ISRAFIN BÖYLESİ

Orta Anadolu Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, yabancı hayranlığı nedeniyle yapılan ithalatın hem sektöre hem Türkiye’ye zarar verdiğini söyledi. Dalgakıran, “2008’de 24 milyar dolarlık ithalat yapıldı. Analiz yaptık, 24 milyar dolarlık makinelerin yüzde 75’i Türkiye’de üretildiği halde ithal ediliyor. Bu 24 milyar doların 5’ini çevirebilsek cari açıktan da 5 milyar dolar eksilir” dedi.

Türkiye’nin makine sektörünün dünya ile boy ölçüşebilecek durumda olduğunu belirten Orta Anadolu Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran, yabancı hayranlığı ve finansman nedeniyle yapılan ithalatın hem sektöre hem Türkiye’ye zarar verdiğini söyledi. Dalgakıran, “2008 yılında 10.7 milyar dolarlık makine ihracatı yaptık.

İthalat ise 24 milyar dolar oldu. Analiz yaptık, makine bazında verileri, ithal edilenleri çıkardık. Sonuçlara göre 24 milyar dolarlık makinelerin yüzde 75’i Türkiye’de üretildiği halde ithal ediliyor. Örneğin biz eskavatör üretip dünyaya gönderiyoruz ama 4 milyar dolarlık da ithal ediyoruz. Bu 24 milyarın 5’ini çevirsek cari açıktan da 5 milyar dolar eksilir” diye konuştu.

Makineler elde kalıyor

Dalgakıran, Türkiye’de ithal edilen makinelerden tarım, inşaat ve tekstil makineleri, kompresörler, pompalar, iklimlendirme makineleri, kazanlar ve asansörlerin hepsinin yerli malı olarak kullanılabileceğini vurguladı. Teknolojideki hızlı gelişim yüzünden makinelerin ömrünün kısaldığını ve aşırı ithalat yüzünden Türkiye’nin makine çöplüğüne döndüğünü kaydeden Dalgakıran, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Artık materyal ömrü değil teknoloji ömrü önemli. Bir makineyi yıllarca kullanamıyorsunuz. Teknoloji hızla değişiyor ve ithal edilen makineler elde kalıyor. Türkiye’de üretim ve katma değerli üretim yapan sektörler desteklenmeli. İthalat analizleri yapılmalı, yerli malı bilinci halkın kafasına sokulmalı. Kriz dönemlerinde bu daha kolay olur ve krizi de fırsata dönüştürür.”

Dalgakıran, kriz yüzünden bu yıl makine ihracatının 9 milyar, ithalatının ise 20 milyar dolara gerilemesini beklediklerini sözlerine ekledi.

3 milyon TL’lik tanıtım kampanyası başlıyor

ADNAN Dalgakıran, birlik olarak yeni bir tanıtım kampanyasına başlayacaklarını açıkladı. Dalgakıran, “9 bin üyemizin katkılarıyla toplanan 3 milyon YTL’lik bu kampanya ile ilkokullara, meslek liselerine kadar ineceğiz. Teknolojiyi, sanayinin önemini ve yerli malı kullanmanın önemini anlatacağız. 5 yıl boyunca bu kampanyayı yapacağız” dedi.

Birlik bünyesinde bir fon oluşturduklarına da değinen Dalgakıran, geliştirdikleri Turqum kalite belgesine uygun uluslararası üretim yapan ve belgeyi almaya hak kazanan firmalara yüzde 30 fuar desteği verdiklerini anlattı. Dalgakıran, Maysim adını verdikleri projesini de yakında hayata geçirmeye başladıklarını belirterek, şöyle konuştu:

“Bütün işlemlere bir numara verdik. Diyelim bir parça çizdiniz. Bunu hayata geçirmek istiyorsunuz. Parçayla ilgili tüm numaraları internete girince Türkiye’de kaç firmanın üretim yaptığını, elinde ne kadar mal olduğu gibi bilgilere ulaşacaksınız. Türkiye için start verdik, dünyaya da yayacağız.”

TÜRKİYE VASATLAR ÜLKESİ DELİLERİN ÖNÜNÜ AÇIN!

Adnan Dalgakıran, tarzı ve sivri çıkışlarıyla tanınıyor. Türkiye’nin sanayi envanteri yokken 2007’de 6 bin firmayla tek tek görüşüp makine sanayinin envanterini çıkardı. İstanbul Sanayi Odası’na rahat kıyafetleriyle gelince olay yaratan Dalgakıran, “Türkiye vasatlar ülkesi. Delilerin önü açılmalı” diyerek farklı fikirleri olan girişimcilerin desteklenmesi gerektiğini söylüyor.

Yabancı hayranlığını ‘Hertz’ ile aştı

BABASINDAN devraldığı 100 metrekarelik dükkanı şimdi 7 ülkede şirketi olan, 50 ülkeye ihracat yapan bir şirkete çeviren Adnan Dalgakıran, Dalgakıran Kompresör’ün patronu... Türkiye’deki yabancı marka hayranlığını başından geçen bir olayla anlatıyor:

“Bir işadamımıza Dalgakıran kompresör almasını önerdik. ’Ben asla yerli kompresör kullanmam. Alman malı düşünüyorum. Almanya’dan Hertz marka kompresör alacağım’ dedi. Bizim kompresörleri Avrupa’da birçok ülkeye ihraç ediyoruz. Avrupa ülkeleri de bizim kompresörü kullanıyor.

Siz de deneyin dedik, ’Hertz’den vazgeçmem’ cevabını verdi. Ama bilmediği birşey vardı. Hertz kompresörlerini Almanya’da benim kurduğum şirket üretiyordu. Müşterilerin ’İlle de Avrupa malı’ diye tutturacağını öngördüğüm için Almanya’da şirket kurup, Hertz markasıyla üretime geçtim ve haklı çıktım... ”