29
Mayıs
2024
Çarşamba
EĞİTİM

Köy evini okul yaptı

Hakkâri’de bir evin odası sınıfa dönüştürüldü. Vekil öğretmen Füsun Önal, üç sıra, bir kara tahta ve Atatürk portresi asılan odada, üçü kız beş öğrenciye eğitim vermeye başladı

Hakkâri’ye 50, Doğanlı köyüne 3 kilometre uzaklıktaki yedi haneli Gelincik mezrasında okul çağı gelen beş öğrenci için altı çocuk babası köy korucusu İsmet Berk’in 4 odalı evinin, bir odası sınıfa dönüştürüldü.
Kış şartlarında 3 kilometre uzaklıktaki Doğanlı’ya gitme imkânı olmayan 2’si İsmet Berk’in çocuğu olan beş öğrenci için 10 metrekarelik odaya 3 sıra, bir kara tahta, Atatürk portresi asılıp, mini bir okul oluşturuldu.
Buraya da vekil öğretmenlik yapan, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ne bağlı Bitlis Meslek Yüksekokulu İnşaat Bölümü mezunu Füsun Önal (28) atandı.
Gelincik mezrasının beş öğrencisi de yaşıtları olan diğer öğrenciler gibi her sabah mavi önlük giyiyor. Okulun öğrencilerinden ikisi sadece oda değiştirirken, üçü 20-30 metre uzaklıktaki evden komşu evine geliyor.
Zaman zaman 6 aylık Mizgin bebeğin ağlama sesleri sınıftan duyulsa da Önal diğer öğretmenler gibi eğitim-öğretimini kesintisiz veriyor. Füsun öğretmen, Türkiye’nin en az öğrencili odadan bozma okulda, 10 yaşındaki Cansel’e 4’üncü, 9 yaşındaki Özlem, 10 yaşındaki Davut ve Masum’a 3’üncü, 7 yaşındaki Gamze’ye de 1. sınıfı okutuyor.
Füsun öğretmen, öğrencilerine de özenle bakıyor. Öğrenciler, öğretmenlerinin ikram ettiği bal ve cevizi yedikten sonra derse başlıyor. Füsun öğretmen öğlen sonrasını da annelere ayırıyor. Aynı odada köyün 10 kadını, Füsun öğretmenden okuma yazma kursu alıyor.
Mezranın beş minik öğrencisi, öğretmenlerinin, Öğretmenler Günü’nü de unutmadı. Öğretmenlerini çiçeklerle karşılayan öğrenciler, öğretmenlerini çok sevdiklerini belirtirken Önal da şunları söyledi:
“Çocuklar beni çok seviyor. Mesleğimi sadece para kazanmak için değil, çok sevdiğimden yapıyorum. Bir de bu öğrencilerin gelecek yaşlarda birer iyi eğitimci olmaları için böyle bir fedakârlık yaptım. Öğretmenlik fedakârlık isteyen bir meslektir. Hakkâri gibi coğrafi koşulları zor olan yerlerde çalışmak fedakârlık isteyen bir iş. Kendi isteğim üzerine gönüllü olarak, özellikle böyle sıkıntılı olan köylerde görev yapmak istiyorum. Bu bir gönül işidir. Rahat yerlerde herkes çalışır, ama zor yerlere kimse gitmek istemez. Böyle bir mezrada çalışmak bana gurur veriyor.”

Milliyet
Yayın Tarihi : 25 Kasım 2008 Salı 19:47:22


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?