3
Mayıs
2025
Cumartesi
EĞİTİM

'Tayyip alana, Yusuf Ziya bedava'

Henüz Anayasa değişikliği Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanmamasına karşılık, türbanlı öğrencilerin derse girdiği Çukurova Üniversitesi’nde (ÇÜ), manzara bugün de değişmedi.

Türbanlı öğrenciler kampus içinde rahatlıkla dolaşıp, derse girmeyi sürdürdü. Onların derse girmesini, türban karşıtı öğrenciler de protesto etti.

ÇÜ yönetiminin müdahalesiyle karşılaşmayan türbanlı öğrenciler, bugün yine kampusa geldi. Kampusta diledikleri gibi dolaşan öğrenciler, dersliklere girerken de türbanlarını çıkarmadı.

Güvenlik görevlileri türbanla dersliklere girilmesine göz yumdu. Birçok fakültenin yararlandığı R1 ve R2 dersliklerinde öğretim üyeleri de türbanlı eğitime ses çıkarmadı.

Bu arada, Fen-Edebiyat Fakültesi’nin arkasındaki Seyhan Baraj Gölü manzaralı yerde oturanlar arasında da türbanlı öğrenciler gözden kaçmadı. Buradaki banklardan birinde oturan türbanlı kız öğrenci ile erkek arkadaşı, türban tartışmalarından uzak manzarayı seyredip, sohbet etti.

Türbanlı öğrencilerin derse girişleri, çoğunluğu öğrenci yaklaşık 100 kişilik grup tarafından protesto edildi.

Bazı öğretim üyelerinin de destek verdiği eyleme katılanlar, ‘AKP’yi istemiyoruz’ pankartı açıp, ‘Tayyip alana, Yusuf Ziya bedava’ sloganı attı.

Grup adına açıklamayı okuyan İletişim Meslek Yüksekokulu öğrencisi Eren Şimşek, üniversitelerde türbanın önünü açan Anayasa değişikliği henüz yürürlüğe girmeden ÇÜ’ye türbanlı öğrencilerin alınmasına tepki gösterip, şöyle dedi:

“İlgili yasa çıkmadan, hatta meclis kararının henüz mürekkebi bile kuramadan dün Çukurova ve Kocaeli üniversitelerinde türbanlı öğrenciler yerleşkelere ve derslere girmeye başlamışlardır. Bu aceleciliğin iyi anlaşılması gerekir. Başından beri türbanın bir bireysel özgürlük talebi değil, bir siyasal amacın aracı olduğunu söylüyorduk. Dün yaşananlar dediklerimizi doğrulamıştır. Türbanı siyasal bir amacın aracı olarak kullananların bu kadar aceleci olmaları aslında doğal olmuştur. Artık, AKP iktidarı ve MHP sayesinde bir fiili durum yaratılmıştır. Herkes bizzat AKP iktidarının öncülüğünde tüm gerici örgütlerin ve tarikatların hızlı davranmaya devam edeceklerini bilmelidir. Bütün örgütler toplumsal ve siyasal yaşamı kuşatmak ve dine göre düzeltmek için elinden geleni artlarına koymayacaktır. Türbanı başka adımlar, başka fiili durumlar takip edecektir. Türban düzenlemesi özgürlük değil, esaret getirecektir. Kadının sokağa çıkmak, okula gitmek, kısacası sosyal yaşama katılmak için örtünmek zorunda bırakılması bu yönde baskı görmesi, kadının tutsaklaşmasıdır.'' Konuşmanın ardından bir süre slogan atan grup, daha sonra olaysız dağılırken, Üniversiteler Konseyi Derneği’nin türbana karşı imza kampanyası başlattığı, bu çerçevede 5 bin 323 imza toplandığı açıklandı. Üniversitede de, türbana karşı broşürler dağıtıldı.

‘Mahalle baskısı kampus baskısı haline gelecek’

İZMİR Ekonomi Üniversitesi öğrencileri, türbanla ilgili endişelerini okulda yaptıkları bir basın açıklaması ile dile getirdi. Öğrenciler basın açıklamasında mahalle baskısının kampus baskısı haline geleceğini söyledi.

