneden doğduğun kardeşin gibidir.’

Önder Deligöz / Zaman
Yayın Tarihi : 28 Mayıs 2008 Çarşamba 13:38:21


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?