31
Mayıs
2024
Cuma
EKONOMİ

Avrupa'da kriz krizi

ABD’den Avrupa’ya sıçrayan ve kıtadaki bankaları birer birer etkisi altına almaya başlayan kriz, Avrupa Birliği’ni de adeta sınavdan geçiriyor. “Sınırsız Avrupa” hedefiyle kurulan birlik, küresel krize çözüm bulma konusunda ortak hareket edemiyor. Çözüm konusundan deyim yerindeyse her kafadan bir ses çıkarken birlik üyesi ülkeler kendi önlemlerini almaya başladılar bile...

Cumartesi günü yapılan liderler zirvesinden ise sadece ‘söz’ çıktı. Paris’te cumartesi günü buluşan Almanya, Fransa, İngiltere ve İtalya liderleri finansal sistemin istikrarını sağlamak için gerekli bütün tedbirleri alma ve gereken eşgüdümü gerçekleştirme sözü verdiler.

Liderler, Avrupa Komisyonu’ndan banka mevduatlarının korunması için bir tasarı oluşturulmasını istediler ve şu andaki olağanüstü koşullar karşısında, şirketlere yapılabilecek yardımlarla kamu açıkları konusundaki AB kurallarının esnek uygulanması gerektiğini belirttiler. Toplantı öncesinde tartışılan ancak Almanya ile İngiltere’nin karşı çıktığı Avrupa çapında bir banka kurtarma fonunun oluşturulması fikri ise önerilmedi. Liderler, İrlanda hükümetinin aldığı kişisel ve toptan mevduatlarının tümüne devlet garantisi verilmesi benzeri başka sistemik kararlar da almadılar.

‘Zafiyeti durdurmaz’


Analistler, Avrupa Birliği liderlerinin global finansal krizle mücadele konusunda Paris’te yaptıkları toplantıdan çıkan vaatlerin, bankaların dakika dakika boğuştukları zafiyetleri durdurmaya yetmeyeceğini düşünüyor. Analistler toplantı sonrasında yayımlanan deklarasyonun güven sağlamaya yönelik bir iradeyi yansıttığını, ancak bu güveni sağlamaya yönelik hızlı, etkin ve sistemik herhangi bir somut önlem içermediği görüşünde.

Brüksel’deki Avrupa Politika Araştırmaları Merkezi Direktörü Daniel Gros durumu, “Tren üstünüze gelirken rayların üzerinde durmaya benziyor” şeklinde nitelendirdi.
Gros ve diğer ekonomistler Avrupa’nın dört büyük ekonomisinin 1930’lardan beri meydana gelen en büyük finansal kriz karşısında yükümlülüklerini yerine getirme fırsatını, öncelikle sistem çapında bir çözüm getirmeyerek kaçırdığını belirtiyorlar.
Zirveyi değerlendiren İtalyan bankası UniCredit baş ekonomisti Marco Annunziata, “Büyük siyasi amaçlar ve somut eylemler arasında yine büyük bir uçurum oluştu” dedi.

IMF: Ortak savunma gerek


IMF Başkanı Dominique Strauss-Khan, Avrupa’nın krize karşı ortak bir savunma hazırlaması gerektiğini söyledi. Strauss-Khan, Avrupa ülkelerinin danışmadan, bireysel adım atmamaları gerektiğini belirtti.


HANGİ ÜLKE, NE YAPIYOR?
İNGİLTERE


‘Devlet bankalardan hisse alacak’ iddiası
İngiltere’de Maliye Bakanı Darling’in milyarlarca sterlinlik hisse satın alınmasını içeren acil plan için Hazine yetkililerine talimat verdiği öne sürüldü. Hazine yetkilileri ise bu planın varlığını doğrulamaktan kaçındı.
Telegraph gazetesi, hükümet, mevduatların tümünü devlet garantisi altına alınması yolundaki baskının da sürdüğünü yazdı. Öte yandan İngiltere Hazine Bakanı Yvette Cooper, BBC radyosuna verdiği demeçte, “Küçük tasarruf sahiplerimizi korumasız bırakmayacağız” dedi.

İSVEÇ-DANİMARKA
Mevduat garantisi tutarı artırılıyor


İsveç hükümeti mevduatta halen 35 bin 500 dolar olan garanti tutarını 71 bin dolara çıkarılacağını duyurdu. Maliye Bakanı Anders Borg ve Sermaye Piyasaları Bakanı Mats Odell yaptığı ortak açıklamada, “Bu önlemin, banka müşterilerinin mali sisteme olan güvenini sürdürmeyi amaçladığını” kaydetti. Danimarka hükümeti de hesap sahiplerinin kayıplarını karşılamayı garanti için bir fona iki yıllığına 6.4 milyar dolar katkıda bulunmayı kabul etti.


