Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Türkiye'nin, AB'nin en ucuz elektrik ve doğalgazını kullandıran ülke olduğunu ifade etti.

Güler, TBMM Genel Kurulunda bakanlığının 2007 yılı bütçesi üzerinde yaptığı konuşmada, enerjide tarihi günler yaşadıklarını, enerji politikalarının, en az gelecek 50 yılı şekillendireceğini söyledi.

Enerjinin, dünyanın dış politikasını da etkileyen, eskiden sınırları şekillendiren, dostluk ve düşmanlıklara neden olan çok önemli bir konu olduğunu dile getiren Güler, “Hükümetimizin geliştirdiği bir model var; ya kaynak ya geçiş coğrafyası olacaksınız. Kaynak coğrafyası olarak ümitliyiz, geçiş coğrafyası konseptini oluşturmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

YUNANİSTAN'A DOĞALGAZ

Geçiş coğrafyası konseptinde, önemli projeler gerçekleştirdiklerini belirten Güler, bunlardan birinin Bakü-Ceyhan petrol boru hattı projesi olduğunu söyledi. Bu projeyi “yüzakı projesi” olarak nitelendiren Güler, buna ek olarak ”Şahdeniz Projesini” gerçekleştirdiklerini vurguladı.

Güler, doğalgaz projesi olan bu proje çerçevesinde ilk deneme gazını sınırdan aldıklarını, Türkiye'den Yunanistan'a ilk doğalgazı 15 Temmuz'da vereceklerini bildirdi.

En önemli kozları olan Şahdeniz ve NABUKO hattına, elektriği de eklediklerini ifade eden Güler, gelecek yıl Avrupa networkune üye olacaklarını vurguladı.

Güler, “Enerji politikamızdaki ana unsur, enerji dünyasında önemli aktör, edilgen değil, etken bir ülke olmak, doğalgaz, petrol gibi yakıtlar açısından çeşmenin başında olmak. Doğalgaz ve petrol, aynı zamanda silah, dış politika enstrümanı olarak kullanılıyor” diye konuştu.

“GEÇEN YÜZYILIN KRALI”

Bakü-Tiflis-Ceyhan'a Kazakistan petrollerinin de eklenmesinin söz konusu olduğunu, ileride buna Türkmenistan'ın da eklenebileceğini belirten Güler, enerji diplomasisi sürdürdüklerini vurguladı.

Güler, geçen yüzyılın kralı olan petrole, doğalgazın da eklendiğini, Türkiye'nin de doğalgaz ve petrol aramaya ağırlık verdiğini anlattı.

Hilmi Güler, Türkiye'nin, AB'nin en ucuz elektrik ve doğalgazını kullandıran ülke olduğunu, bunu da herkese ispat edebileceklerini söyledi.

Hiç yatırım yapılmadığı yönünde eleştirilerde bulunulduğunu anımsatan Güler, yerli kaynakları, rekabetçi ortamda yatırımlara açtıklarını dile getirdi.

Güler, 2002 sonunda 129 milyar kilovatsaat olan elektrik üretiminin, 2006'da 174 milyar kilovatsaate çıkardıklarını bildirdi. Güler, 4 yılda yüzde 35'lik üretim artışı sağlandığını belirterek, Türkiye'nin, Suriye, Irak, Gürcistan, Nahçıvan'a elektirk sattığını anlattı.

“SICAK ODALARDA NESCAFE İÇERE OLMUYOR”

Aleyhlerinde açılan 700 dava olduğunu ifade eden Güler, “Başkaları gibi korksaydık, üzerine gidemezdik. Cesaret istiyor bu iş, aramızdaki fark bu” dedi.

BOTAŞ'ın, 40 yerde şantiyesi bulunduğunu ifade eden Güler, 17 yılda 9 ilde doğalgaz varken, şu anda bu illerin sayısının 43'e ulaştığını anımsattı.

Başlattıkları kömür arama seferberliğiyle 800 milyon ton kömür bulduklarını anlatan Güler, “bu işlerin, kravatla, sıcak odalarda nescafe içerek olmadığını” belirtti.

Dar gelirli vatandaşlara 4 yıl içinde 4.5 milyon ton kömür dağıttıklarını bildiren Güler, “Kravatla çıkmıyor, kaskı takacaksınız, kömüre ineceksiniz, inmezseniz kömür kendiliğinden çıkmıyor. Yerli kaynaklara böyle dönülüyor” diye konuştu.

Güler, Türkiye'de bilime dayalı siyaset geleneğinin bulunmadığını söyledi.

Daha önce enerji alanındaki KİT'lerinde görev zararı olduğunu anımsatan Güler, “Vergi vermiyordu, borçlarını Hazine ödüyordu. Eskinin borçlarını ödedik, hem yatırımlarımızı yapıyoruz hem vergimizi çatır çatır ödüyoruz, yerli kaynağa dayalı çalışıyoruz. Bir Enerji Bakanından başka ne istiyorsunuz?” diye sordu.