Dershaneler ÖSS'yi ticarileştirdi mi?

ÖSS başarısının gerçekte kime ait olduğu konusu tartışılmaya devam ediliyor. Birincilik kazanan öğrencilerin dershaneler tarafından bir reklam yıldızı haline getirilmesi de yeni bir tartışma konusu haline geldi.

Üniversite sınavlarında dereceye giren öğrencilerin okullardaki öğretmenleri tüm başarının dershanelere fatura edilmesinden rahatsızlık duyuyor. Dershanelerin gözü ise başarı ile gelecek olan yeni öğrencilerde.

Kıyasıya rekabetin yaşandığı milyar dolarlık dershane sektöründe dereceye girmesi muhtemel öğrenci bir sonraki yıl için para anlamına geliyor.

Ekranlardaki reklamlar da bu pazardaki rekabetin en önemli göstergesi.

ÖSS sınavının ardından merak uyandıran konulardan biri de birincilik elde eden öğrencilerin ÖSS sınav sonuçları açıklanır açıklanmaz dershanelerde düzenlenen basın toplantısına katılmaları.

Özel Dershaneler Birliği Genel Koordinatörü Seyhan Yıldız yüzlerce veli ve öğrenciden bu konuda şikayetler aldıklarını ve YÖK Başkanı'na bu rahatsızlığı ileten bir yazı yazdıklarını söyledi.

Genç yaştaki öğrenciler üzerinden reklam yapılması bu öğrencilerin ruh halini olumsuz yönde etkileyebilir. Psikolog Ömer Öcal'a göre dersanelerin yaptığı şov öğrencileri olumsuz etkiliyor.

Yönetmeliğe rağmen reklam yapıldı
Dershaneler televizyonların ardından, yazılı basın yoluyla reklamlarına devam etti. Kazanan öğrencilerin isimlerini içeren tam sayfa reklamlar gazete sayfalarını doldurdu. Özel dershaneler yönetmeliğine ters düşmesine rağmen, herkes kendi birincisini kamuoyuna duyurdu.

Ancak bu reklamlar içinde bir tanesi diğerlerinden farklıydı. "Biz yarış atı yetiştirmedik" sloganıyla yayınlanan reklamdaki iddialar dikkat çekti. Reklam metninde bazı dershanelerin birinci olma potansiyeli olan öğrencileri önceden belirledikleri ve onlar için özel sınıflar oluşturdukları anlatılıyordu.

'Ayrıcalıklı öğrenci' sistemi
Yarış atı reklamını yayınlayan dersanenin sorumlusu Ömer Öcal 'ayrıcalıklı öğrenciler' sistemini anlattı.

İddiaya göre, önceden belirledikleri öğrencilere yatırım yapan bazı dershaneler, kazanma şansı daha az olan öğrencilere gereken ilgiyi göstermiyor. Öcal, "dershanelerin artık bir borsaya dönüştüğü, biz bu işten vazgeçtik" dedi.

Bir başka dershanenin müdürü Serap Yücesan ise sınavda dereceye giren öğrencilerin dershaneler ve hazırlık dergileri arasında paylaşılamadığına dikkat çekiyor..

'Başarı yıllarca öğrenciyi yetiştiren okulların mı, ÖSS sınavının inceliklerini öğreten dersanelerin mi, yoksa öğrencinin kendisinin mi" sorusu soru hala Türk eğitim sisteminin gündemini meşgul ediyor.

Ancak dershaneleri öne çıkartan gürültülü reklamların hem öğrenciye hem de okullardaki öğretmenlere haksızlık olduğu ortada.