Hükümet, krize tedbir olsun diye Avrupa'daki Türk vatandaşlarının mevduatlarını çekmek istiyor. Maliye, mevzuat hazırlığında. AKP'den, 'Gidip banka alalım, oraya yatırsınlar, oradan Türkiye'ye aktaralım' diyen de var
Hükümetin, krizin Türkiye'ye etkilerine karşı tedbir olarak Avrupa'daki Türk vatandaşlarına ait mevduatların çekilmesi için çalışma başlatması, cari açık riskinin hükümet tarafından da risk oluşturabileceğinin göstergesi olarak yorumlanırken, bu birikimlerin nasıl çekilebileceğine ilişkin tartışmalar da başladı. Maliye bu konuda yasal düzenleme çalışması yapıyor. Çalışmanın ayrıntıları belli değil. Bununla birlikte vergisel avantajlar sağlamadan bu paraları çekmek olanaksız görülüyor. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, "Yakında hazırlanan tasarıyı Bakanlar Kurulu'na sunacağız" dedi.
Yurtdışında Türklere ait paralar iki ayrı bölümde değerlendiriliyor. Birincisi Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde çalışan Türk vatandaşlarına ait mevduatlar. Miktarı hakkında sağlıklı veri yok. Almanya'da 40 milyar euro, diğer ülkelerle birlikte 50 milyar euro olduğu tahmin ediliyor.
22 bin Türkün parası
Bunun dışında bir de Türk vatandaşlarına ait yurtdışı bankalarda, özellikle İsviçre bankalarındaki hesaplarda bulunan paralar var. Bunun miktarı da bilinmiyor. İsviçre, Belçika, Lüksemburg'daki bankalarda 22 bin Türk'e ait Türkiye'den transfer edilmiş 100-150 milyar dolar civarında para olduğu tahmin ediliyor.
Bu kapsamdaki paraların, Türkiye'de dünyanın en yüksek reel faizi verildiği halde yurtdışı bankalarda tutulmasının gerekçesi, (suç paraları dışında olan kısım için) daha çok 'güvenli bir liman.' Avrupa bankalarını sıkıntıya sokan global krizde paralarının tehlikeye girebileceği endişesini taşıyanların bir kısmının kendiliğinden getirebileceği tahmini yapılıyor.
Ancak birçok Avrupa ülkesinde global kriz dolayısıyla 'sınırsız güvence' getirilmesi bunu engelleyebilir. Hükümetin asıl umudu da zaten bu paralardan çok mevduatlarda.
Burada da bazı olumsuzluklar var. Avrupa'daki Türklerin önemli kısmı dönmeyi düşünmüyor. Hayat planları Avrupa'da. Birçok ülkede sınırsız güvence getirilmesi de endişelerini giderecek bir gelişme. Tek seçenek, ciddi bir cazibe sunulması. Maliye vergi incelemesi yapılmamasının yanı sıra Türkiye'ye gelen paradan yüzde 1-2 gibi sembolik bir vergi alınması ya da hiç vergi alınmaması seçeneklerini değerlendiriyor.
İtalya yaptı
Türkiye'nin bugün yapmak istediği uygulamayı İtalya, 2005 yılında yaptı. Parasını getirenlere nereden buldun diye sormadı. Sadece yüzde 2 vergi aldı. İtalya bu uygulamada önemli bir başarı sağladı. İsviçre bankaları zorda kaldı.
Mevcut uygulamada Avrupa'dan Türkiye'ye getirilen para için nereden buldun soruşturması yapılmıyor. Off-Shore bankalarından getirilen para içinse geriye dönük 5 yıllık inceleme yapılıyor. Vergilendirilmemiş kazancın vergisi talep ediliyor.
Nereden buldun yok
Türkiye'de nereden buldun yasası yok ama bu tam güvence oluşturmuyor. Bankalar gelen paralarla ilgili MASAK'a bildirimde bulunmaları halinde soruşturma başlayabilir. Avrupa ülkeleri de likidite sıkıntısında oldukları için bu paraların çıkışını engelleyen düzenlemeler getirebilirler. Bu aşamada Türkiye'nin devreye girmesi gerekebilir.
Uzmanlar, Türkiye'de TC uyruklulardan yüzde 10 stopaj alınırken yabancılardan alınmıyor. Gelecek paralara da "Getir, bankaya yatır, stopaj almayacağım ya da çok az alacağım' denilmesi gerekiyor.
Ne kadar para geldi?
Daha önce hemen hemen hepsi biriktirdiği parayı Türk bankalarına gönderiyordu. Şimdi ise pek çoğu kendi işini kurma yoluna gidiyor. Önemli bir kısmı gayrimenkul aldı, 70 bine yakın iş yeri açıldı.
Türkiye ile ilgili olumsuz deneyime sahipler. Kurdukları işçi şirketleri battı. Yeşil sermaye, 100 civarında şirket kurarak paralarını topladı, batırdı. En son bağış paraları bile Deniz Feneri e.V'de battı.
Önceki yıllarda Avrupa'daki Türkler, paralarını Merkez Bankası'nda kredi mektuplu döviz tevdiat hesabına yatırırdı. Bu da Türkiye için sağlıklı bir döviz kaynağı olurdu. Her yıl milyarlarca dolar gelirdi. Ancak, özellikle 2001 yılından sonra gelen para çok azaldı ve 1 milyar doların altına indi. Merkez Bankası'nın faizleri indirmesi de bu hesaba para yatırmanın cazibesini azalttı. 2006 sonunda kredili döviz hesabı 12 milyon euro'ydu. Şimdi 9.9 milyar euro düzeyinde.
Son yıllarda yakalanan istikrar sayesinde Merkez Bankası'nın kasası dolunca, banka gurbetçilerin birikimlerine ihtiyaç duymadı. Kriz dönemlerinde kurtarıcı olan bu dövize ihtiyaç kalmadığı için faizleri son beş yılda yaklaşık üç kat azaltıldı. Yüzde 7.5'ten yüzde 2.75'e kadar geriledi.
TÜRKIYE GURBETCININ PARASI TÜRKIYE GELIRSE -G 7-ÜLKESI OLIUR
EGER HÜKÜMETIMIZ GURBETCIYE YARDIMCI OLURSA NEDEN YATIRMAYALIM PARAMIZI TÜRKIYEYE NE YAPACAK HÜKÜMETIMIZ YESIL SERMAYEYE ELE ALLACAK VE YESIL SERMAYELI HOLDINGLERE ISCI SIRKETLERINE BIR HAVUZ DA TOPLAYACAK AVURPA NE KADAR FAIZ VERIYORSA TÜRKIYEDE VERECEK BAKINIZ ALMANYA DEVLETI SIRKETLERI KURTARIYOR BUNDAN ;ÖNCE BÜYÜK BIR ISAAT SIRKETINE KURTARDI VE OTOMOBIL FABRIKALARINI KURTARIYOR HÜKÜMETIMIZ YESIL SERMAYELI HOLDINGLERE INCELEYECEK MESSELA KOMBASSANIN KONUTLARI VAR TOKI BU KONUTLARI ALLACAK BANKAYA VERECEK KOMBASSANZEDELER VE 21, YÜZ YIL BÜYÜK ANADOLU HOLDINGZEDELER PARALARINA ZIRAAT BANKASINA YATIRIRLAR AMA HÜKÜMET BU HOLDINGLERI KURTARIR VE BORSAYA SÜRERSE MESSELA HISSE SENETLERI KARSILIGI SEANEN KECISI VERSIN CIFTLIGI KURDURSUN