29
Mayıs
2024
Çarşamba
EKONOMİ

Bankalar panikte!

Küresel dalgalanma ekonomiyi olumsuz etkiliyor. Sadece faiz faturasının 4 milyar YTL'nin üzerine çıkmasının ardından bankacılık sektörü için de tehlike sinyalleri gelmeye başladı.

Yıl sonuna kadar 10 milyar dolarlık sendikasyon kredisi geri ödemesi yapacak finans sektörü gözünü döviz fiyatlarına çevirdi. Ekonomik dalgalanmanın da etkisiyle dövizle kredi alan bankaların borcu, kur artarsa Yeni Türk Lirası cinsinden katlanacak. Örneğin 1 milyar dolar kredi alan bir bankanın dolar 1 YTL iken bir milyar YTL olan geri ödeme maliyeti, yüzde 10'luk artış sonrasında bir milyar 100 milyon yeni liraya çıkacak. Bankacılık sektörünün sendikasyon kredisi geri ödemesi temmuz, eylül ve aralık aylarında yoğunlaşıyor. Temmuzda 1,4 milyar dolarlık ödeme gerçekleştirilecek. En büyük ödemeyi ise 700 milyon dolar ile Vakıfbank yapacak. Eylülde ise üç banka toplam 2 milyar 335 milyon dolarlık kredi geri ödemesi yapacak. İş Bankası ile Yapı ve Kredi Bankası 800'er milyon dolar ödeme gerçekleştirecek. En fazla ödemenin gerçekleştirileceği ay ise aralık. Bu ayda sekiz banka toplam 2 milyar 695 milyon YTL sendikasyon kredisi geri ödemesi yapacak. En büyük ödeme ise 700 milyon dolar ile Yapı ve Kredi'ye ait.

Dünyanın önde gelen denetim ve danışmanlık firmalarından Ernst&Young tarafından yayınlanan araştırmaya göre Avrupa'da önemli bir pazar olan sorunlu krediler satış işlemleri, Türkiye'de de önemli bir potansiyele sahip. Ernst&Young Türkiye Kurumsal Finansman Bölümü Yönetici Ortağı Müge Öner'e göre, Türkiye'de birkaç yıllık sessizliğin ardından özel bankalar takipteki kredilerin satışı konusunda harekete geçmeye başladı. "Bankalar, rasyolarını düzeltmek ve yaklaşan Basel II uygulamalarına hazırlık yapmak üzere bilançolarını gözden geçiriyorlar. Bu çerçevede yüklü miktarda karşılık ayırdıkları sorunlu kredilerini satışa sunmaları, bankalarca hem risk yönetimi açısından yararlı bir araç olarak kullanılıyor hem de dönem kârlılığına olumlu etkileri oluyor." diyen Öner'e göre, bu durum bankalara sermayelerini daha verimli kullanacakları alanlara kaydırma fırsatı sunuyor. Türkiye'deki bankacılık sektöründe Haziran 2007 itibarıyla yaklaşık 9 milyar YTL'lik Tahsili Gecikmiş Krediler (NPL-Non Performing Loan) bulunuyor. Bu tutarın yüzde 87'si Türkiye'nin en büyük 10 bankasında yer alıyor. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) elinde bulunan protokoller de dikkate alındığında bu rakam 16,6 milyar YTL'ye çıkıyor. Ernst&Young tarafından hazırlanan raporda, Türkiye ile birlikte NPL piyasasında önemli işlemlerin gerçekleştirildiği Almanya, İtalya, Rusya, Polonya, Portekiz, İspanya, Avusturya, Yunanistan ve Çek Cumhuriyeti'ne geniş yer veriliyor. Buna göre Türkiye'deki NPL satışları, yakın zamana kadar TMSF'nin elden çıkarttığı 2 portföy işleminden ibaretti. 1,2 milyar dolar tutarındaki bu krediler, 2004 ve 2005'te ihale ile yerli ve yabancı yatırımcılara satıldı. Türkiye bundan sonra kredilerin satışı noktasında bir sessizlik dönemine girdi.

zaman
Yayın Tarihi : 23 Temmuz 2008 Çarşamba 12:53:16
Güncelleme :23 Temmuz 2008 Çarşamba 13:25:53


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?