22
Mayıs
2024
Çarşamba
EKONOMİ

Bankaların kasım ayı beklentisi

Bankalar, Türkiye ekonomisinde yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi.

Türkiye İş Bankası, cari açık, kamu borcu ve enflasyona ilişkin risklere karşı Türkiye'nin kırılganlığını azaltmak açısından faiz dışı fazla hedefinin önem taşıdığını belirtti.

Oyakbank, uluslararası piyasalarda rekorların kırıldığı ancak temel ekonomik verilere dair belirsizliklerin yoğun olduğu bir dönemde yaşamaya devam edildiği belirtilerek, ''bu ortamda Türkiye diğer belli başlı gelişmekte olan ekonomilerle birlikte tercih edilen piyasalardan olmaya devam ediyor'' denildi.

Türkiye İş Bankası İktisadi Araştırmalar Müdürlüğü tarafından hazırlanan Kasım ayına ilişkin ''Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler'' ile Oyakbank Hazine Grubu Ekonomik Araştırmalar Bölümü tarafından hazırlanan ''2008 Programı: Hedefler Ilımlı Ancak Belirsizlik Yüksek'' bülteninde Türkiye ekonomisinde yaşanan son gelişmeler değerlendirildi.

Türkiye İş Bankası'nın aylık bülteninde, iç talep koşullarındaki iyileşme beklentileri ve yılın ikinci yarısında zayıf baz yılı etkisi dikkate alındığında, büyümede yüzde 5 olan yıl sonu hedefine ulaşılacağı tahmin edildi. Yıl sonunda enflasyonun olumlu talep koşullarının etkisiyle yüzde 6,5 civarında gerçekleşmesi bekleniyor.

Eylül ayında, imalat sanayinde kapasite kullanım oranının yüzde 83,3 ile geçen yılın aynı ayına göre yüksek düzeyde gerçekleşmesine karşılık, güçlü baz yılı etkisine bağlı olarak sınai üretim artışının sınırlı kalacağı öngörüldü. Öte yandan, sanayi üretimi artışının Ağustos ayında yüksek olduğu ve Temmuz ayı için 0,4 puan yukarı yönlü revize edildiği göz önüne alındığında, sanayi üretiminin üçüncü çeyrekte büyümeye katkısının ikinci çeyreğe kıyasla daha güçlü olacağı tahmin edildi.

Merkez Bankasının faiz indirim sürecinin ve doların uluslararası piyasalarda değer kaybetme eğiliminin devam etmesi tüketim malları ithalatının önümüzdeki aylarda da artış eğilimini sürdüreceği yönündeki beklentileri güçlendiriyor. Öte yandan, yüksek düzeydeki ham petrol fiyatlarının ve üretimin ara malı ithalatına bağımlılığının önümüzdeki dönemde dış ticaret açığı üzerinde baskı yaratmaya devam edeceği öngörüldü.

Global piyasalardaki belirsizliğe bağlı olarak azalan dış talep ile petrol ve emtia fiyatlarındaki yükseliş önümüzdeki dönemde cari açığın genişlemesi ihtimalini artırdı. Bunun yanı sıra, Merkez Bankasının faizleri indirmesi sonucunda iç talebin kademeli olarak canlanması paralelinde ithalattaki artış ve yaz mevsiminin sona ermesi nedeniyle turizm gelirlerinin azalması cari açık üzerindeki baskıları artıracak.

Doğrudan yatırımların cari açığın finansmanı içerisindeki payının yüksek olmasına karşılık cari açığın yüksek seviyesi, son dönemde olduğu gibi global risk algılamasında yaşanan hızlı değişimlere karşı Türkiye ekonomisinin duyarlılığını artırıyor.

Yılın ikinci yarısında iç talebin bir miktar güç kazanması ile vergi gelirlerinin seyrinin ve uygulanacak tasarruf tedbirlerinin önümüzdeki dönemde bütçe performansı üzerinde belirleyici olması bekleniyor. 2007 yıl sonu faiz dışı fazla hedefi dışında bütçe hedeflerine rakamsal bazda ulaşılması her ne kadar halen mümkün görünse de, bu yıl içinde gerçekleştirilen seçimlerin de etkisiyle mali disiplinden bir hayli uzaklaşıldı.

Önümüzdeki dönemde enerji ile savunma harcamalarının da bütçe harcamaları üzerinde olumsuz etkide bulunması bekleniyor. Ancak, cari açık, kamu borcu ve enflasyona ilişkin risklere karşı Türkiye'nin kırılganlığını azaltmak açısından faiz dışı fazla hedefi önem taşıyor.

OYAKBANK

Oyakbank'ın ''2008 Programı: Hedefler Ilımlı Ancak Belirsizlik Yüksek'' başlıklı bülteninde, uluslararası piyasalarda rekorların kırıldığı ancak temel ekonomik verilere dair belirsizliklerin yoğun olduğu bir dönemde yaşamaya devam edildiği belirtildi.

Bu ortamda Türkiye diğer belli başlı gelişmekte olan ekonomilerle birlikte tercih edilen piyasalardan olmaya devam ettiği ifade edilen bültene göre, Ekim sonu itibarıyla YTL'nin yıllık reel değerlenmesi yeniden kritik yüzde 20'li seviyelere yaklaştı. Nitekim 7 Kasım öğleden sonrası itibarıyla İMKB-100 endeksi ile Brezilya'da Bovespa endeksinin son bir yıl içinde dolar cinsinden sırasıyla yüzde 73 ve yüzde 93 civarında getiri sağladığı görüldü.

Aynı dönemde Dow Jones, Nikkei ve FTSE 100 endekslerinin dolar getirileri ise sırasıyla yaklaşık yüzde 12, yüzde 2 ve yüzde 14 oldu. Son bir aya bakıldığında ise İMKB-100'ün 22 Ekim civarında yaşanan düzeltme ile birlikte dalgalı bir seyir izlediği ve dolar bazında kaybettirdiği görüldü. Kasım ayının ilk haftası itibarıyla da YTL diğer para birimlerine oranla daha belirgin dalgalanmalar yaşarken, değerlenme sürecinde kısmi bir duraklama olduğu görüldü.

FED'in piyasa beklentileriyle uyumlu olarak Ekim'de yüzde 0,25 puanlık faiz indirimi daha yapmasının ardından, faiz indirimlerinin devam edeceği beklentisi doların rekor düzeyde gerilemesine neden oldu. Bu ortamda enflasyonist baskıların artıyor olması ise ne FED'in faiz indirimlerine devam edeceği beklentilerini ne de büyümede beklenen yavaşlamaya karşın hisse senedi piyasalarında yaşanan yükseliş eğilimini ciddi anlamda etkilemedi. Dolayısıyla bu çelişkili ortamda önümüzdeki dönemin yeni düzeltmeleri beraberinde getirmesi şaşırtıcı olmayacak.

Bültende, ''Bu ortamda hükümetin 2008 hedefleri oldukça temkinli görünmekle birlikte hem büyüme hem de dış denge tarafında dış gelişmelere bağlı ciddi belirsizlik taşınıyor. Bütçe hedeflerinde ise sosyal güvenlik reformuna dair maliyetlerin dikkate alınmamış olması dikkat çekerken, vergi gelirlerinde hedeflenen iyileşme ekonomideki büyüme belirsizliği ile birlikte bütçe hedeflerindeki uygulama riskini artırıyor'' denildi.

ajanslar
Yayın Tarihi : 10 Kasım 2007 Cumartesi 20:10:23


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?