18
Mayıs
2024
Cumartesi
EKONOMİ

Bankanızı iyi seçin

Bankalara el konma dönemi bitiyor, iflas dönemi başlıyor. Batan bankada parası olana sadece sigorta kapsamında olan 50 milyar lira ödenecek.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından hazırlanan Finansal Hizmetler Kanunu Tasarısı Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener’e sunuldu. Taslakta en çok dikkati çeken nokta bundan sonra ödeme güçlüğü çeken bankaların TMSF’ye devredilmeyeceği hükmü oldu.

Halen uygulanan sisteme göre ödeme güçlüğü çeken ve finansal yapısı bozulan banka TMSF’ye devroluyor, bir devlet bankası olarak faaliyetine devam ediyordu. Ancak bundan sonra mali yapısı bozulan banka direkt tasfiye sürecine girecek. Sigorta fonu sadece daha önce belirlenen 50 milyar liralık mevduatı ödemekle yükümlü olacak. Kalan bakiyenin tahsili için mevduat sahibinin tasfiye sürecini beklemesi gerekecek.

Söz konusu değişiklik yasa tasarısının 64’üncü maddesinde şöyle özetlendi: "Mevduat bankalarının iflası halinde mevduat sahipleri Fon’un imtiyazlı alacaklarından sonra gelmek üzere sigortaya tabii olmayan kısım için 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 206’ncı maddesindeki 3. sıra anlamında imtiyazlı alacaklılardır."

"Nasılsa TMSF var’ denilmeyecek
Söz konusu uygulama kısmen İmar Bankası’nda uygulanmıştı. İmar Bankası Fon’a devredilmemiş, tasfiye sürecine girmişti. Ancak burada devlet bir yasa ile mevduatın tamamını güvence altına almıştı. Bundan sonra bankada parası olanların bankasını seçerken daha dikkatli olması, "Nasılsa TMSF var" diyerek en yüksek faizi veren bankaya yönelmemesi önem kazanacak.

BDDK Başkanı Tevfik Bilgin, dün Başbakan Yardımcısı Şener’e sunulan yasa ile ilgili bilgi verirken mali bünyesi tedavi edilemeyecek kadar kötü olan bankaların tasfiye sürecine tabi tutulacağını, Fon’a devir diye bir şeyin olmayacağına dikkat çekti.

Bilgin, şöyle devam etti: "Baktık olmadı bankanın faaliyet iznini kaldırıyoruz. Bizim hazırladığımız taslakta, bundan sonra Fon’a devir diye birşey yok. Banka bunları, eğer söylediğimiz halde yapamadıysa ya da mali bünyesi gerçekten tedavi edilemeyecek kadar kötüyse, tasfiye sürecine tabi tutulacak, sigorta kapsamındaki mevduat ödenecek, tasfiyeyi TMSF yapacak. Taslakta bundan sonra devralma gibi hükümler yok."

"Denetimi Murakıplar yapar’dan taviz yok
Yasa taslağında BDDK beklendiği gibi denetimin bankalar yeminli murakıplarınca yapılacağı hükmünden taviz vermedi. BDDK Başkanı Bilgin, bankalar yeminli murakıplarıyla ilgili maddenin çok eleştirildiğine de dikkati çekerek, önerilere her zaman açık olduklarının altını çizdi.

Bu konuda yurtdışı aktörlerin önerilerini de değerlendirdiklerini vurgulayan Bilgin, kendilerinin içerideki sorunları dışarıdan çok daha iyi bilen bir yönetim kadrosuna sahip olduklarını söyledi.

Şu anda denetim yetkisinin sadece bankalar yeminli murakıplarına ait olduğunu vurgulayan Bilgin, tasarı ile başkanın uygun görmesi halinde kurumun tüm meslek personelim istediği bankaya, istediği kadar denetim yapmak için yollayabileceğini ifade etti. Bilgin, şöyle konuştu: "Bu da denetimin yaygınlaşması anlamında yapılabilecek en önemli aşamadır. Bundan daha fazlasını yapmak denetimin sulandırılmasıdır."

