ZAFER ÇAĞLAYAN BU GERÇEĞİ BİLİYOR MU?

Hazine bonolarının yüzde 91'i bir İngiliz, bir Alman bankasının ve onların müşterilerinin elinde. Peki Sayın Zafer Çağlayan, Merkez Bankası Başkanı'nı eleştiriyor ama bu gerçeği biliyor mu?

Dün gazetelere yansıdı siz de okudunuz; Zafer Çağlayan Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'a sert çıktı, ayıp etti.

Hatta bir gazeteden alıntı yaparak aktarayım: "Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Merkez Bankası'nın son faiz indirimini, 'Şaban' tiplemesiyle bilinen merhum sanatçı Kemal Sunal'ın bir filminden örnek vererek değerlendirdi. Çağlayan, 'Kemal Sunal filminde düştü kafayı yere vurdu, gülüyordu. Hala farkında değildi. Elini kafasına attı kanı gördü ağlamaya başladı. Merkez Bankası da faiz indirimini proaktif yapmadı. Geçen sene faizleri indirecek en iyi ortama sahipken ıskaladık. Bunu şartlar getirdi geç kalındı' dedi. Para Politikası Kurulu'nun geleceği okuyarak karar vermesi gerektiğini anlatan Çağlayan, 'Kurul geleceği okuyacak, görecek, projeksiyonunu yapacak ona göre tedbirini alacak. Sadece mesele dün, bugün değil, yarın için ne yapılacağına da bakmak lazım' ifadesini kullandı."

Değişik bir çıkış

Sizler de okudunuz Bakan Çağlayan, Merkez Bankası Başkanı'na değişik ifadeler çıkış yaptı.

Peki bu noktada Sayın Bakan Çağlayan'a soralım; faizi düşüremeyen Merkez Bankası Başkanı'nın karşısında duran aşağıda gerçeği biliyor musunuz?
Nedir detaylar?

Değerli dostlar, Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek açıklama yapmış ve "Türkiye faizle soyuluyor" iddialarımıza karşı çıkarak, Türk Hazine bonolarının yüzde 80'inin yerli yatırımcıların elinde olduğunu söylemişti. Ve bende bazı tespitler yapmıştım.

Bono takası isme değil

Hatırlayalım:

"Bu noktada bazı detayları tespit edelim ve kendisine soralım; Türk Hazine bonoları takası isme değil. Türkiye'de bütün saklamalar isme yapılır, sistemler elektronik olarak gerçekten mükemmel çalışır ama Hazine bonosu konusunda kimse oralı olmaz. Daha da ilginç olanı; hiçbir hükümet de bu düzenlemeyi yapmaya yanaşmaz. Sermaye Piyasası Kurulu'nun (SPK) Doğan Cansızlar döneminde defalarca hükümetlerden istemesine rağmen bir türlü isme saklama ile ilgili düzenleme yapılmadı. Uzun lafın kısası bugün hisse alanlar bellidir, her detay son noktasına kadar bilinebilir ama Hazine bonosu gizlidir ve isme saklama yapılmaz. Bu noktada Mehmet Şimşek'e soralım; Hazine bonolarının yüzde 80'inin yerlinin elinde olduğunu nereden biliyorsunuz."

Evet iddialarım ve sorularım böyleydi.

Yüzde 91'i yabancılarda

Peki, Şimşek'in bana göre çarpıttığı ve Merkez Bankası Başkanı'nın da karşısında duramadığı gerçek ne ve bu konuda elde veri var mı?

Ben de hemen kendi elimdeki bilgiyi aktarayım; Şimşek nasıl biliyorsa, ben de biliyorum ve iddia ediyorum: Türk Hazine bonolarının yüzde 91'i bir Alman ve bir İngiliz bankasında.

Yani bu halkın ödediği faizin yüzde 91'i bu yabancı bankaların kendilerine ve müşterilerine gidiyor. 72 milyon insanımız çalışıyor, çabalıyor ve dolar bazında yüzde 42'lere varan bir faizi, 5.000 civarında gerçek-tüzel kişiye aktarıyor ve bunların yüzde 90'ından fazlası yabancı.

Değerli dostlar, bu noktada Zafer Çağlayan'a soruyorum; yukarıda yazdığım gerçeği biliyor mu ve bilerek mi başkalarının aldığı faizi indiremeyen Merkez Bankası Başkanı'nı eleştiriyor.

Sonuç 1: Türkiye'nin, tıp tabiriyle; damar yolu açık ve açık bu yoldan iliğimiz-kemiğimiz faiz yoluyla emiliyor.

Sonuç 2: Buna "dur" demek istediğimiz zamanda, devletin Hazine Bakanı çıkıp "Doğru değil, bu yerlilerin elinde" diyor.

Sonuç 3: İddia ediyorum; Hazine bonolarının yüzde 91'i bir İngiliz, bir Alman bankasının ve onların müşterilerinin elinde.

Son söz: Sayın Çağlayan, Merkez Bankası Başkanı'nı birlikte eleştirelim ama yukarıdaki gerçeğe de el atalım.