Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'dan öğretmen adaylarına sevindirici haber geldi. Özel bir televizyon kanalında atamalarla ilgili açıklamalarda bulunan Bakan Çubukçu, 2010 yılında yaklaşık 40 bin öğretmen alımı gerçekleştireceklerini söyledi.
Milli Eğitim Bakanı olarak 6 aylık çalışma süresinde 25 bin öğretmen ataması yaptığını belirten Çubukçu, sözleşmeli öğretmenlerle de ilgili çalışmaların devam ettiğini ifade etti. Yaklaşık 70 bin sözleşmeli öğretmen olduğunu kaydeden Bakan, söz konusu çalışanların kadroya alınması için Maliye Bakanlığı ile çalışmaların sürdüğünü dile getirdi. Çubukçu, "Maliye Bakanlığı ile görüşmelerin olumlu sonuçlanacağını düşünüyorum." dedi.
ECE NUR ÖZEL'İN DURUMU mevzuat ÇERÇEVESİNDE ÇÖZÜLÜR
Nimet Çubukçu, Diyarbakır'da ilköğretim 6. sınıf öğrencisi Ece Nur Özel'in başörtüsüyle okula devam etmesiyle ilgili de açıklamalarda bulundu. Konu hakkında Diyarbakır Valiliği'nin daha önce başlattığı inceleme sonucuna göre karar verileceğini belirten Çubukçu, "Önemli olan kızımızın yüksek yararı. Kızımızın eğitim hakkı engellenmeden mevzuat çerçevesinde sorunun çözüme kavuşacağına inanıyorum." dedi.
Anayasa ve yasalara göre ilköğretim zorunlu. İlköğretim Kanunu'na göre çocuğunu okula göndermeyene ceza öngörüldüğü için yaş sınırını aşmadığı sürece bir öğrencinin ilköğretimden atılması mümkün değil. Mevcut 'Kılık Kıyafet Yönetmeliği' ise ilk ve ortaöğretimde kız öğrencilerin başlarının 'açık' olacağı hükmünü içeriyor. İlköğretim Kurumları Yönetmeliği'ne göre de öğrencilerin ilişiği 'zorunlu öğrenim çağını geçmesi' halinde kesilebiliyor. 14 olan yaş sınırını geçen öğrenciye eğer 8. sınıftaysa iki yıl daha okuma hakkı veriliyor. İlköğretimde öğrenciye uygulanabilecek en büyük ceza 'okul değiştirmek'. Okuldan atılma gibi bir ceza söz konusu değil. Yönetmeliğe uymamakta ısrar etmek de 'okul değiştirme' cezası öngörüyor.
Bakanlık yetkililerine göre başörtülü olarak çocuğunu okula gönderen velinin 'ikna edilmesi'nden başka bir çözüm yok. Velinin ikna olmaması halinde çocuğun veliden alınmasına kadar çeşitli cezalar öngören daha çok suça sürüklenen çocukların korunmasına yönelik olan 'Çocuk Koruma Kanunu'nun da uygulanabileceği savunuluyor. Ayrıca bir mevzuat değişikliği yapılarak örgün eğitime devam edemeyecek öğrencilerin açık ilköğretime yönlendirilebileceği üzerinde duruluyor.