Derdim rektörlük değil!

Dokuz Eylül Üniversitesi rektörlük atamasını mahkemede iptal ettirdiği için Cumhurbaşkanlığı tarafından ’iyi niyetli’ olmamakla suçlanan Prof. Dr. Sedef Gidener, "Durumu rektöre ve YÖK’e bildirdim. Cevap alamayınca mahkemeye başvurdum" dedi.

DOKUZ Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörlüğü’ne Prof. Dr. Mehmet Füzün’ü atayan Cumhurbaşkanlığı işlemine Ankara 15’inci İdare Mahkemesi’nden yürütmeyi durdurma kararı aldıran Prof. Dr. Sedef Gidener, Cumhurbaşkanlığı’nın mahkemeye gönderdiği savunmada kendisine yönelik olarak yer alan, ’İyi niyetli değil’ iddiasını yanıtladı.

Cumhurbaşkanlığı’nın savunmasında, "Davacı, üniversitede ve Yükseköğretim Genel Kurulu’nda yapılan seçimler sırasında Prof. Dr. Mehmet Füzün’ün ’kısmi statüde’ görev yaptığından bahisle herhangi bir itirazda bulunmamış, ilgilinin rektör olarak atanması üzerine bu davayı açarak belirtilen gerekçeyle iptal talebinde bulunmuştur. Sadece bu husus bile davacının iyi niyetli olmadığını ve iddialarını kendisinin de inandırıcı bulmadığını göstermektedir" denilmişti.

İddialar gerçek değil

Geçen haftayı Ankara’da geçiren ve mahkemenin gerekçeli kararını alarak İzmir’e dönen Prof. Dr. Gidener, Köşk’ün savunmasında yer alan bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını söyledi.

Prof. Dr. Gidener, şöyle konuştu: "Mehmet Füzün 15 Ağustos’ta nasıl kısmi statüden maaş aldı diye araştırdım. Durumu netleştirdiğimde, 20 Ağustos’ta hem Mehmet Füzün Beye, hem de YÖK’e noter aracılığıyla yasal değil diye faks çektim. Sonra bir kez daha çektim. Aradan bir hafta geçti, herhangi bir görüş gelmedi. Ben de o zaman mahkemeye başvurdum. Ben tüm uyarıları yaptım, ama yanıt alamayınca, düzeltme olmayınca mahkemeye başvurdum. Kötü niyetli değilim. Derdim rektörlük filan da değil. Ama sonuçta üniversitenin iradesine saygı gösterilmesi gerekiyor. Hak yerini bulsun istiyorum. Bunun mücadelesini yapıyorum."