"Taslakta devrim niteliğinde birçok hüküm bulunuyor" diyen Bilgin, tasarıyı iyi niyetle çalışan, kâr etmeyi çizilen sınırlar içinde düşünen bankacılar için bir tebrik kartı, diğerleri için de sonun başlangıcını gösteren bir tebligat olarak niteledi.

En mükemmelini yaptık diye bir iddiamız yok
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, hazırladıkları Finansal Hizmetler Kanun Taslağı’nın mükemmel olacağını hiç bir zaman iddia etmediğini belirtti. Bilgin, "Elimizden gelen tüm çalışmayı kanuna yansıtmaya gayret gösterdik. Bundan sonraki aşamalarda da eğer redaksiyon ve mantıksal olarak büyük hatalar yapmışsak ki yapmış olabiliriz, bunlarda da talimat verilirse yardımcı oluruz, düzeltmeye biz de gayret gösteririz" dedi.

Yasanın TMSF ile ilgili kısmını TMSF’ciler yaptı
BDDK Başkanı Tevfik Bilgin’in verdiği bilgiye göre, 169 madde, 18 geçici maddeden oluşan kanun taslağının hacim olarak yaklaşık üçte birlik bölümü (24 maddesi) TMSF ile ilgili. Kanunun bu bölümündeki maddeler, tamamen TSMF’nin özgür iradesi ile kendi düşüncelerini yansıtıyor. TMSF’nin kuruluşuna, yönetimine ilişkin 5103 sayılı kanunu da içerecek şekilde hükümler yer alıyor. TMSF’nin bu yılın başında BDDK’dan ayrıldığını, ayrı bir kurulu olduğunu hatırlatan Bilgin, "Bize ’Bu maddeleri şu şekilde değiştirelim’ denildiyse, biz onları aynen aldık. Dolayısıyla bu maddelerdeki soruların muhatabı TMSF’dir" dedi.

İmar’ın çifte kayıtlarını tutan Merkez Yatırım’a özel yasa
Bankalara hizmet veren bağımsız denetim kuruluşları, değerleme kuruluşları, destek hizmet kuruluşlarının, verdikleri hizmetlerden doğabilecek zararlarını karşılamak amacıyla, 31 Aralık 2006’ya kadar bankaların sorumluluk sigortası yaptırmaları gerekecek. Destek Hizmetleri Kuruluşu ifadesi İmar Bankası’ndan alınan ders ve deneyimden sonra yasaya kondu. İmar Bankası’ndaki destek hizmeti kuruluşu yani Merkez Yatırım, bilgisayar sistemini banka dışında yürüten bir kuruluştu. Ancak BDDK bu yapıya müdahale edememişti. Yeni yasa ile benzeri destek kuruluşları da izlenecek ve denetlenebilecek. Yeni yasa ile finansal raporların imzalanması, sunulması, nizam ve denetimi de taslakta oldukça ayrıntılı düzenlendi.

Yeni Tasa Taslağı’nda neler var?
* Özel Finans kurumları Katılım Bankası oluyor
Tanımlar ve kısaltmaları içeren 3. maddede ilk kez banka tanımı yapıldı. Tanımlamaya göre, banka, mevduat bankaları, kalkınma ve yatırım bankaları, katılım bankalarından oluşacak. Özel finans kurumlarının çalışma mantığındaki "kâr ve zarara katılım hesabı"ndaki katılımdan yola çıkılarak bu kuruluşlara katılım bankası adı verilecek. Kredi kuruluşları ifadesi "mevduat bankaları ile katılım bankalarını", kuruluş birlikleri ifadesi de "Türkiye Bankalar Birliği ve özel finans kurumlarının oluşturduğu Türkiye Katılım Bankaları Birliği’ni" kastedecek.

