Hükümet, küresel krizin etkisiyle kredi kartı borçlarındaki artışı masaya yatırıyor. Takibe düşen miktarın yüzde 7,5 düzeyine çıkmasının ardından Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, problemin daha da büyümemesi için formül arayışına girdi. Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda kredi kartı borçlarının daha da artmaması için alınması gereken terbirler görüşülecek.
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) ile yapılacak görüşmede, kredi kartı borçlarının tüketici kredisine dönüştürülmesi teklif edilecek. Hükümet de bankacılık sektörüne Banka ve Sigorta Muamele Vergisi (BSMV) alınmaması veya stopajın düşürülmesi yönünde destek verecek. AK Parti Grup Başkan Vekili Nurettin Canikli, geçen hafta kredi kartı borçlarının, sadece kamuyu ilgilendirmediğini, daha çok bankaları ilgilendirdiğini belirterek, "Bankaların aktiflerini doğrudan ilgilendiren bir kanuni düzenleme yapılması söz konusu değil." demişti. Canikli, bankaların, kamu, yasal düzenleme yapmadan, vatandaşların kredi kartı borçlarını yapılandırabileceğini, bunun için mutabakat sağlanması gerektiğine dikkat çekmişti.
BDDK, zamanında tedbir aldı
Küresel krizle birlikte kredi kartı borçlarında artış gözlenmesine rağmen Batı ülkeleri göz önüne alındığında borç oranının düşük kaldığı dikkat çekiyor. Dünyanın iki büyük ekonomisi ABD ve İngiltere'de kredi kartı ödemelerinde yaşanan gecikmeler tarihi rekor kırdı. Düşen miktar Amerika'da yüzde 8,7'ye çıkarken, İngiltere'de hükümet, halkı kredi kartlarında oluşan borç batağından kurtarmak için yasal düzenlemeye hazırlanıyor. Dünyanın dev ekonomileri sıkıntı yaşarken Türkiye'de ise kredi kartına ilişkin üç yıl önce alınan tedbirlerin karşılığı alınıyor. BDDK'nın 2006 yılında kredi kartı borcuna ilişkin asgari ödeme tutarını yüzde 20'ye çıkarmasının ardından takibe dönüş oranındaki artışın hızı yavaşladı.
ABD'de toplam borç için asgari ödeme tutarının yüzde 1-2 ile sınırlı olduğuna dikkat çeken üst düzey bir yetkili, "BDDK bankaların 'asgari ödeme sınırı yüzde 10'u aşmamalı' ısrarına rağmen iyi ki üç yıl önce böyle bir karar aldı. Aksi takdirde şu an yüzde 7,5 düzeyinde olan takibe dönüş oranı yüzde 10'un üzerine çıkabilirdi." dedi. Asgari ödeme oranının artırılmasının yanı sıra temerrüde düşen borçlar için sadece basit faiz uygulanmasının da sorunun büyümesini önlediğini kaydetti. Türkiye'de 11-12 milyon civarında kullanıcının 44,5 milyon kredi kartı bulunuyor. BDDK verilerine göre kredi kartı ile yapılan alışverişler Eylül 2008'de 32 milyar 942 milyon lira iken 23 Ocak 2009 itibarıyla 33 milyar 246 milyon liraya çıktı. Merkez Bankası verilerine göre ise Türkiye'de Ocak 2009 itibarıyla 82 bin 714'ü kredi kartında olmak üzere toplam 138 bin 987 kişi ferdi kredi ve kredi kartı borcunu ödemedi. Kredi kartı alacaklarının takibe dönüş miktarında Aralık 2007 ile yüzde 6,34 olan oran 23 Ocak 2009 itibarıyla yüzde 7,03'e yükseldi. Bugün ise yüzde 7,5 seviyesinde.
Amerika'da yüzde 8,7 ile son 25 yılın rekor seviyesine çıkan kredi kartı ödemelerinde yaşanan gecikme sorunu diğer ülkelerde de yaşanıyor. Hong Kong'da yüzde 4,3'e çıkan takibe dönüş oranı İngiltere'de yüzde 9'u aşmış durumda. İngiltere hükümeti, gelen olumsuz verilerin ardından halkı kredi kartlarında oluşan borç batağından kurtarmak için yasal düzenleme yapmaya hazırlanıyor.
500 BİN KİŞİ KARA LİSTEDE
Yıl Kişi sayısı
2004 35.982
2005 102.407
2006 124.080
2007 163.610
2008 460.882
2009* 82.714
(*) Ocak
Merkez, kredi kartı faizlerini indirdi
Sürpriz indirim kararları ile faizleri düşüren Merkez Bankası, şimdi de kredi kartına el attı. Kredi kartı borçlarının takibe düşme oranındaki artışın da etkisiyle kredi kartı işlemlerinde uygulanacak azami akdi faiz oranı ile aylık azami gecikme faiz oranı Türk Lirası işlemlerde düşürüldü. Aylık azami faiz oranı, 1 Nisan'dan itibaren geçerli olmak üzere TL işlemlerde yüzde 4,39 yerine yüzde 3,96 olarak uygulanacak. Aylık azami gecikme faiz oranı da TL için yüzde 5,14'ten yüzde 4,71'e indirildi. Mevzuat uyarınca bankalar, kredi kartı işlemlerinde Merkez Bankası tarafından bu oranların üzerinde faiz uygulayamıyor ve oranları azami oranları geçmemek kaydıyla serbestçe belirleyebiliyor. Dolar ve Euro ile yapılan işlemlerdeki aylık azami akdi faiz oranında ise herhangi bir değişikliğe gidilmedi.