18
Mayıs
2024
Cumartesi
EKONOMİ

'400 milyar dolarlık petrol iddiaları araştırılsın'

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Kıbrıs'ta 400 milyar dolarlık petrol olduğu iddialarının ciddiye alınarak araştırılmasını istedi.


Yazılı bir açıklama yapan Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Kıbrıs ile Mısır arasında, Ada'dan 50 deniz mili uzaklıkta ve denizin yaklaşık 2 kilometre altında zengin petrol yatakları tespit edildiği yönündeki iddiaların ciddi olarak raştırılması gerektiğini belirtti.

Girne-İskenderun arasında zengin petrol yatakları olduğuna inandığını ifade eden Aygün, Kıbrıs Adası'nı çevreleyen sularda toplam 400 milyar dolar değerinde, 6-8 milyar varil petrol bulunduğu iddialarının, Kıbrıs'la ilgili gelişmelerle örtüştüğünü ileri sürdü.

"ABD PETROL OLMAYAN YERİ SEVMEZ"

ABD, Avrupa Birliği ve özellikle İngiltere'nin Kıbrıs sorununa ilgisinin altında “petrol”ün yattığı görüşünü savunan Aygün, “ABD ve İngiltere'nin Kıbrıs sorununa müdahil olmasının ve Güney Kıbrıs'ın apar topar üyeliğe kabul edilmesinin altında, petrolün yattığı kuşkusunu taşıyorum” dedi. Güney Kıbrıs'ta Ağrotur ve Episkopi adında iki askeri üsse sahip olan İngiltere'nin, bu üslerin bulunduğu bölgedeki denizde petrol arama çalışmaları yaptığını, ABD'nin de “Kıbrıs Özel Temsilcisi” tayin edecek kadar Kıbrıs ile ilgilendiğini belirten Aygün, “ABD petrol olmayan yeri sevmez. Ancak Kıbrıs açıklarında petrol olduğunu gizlemeye çalışıyorlar” şeklinde görüş bildirdi. Annan Planı'nda Kuzey Kıbrıs'ta yer alan Karpaz'ın otonom bölge olarak Rum tarafına bırakılmak istenmesinin nedeninin de Girne-İskenderun arasındaki petrol rezervleri olduğunu iddia eden Aygün, şöyle dedi: “Geleceğin enerji merkezi Kıbrıs olacak. Bu da AB, ABD ve İngiltere'nin iştahını kabartıyor. Annan Planı, aslında bir petrol paylaşım planıdır. AB ve ABD petrol kaynaklarını kendi kontrollerine alma hevesiyle Annan Planı'nı dayattılar.”

MISIR'LA PETROL ANLAŞMASI

Mısır'la Güney Kıbrıs Rum Kesimi arasında 2003 yılında, Akdeniz'de petrol aramak için deniz yataklarının paylaşımı konusunda bir anlaşma imzalandığını hatırlatan Aygün, Türkiye'nin anlaşmayı protesto için Mısır'a nota verdiğini ancak buna rağmen Mısır'ın petrol aramalarına başladığını, Suriye, Ürdün, Lübnan ve İsrail'in de proje ile yakından ilgilendiğini kaydetti. Kıbrıs çevresindeki zengin petrol yatakları konusunda Rum kesiminin detaylı açıklamalardan kaçındığını, hatta Rum basınına ambargo uyguladığını, ancak Mısırlı yetkililerin bunu sıkça ifade ettiğini anlatan Aygün, şöyle dedi: “2001 yılı Haziran ayında yapılan Mısır-Rum görüşmelerinin ardından Mısır'ın Rum Kesimi Büyükelçisi Ömer Metwally, (Hükümetimizin İsrail-Suriye-Mısır-Kıbrıs arasında bulunan geniş petrol havzalarına ait ciddi tespitleri var) demiştir. Güney Kıbrıs Rum Kesimi, Suriye, Mısır, Ürdün ve Lübnanlı yetkililerin 2002 yılı Nisan ayında Ürdün'ün başkenti Amman'da yaptığı konferansta da konu ele alınmış, Mısırlı yetkililer, dünyanın en geniş petrol yataklarının Kıbrıs çevresinde olduğunu söylemişlerdir.” Rum Kesimi ile söz konusu ülkeler arasında son 5 yıldır yoğun bir görüşme trafiği yaşandığını, bu görüşmelerin içeriğinin yabancı haber ajansları ve internet siteleri tarafından duyurulduğunu ifade eden Aygün, “Ancak Türk kamuoyu ne bu görüşmelerden haberdar, ne de Kıbrıs'taki petrolden...” dedi.

“KKTC PETROL YÜZÜNDEN DIŞLANIYOR”

KKTC'nin petrol üzerinde Rum tarafıyla eşit haklara sahip olduğunu ancak görüşmelerden dışlandığını iddia eden Aygün, “KKTC'yi bu haktan mahrum bırakmak için devlet olarak tanımıyorlar. İki devletli çözüm önerilerini reddediyorlar. Kıbrıs üzerinde oynanan oyunun özü budur” dedi.

Aygün, bu kadar stratejik öneme sahip bir bölgenin dünyada az bulunduğunu belirterek, Türkiye'nin Kıbrıs konusunda politika üretirken çok dikkatli olması gerektiğini vurguladı.


AA
Yayın Tarihi : 6 Ağustos 2005 Cumartesi 16:32:57
Güncelleme :6 Ağustos 2005 Cumartesi 17:16:06


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?