Türbanla ilgili anayasa değişikliğinin TBMM’de kabul edilmesinin ardından türban karşıtı eylem yapanlara İzmir Ekonomi Üniversitesi öğrencileri de katıldı. Öğle tatilinde üniversite kampusunda toplanan öğrenciler türbanla ilgili çekincelerini dile getirdi. Ellerinde Türk Bayrakları ve Atatürk posterleri bulunan öğrenciler adına basın açıklamasını okuyan Onur Gözümoğulları, ülkenin toplumun temel yaşam ihtiyaçları ve beklentileriyle örtüşmeyen, dünya gerçekleri ile bağdaşmayan bir konu ile meşgul edildiğini, türbanla ilgili konunun sanki Türkiye’nin en öncelikli sorunuymuş gibi gösterildiğini söyledi. Türkiye’nin hassas bir dönemden geçtiğine dikkat çeken Gözümoğulları, “Bir yanda sayıları on milyonlarla ifade edilen ve açlık sınırında yaşam mücadelesi veren işsizler, bir yanda vatan bütünlüğünü hedef alan terörist saldırılar söz konusu iken Türk halkının türban tartışmalarıyla meşgul edilmesinin yapaylığı ve yersizliği ortadadır. Bu çarpık ve acı gerçek sağduyulu kesim tarafından kaygıyla izlenmektedir'' dedi.

Toplumda türbanla ilgili kaygıların yersiz olmadığını, konunun uzlaşma sağlanmış gibi gösterilmesinin, türban gedikleri açma çabaları olduğunu sözlerine ekleyen Gözümoğulları, “Geçmişi 25-30 yıl öncesine dayanan bu yöndeki sinsi ve sistemli çalışmaların, 5-6 yıllık siyasi sürecin rüzgarını da arkasına alarak daha cüretkar bir şekilde yoğunluk kazandığı gözlenmektedir. Bu doğrultudaki düzenlemeler kısa zamanda üniversiteden başlayıp toplumsal boyuta ulaşan, denetimi imkansızlaşan bir hal alacak kamplaşmalara yol açacak potansiyel mahalle baskısı kampus baskısına dönecektir'' diye konuştu.

Öğrenciler olarak son günlerde meydana gelen gelişmeleri kaygıyla izlediklerini kaydeden Gözümoğulları, ülke çapında çıkabilecek çatışmaların sorumlularının türbanla ilgili yasayı çıkartan ve onlara destek verenler olduğunu ilan ettiklerini söyledi. Basın açıklamasının ardından öğrenciler “Türkiye laiktir laik kalacak'' sloganı atıp 10. Yıl Marşı’nı söyledikten sonra dağıldı.

İTÜ'de 'türban kaçağı' 

İkinci yarıyıl eğitimine dün başlayan İstanbul Teknik Üniversitesi'nde türban yasağı devam ederken, türbanlı öğrencilerden biri bugün kameraların önünde yasağı deldi ve okula türbanıyla girdi.

Okula gelen türbanlı öğrenciler kendilerine ayrılan bölümde türbanlarını çıkarıp yerine siyah bere ya da kapüşon takarak içeri girdi.

Ancak bugün okula yalnız olarak okula gelen türbanlı bir kız öğrenci, kapıdaki görevliye aldırış etmeden türbanıyla fakültelerin bulunduğu bölüme ilerledi.

Kocaeli'de dün serbestti, bugün yasak
Türban serbestisine ilişkin kanuna Köşk onayı beklenmeden, dün, türbanlı öğrencilerin girişine izin verilen Kocaeli Üniversitesi kampusuna bugün başı örtülü öğrenciler giremedi.

Dünkü gelişmeler üzerine bugün sayıları daha fazla olduğu gözlenen türbanlı öğrencilerin girişine özel güvenlik görevlileri izin vermedi. Öğrenciler türbanlarını çıkarıp içeri girdi.

milliyet
Yayın Tarihi : 12 Şubat 2008 Salı 16:05:07


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?