19
Mayıs
2024
Pazar
EĞİTİM

Üstün zekalılar 'Modern Enderun'larda

'Modern Enderun'lar üstün zekâlı çocukları bir araya getirdi

İlki 1993 yılında Ankara'da açılan merkezlerin sayısı 47 ilde 52'yi buldu. Bu merkezlerde şu an 8 bine yakın üstün zekâlı ve yetenekli öğrenci, 600'ün üzerinde öğretmenin desteğiyle okul saatlerinin dışında ücretsiz eğitim alıyor.
Osmanlı'nın üstün zekâlı çocukların eğitiminde dünya literatürüne giren "Enderun Mektebi" modelinin üzerinden bir yüzyıl geçti.

Bugün ise Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) açtığı "Bilim ve Sanat Merkezleri"yle (BİLSEM) bu alanda çalışmalarını sürdürüyor. İlki 1993 yılında Ankara'da açılan merkezlerin sayısı 47 ilde 52'yi buldu. Bu merkezlerde şu an 8 bine yakın üstün zekâlı ve yetenekli öğrenci, 600'ün üzerinde öğretmenin desteğiyle okul saatlerinin dışında ücretsiz eğitim alıyor ve projeler yapıyor. Öyle ki bu çocuklar ve gençler, uluslararası olimpiyatlarda yüksek dereceler alırken patent alan ve firmaları cezbeden projelere imza atabiliyor. Zekâ ve yetenek düzeyi yüksek çocuklar, okuldaki öğretmenlerinin yönlendirmesiyle geldikleri merkezlerde geçtikleri testlerle seçiliyor. Bu öğrencilere adeta bir "eğitim kampı"ndan geçirilen donanımlı öğretmenler eğitim veriyor. MEB Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Yurdagül Aydoğan, merkezleri 3 yıl içinde tüm illere yayacaklarını kaydederken Özel Yeteneklilerin Eğitimi Şubesi Müdürü Necati Bilgiç ise "2008 rakamlarına göre 600-700 bine yakın üstün zekâlı çocuk var. Bilişsel düzeydekileri yeteneklilerle birleştirdiğimizde bu rakam 1.2 milyonu buluyor. Bu, ülke için ciddi bir potansiyel" dedi.

Beş aşamalı eğitim
Referans'ın sorularını yanıtlayan Bilgiç, şu an merkezlerde 7-8 yaş öğrencilerin kabulüne kadar indiklerini ancak okul öncesi çağın dünyada da halen tartışıldığını söyledi. Okullarından öğretmenlerin gözlemleri sonucunda yönlendirilen öğrencileri merkezlerde önce grup testi, ardından da bireysel bir testten geçirdiklerini belirten Bilgiç, "Üstün zekânın tanımında, normal yaşından en az 2 yaş daha üst düzey düşünen çocuklardan bahsediyoruz. İlköğretimde de bu, çok belirgin oluyor. Orada öğretmenlerimizin de yönlendirmesinde hata payı çok düşük oluyor zaten" dedi. Bilgiç, MEB'e bağlı merkezlerin tamamen ücretsiz olarak, liseye kadar okul saatleri dışında öğrencilere hizmet verdiğini söylerken ailelerin ilgisinin çok yüksek olduğunu ve uzak yerlerden bile çocuklarını merkezlere getirdiklerini ifade etti. Bilgiç, öğrencilere "uyum süreci, destek öğrenimi, bireysel ve özel yetenekleri fark ettirici aşamalar ile proje aşaması"ndan oluşan 5 aşamada eğitim sunduklarını da kaydetti.

Eski ve yeniler buluşacak
Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Yurdagül Aydoğan ise yaygın eğitim müfredatını merkez öğrencilerine zenginleştirerek verdiklerini kaydederken "Örneğin 6'ncı sınıf öğrencisine üniversite düzeyinde coğrafya öğretilirken fizikte öğrenci üniversite hocalarıyla nanofizik alanında çalışmalar yapıyor" dedi. Aydoğan, kısa vadede okul öncesi öğrencileri de hedeflediklerini söylerken merkezde görev yapan öğretmenlerin seçimi için çok çeşitli kriterler koyduklarını belirtti. MEB'nin ilk kez bu merkezlere öğretmen alımında ALES notu önkoşulunu getirdiğini söyleyen Aydoğan, 15 yıldır verdikleri eğitimlerden yararlanmış gençlerin şu an nerede olduklarını bulup bu gençlerle şimdiki öğrencilerini bir araya getirecek bir ağ kurmaya uğraştıklarını kaydetti. Aydoğan, "Bizim çocuklarımız hassas ve kendi içinde yalnız yaşayan çocuklar. Ancak kendilerini anlayanlardan bir şeyler öğrenebiliyorlar. Bunun için akran ve model eğitimi kullanmayı istiyoruz. Dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar, onları bir araya getirmek istiyoruz" dedi.


Alarm veren bebek bezi sponsor desteği bekliyor
Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Yurdagül Aydoğan merkezlerden çıkan son projelerden de şöyle bahsetti: "Geçtiğimiz günlerde First Lego ile robot turnuvası düzenlendi. Öğrenciler robota hareket kodları yükleyerek hareket ettirdiler, çevre projeleri geliştirdiler. 75'i kolej olan 80 okul arasından Ordu Bilim ve Sanat Merkezi, Türkiye birincisi oldu. Merkez öğrencileri, küresel ısınmayla ilgili projelerinde havadaki nemden su elde eden bir alet yaptılar. Nisan sonunda Türkiye'yi temsilen ABD'de yarışacaklar ancak bunun için sponsor arayışındayız. Oradaki öğrencilerimizden 11 yaşındaki Çağrı, takım ruhu sorusu üzerine 'Mevlana'nın öğretisinden bahsetti. Bir başka proje de geçen yıl Karadeniz'deki heyelana karşı geliştirilen erken uyarı sistemi oldu. Öğrencimizin bu projesi hemen bir inşaat firması tarafından beğenilince gidip patentini aldık. Böyle patent alan projelerimiz var. Örneğin bir bebek bezi patentimiz de var. Bebek altını ıslattığında bez alarm veriyor. Sanat konusunda da örneğin Trabzon merkezimizdeki Dilara adlı öğrencimiz, resim konusundaki tüm yarışmalardan dünya birinciliğiyle çıkıyor".

Osmanlı'nın 'Enderun Mektebi' Dünya literatürüne girdi
Üstün zekâlıların eğitimi konusundaki çalışmalar son yıllarda artarken dünya literatürüne üstün zekâlıların yetiştirilmesi kavramını getiren ve çalışmalarda örnek alınan model ise Osmanlı döneminin "Enderun Sistemi". O zamanlar Hıristiyan ailelerden devşirilen çocukların zeki ve gösterişlilerinin saraya alınarak özel bir şekilde yetiştirilmesini içeren bu modelde; çocuklara Kur'an-ı Kerim, tefsir, hadis, kelâm gibi dini dersler, edebiyat, inşa (şiir), dil bilgisi, Arapça, Farsça gibi dil ve edebiyat dersleri ve matematik, coğrafya, mantık gibi müspet ilim dersleri okutuluyordu. Bir yandan da Osmanlı saray geleneği ve görgüsüyle, protokol kaideleri ve bürokratik işlerle çeşitli sanat ve spor kollarında becerilerin kazandırılması faaliyetlerine de yer veriliyordu.


 

Referans
Yayın Tarihi : 18 Mart 2009 Çarşamba 04:22:40
Güncelleme :18 Mart 2009 Çarşamba 04:33:03


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?