AVUSTURYA
Mevduata garantide Almanya’yla yarışıyor


Avusturya Maliye Bakanı Wilhelm Molterer, Almanya benzeri bir genel mevduat garantisi gerektiğini söyledi. Avusturya Başbakanı Alfred Gusenbauer Molterer’in açıklamasını desteklerken, “Duyarsız kalmamız imkânsızdır” dedi.
Gusenbauer, “Şimdilik tehlike yok. Ama bu tedbiri almasaydık yatırımların büyük bölümü, mevduatlara tam güvence veren Almanya’ya akacaktı” diye konuştu.

Fortis’in yüzde 75’i BNP’nin

Fransa’nın en büyük bankası BNP Paribas, Fortis’in tüm bankacılık birimleriyle Belçika’daki sigorta faaliyeti için 9 milyar euro’su hisse senedi ve 5.5 milyar euro’su nakit olmak üzere toplam 14.5 milyar euro ödeyecek.
Son bir haftada gerçekleşen operasyonların ardından Fortis’in holding yapısının altında, yılın ilk yarısında 102 milyon euro kâr açıklayan Fortis Uluslararası Sigorta şirketinin tamamı, 10.4 milyar euro’luk yapısal kredi portföyü taşıyan yeni ortaklığın yüzde 66’sı ve son işlemlerden kazanılan nakit kaldı.

‘Yeni ortakla güçlendik’


İngiltere, Fransa ve Hong Kong’da doğrudan faaliyet gösteren Fortis Uluslararası Sigorta’nın Lüksemburg, Portekiz, Çin, Malezya, Hindistan ve Tayland’da ortaklıkları bulunuyor. Belçika hükümetiyle BNP Paribas arasında önceki gece sağlanan anlaşmayla Fortis’in Türkiye, Polonya ve Fransa dahil uluslararası bankacılık birimi de Fransız bankasına devredildi.
Fortis Türkiye’den yapılan yazılı açıklamada, BNP Paribas’nın Fortis Bank Belçika’nın yüzde 75 hissesini satın alacağı belirtildi. Açıklamada, Fortis Bank Belçika’nın, Fortis Türkiye’nin de yüzde 94.11 hissesini elinde bulundurduğu kaydedildi.
Açıklamada, “Fortis Bank Belçika, yeni hissedarları BNP Paribas ve Belçika devleti ile çok daha kuvvetli bir hale gelmiştir. Fortis Türkiye bu yeni ortaklık yapısı ile sorumluluklarını yerine getirmek ve büyümesini sürdürmek yolunda daha da büyük bir desteğe sahip olmuştur” denildi.

Hypo’ya ikinci kurtarma


Almanya’da hükümet ve bankalar, iflasın eğişindeki Hypo Real Estate (HRE) bankasını batmaktan kurtaracak ikinci yardım paketini kabul etti.
Almanya’da özel bankaların cumartesi günü aniden emlak bankası HRE’i kurtarmaktan vazgeçmesi, Berlin’de sıcak saatler yaşanmasına yol açtı.
HRE’in iflası anlamına gelen bu gelişmenin mali piyasaları alt üst etmesinden korkan hükümet, önceki akşam bankalarla tekrar masaya oturdu.
Geç saatlere kadar süren kriz toplantısında taraflar, kesenin ağzını yeniden açtı. Toplantıda HRE’ye ilk aşamada 35, daha sonra da 15 milyar euro tahsis edilmesine karar verildi. 35 milyar euro’yu devlet, bankalar ve sigorta kuruluşları karşılıyor. 15 milyar euro’luk bölüm ise bankaların nakite dönüştürmeyi planladığı HRE tahvillerinden oluşuyor. HRE, 900 milyar dolarlık Alman mortgage pazarının yüzde 20’sini elinde bulunduruyor.

Mevduata tam güvence


Başbakan Angela Merkel, tasarruf sahiplerinin mevduatlarına yüzde 100 devlet güvencesi verdi. Alman mevduat sahiplerinin bankalarda 1 trilyon euro’ya yakın tasarrufu bulunuyor. Halen güvencede maksimum meblağ 20 bin euro.
HRE’yi kurtarma girişimi eleştirilen Merkel, “Önemli bir bankayı tekrar stabilize etmeyi başardık. Finans sektöründe istenmeyen sonuçların meydana gelmesini önleyecek başka bir seçenek yoktu” dedi.

Milliyet
Yayın Tarihi : 7 Ekim 2008 Salı 14:33:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?