İçlerinden en az bir tanesi bir kredi kuruluşu (mevduat veya katilim bankası) olmak şartıyla, bağlı ortaklıklarının tümü veya çoğunluğu kredi kuruluşu veya finansal kuruluşlar olan şirketler, Finansal Holding Şirketi olarak faaliyet gösterebilecek.

*Banka faaliyetleri sınıflandırılabilecek
Tevfik Bilgin’in ifadesi ile kanunda ilk defa "alfabenin harfleri kadar" bankacılık faaliyet konuları tek tek sayıldı. Ayrıca ileride ortaya çıkabilecek yeni işlemleri dikkate alarak, esnekliği sağlamak üzere "BDDK’ca belirlenecek diğer işlemler" ifadesi eklendi. Daha önce bankacılık izni alan banka her türlü faaliyette bulunabilirken yeni yasada BDDK gerek gördüğünde bankanın bazı faaliyetlerden çekilmesini yani küçülmesini isteyebilecek. BDDK Başkanı söz konusu maddenin yararlarını "Belki geçmişte böyle bir hüküm olsaydı, fona devredilen bankaların sayısı daha az olabilirdi. Bankayı küçültme, ileriye yönelik bankayı yaşatma anlamında önemli bir mesajda olabilir" diye açıkladı.

* Sandık ve Vakıflara kaynak aktarımı yok
Taslak ile bankaların personel sandık ve vakıflarına kaynak aktarmasına da yasak getiriliyor. Bu maddeye bazı bankaların itiraz edeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Tevfik Bilgin bile maddeyi "Kanundaki en önemli düzenlemelerden biri, çok ses getireceğine ve eleştirileceğine inanıyorum" diye tarif etti. Halen sistemde faaliyet gösteren birçok bankanın, çalışanlarına ait sağlık ve sosyal yardım, emeklilik, ihtiyaç ve tasarruf sağlama amacıyla kurulmuş sandık ve vakıfları bulunuyor. Bu sandık ve vakıfların geçmişte açıklarını kapatmak için banka kaynaklarını kullandığı görüldü.

Yine yeni yasayla bankalar mevduat karşılığı bağış ya da promosyon yapamayacak. Bankalar ve konsolide denetime tabi kuruluşlarca bir mali yılda yapılabilecek bağışların miktarı, banka özkaynaklarının binde 4’ünü aşamayacak.

* Ödenmiş sermaye en az 30 trilyon olacak
Yeni yasa ile ödenmiş sermaye 20 milyon YTL’den 30 milyon YTL’ye (20 trilyon liradan 30 trilyon lira) çıkarılacak. Bu arada banka yönetim kurulunda icracı olmayan iki üye tarafından denetim komitesi oluşturulacak. Üyelerde genel müdürde aranan özellikler aranacak. İç kontrol, risk yönetimi, iç denetim sistemi, banka teftiş kurulu, bunların etkinlik ve yeterliliği, bunlar ile muhasebe ve raporlama sistemlerinin sağlıklı işlemesi, güvenilir bilgi üretimi, bağımsız denetim kuruluşlarının seçimi ve bunların faaliyetlerinin yakından izlenmesi gibi faaliyetler bu komitenin yakın izlemesi altında olacak.

* Sermaye yeterlilik alt düzeyi yüzde 8
Taslak ile sermaye yeterliliğinin alt düzeyi diğer ülkelere paralel olarak ve şeffaflık açısından yüzde 8 olarak belirlendi. Ayrıca "likidite yeterliliği" öngörüldü. Likidite yeterliliğini BDDK belirleyecek ve bankalara likidite düzeylerinin hesaplanması, idame ettirilmesi ve raporlanması ile ilgili zorunluluklar getirecek. Bankanın bir ortaklıktaki payı yüzde 15, toplamda da yüzde 60’ı geçemeyecek."

vatan gazetesi
Yayın Tarihi : 27 Kasım 2004 Cumartesi 14:07:08
Güncelleme :27 Kasım 2004 Cumartesi 14:09:33


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?