22
Mayıs
2024
Çarşamba
EKONOMİ

İhracatçılar YTL'ye döndü

TİM Başkanı Oğuz Satıcı, Ekim ayı rakamlarını ilk kez YTL olarak duyurdu. 

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) başkanı Oğuz Satıcı, Türkiye'nin Ekim sonu itibarıyla yıllık ihracatı 102 milyar 779 milyon 892 bin dolar olurken, bundan böyle doların yanı sıra açıklama kararı aldıkları YTL bazında ise 138,2 milyar YTL olarak gerçekleştiğini bildirdi.

Türkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM) 2007 Ekim ayı ihracat rakamları, Dış Ticaret Müsteşarlığında Devlet Bakanı Tüzmen ile TİM Başkanı Oğuz Satıcı'nın katıldığı toplantıda açıklandı.

Satıcı, toplantıda Ekim ayına ilişkin ihracat verilerini açıklarken, Ekim ayı ihracatının geçen yılın aynı ayına göre yüzde 37,13 artışla 9 milyar 703 milyon doları bulduğunu ve 10 milyar dolar sınırını zorlamaya başladığını söyledi. Yılın 10 ayındaki ihracatın ise yüzde 24,86 artışla 85 milyar 422 milyon dolara ulaştığına işaret eden Satıcı, son 12 aylık ihracatın ise yüzde 25,74 artışla 102 milyar 780 milyon dolara ulaştığını kaydetti.

RAKAMLAR YTL BAZINDA DA AÇIKLANACAK

Bu arada Satıcı, dün yaptıkları Başkanlar kurulu toplantısında rakamları YTL bazında da açıklama kararı aldıklarını vurgularken, Ekim ayında ihracat 11 milyon 610 bin 296 YTL olduğunu, buradaki artışın YTL bazında yüzde 11,15 olduğunu kaydetti. Ocak-Ekim dönemi ihracatının ise 113 milyon 206 bin 248 YTL olduğunu ifade eden Satıcı, 10 aylık ihracat artışı yüzde 15,75 olduğunu bildirdi. Satıcı, YTL bazında 12 aylık ortalamalara göre de ihracatın yüzde 19,39 artışla 138,2 milyar YTL'ye ulaştığını belirtti.

''AÇIĞI KAPATALIM DİYE İTHALATI KESME MANTIĞINDA DEĞİLİZ'

İhracatta son 10 yılda büyük başarılar elde ettiklerini belirten Satıcı, ''ama bu bize yetmiyor'' dedi. Cumhuriyetin 100. yılı için ''500 milyar dolar ihracat, 2 trilyon dolardan daha büyük ekonomi ve kişi başına 220 bin dolardan daha büyük bir gelir'' hedeflendiğini belirten TİM Başkanı, bu hedef için çalışmaya devam edeceklerini, 10. Dış Ticaret Haftası gibi etkinliklerin de, bu hedefe ulaşmanın yollarını bulmada kendilerine yardımcı olacağını söyledi.

Dış ticaret haftasının gerçekleştirildiği ilk yıl olan 1998 ile bugün karşılaştırıldığında ihracatın 26 milyar dolarlar seviyesinde dış ticaret hacminin de 72 milyar dolar düzeyinde olduğunu anlatan Satıcı, 2007 sonunda ise 100 milyar dolarlık bir ihracat, 265 milyar dolarlık bir ticaret hacmine kavuştuklarını kaydetti. İhracat rekor seviyede artarken, ithalatın da benzer hızla arttığına dikkati çeken Satıcı, ihracat ile ithalat arasındaki makasın açıldığını, dış ticaret açığının büyüdüğünü ifade etti. Dış ticaret açığının büyümesini elbette istemediklerini belirten Satıcı, şöyle devam etti:

''Bu ekonomimizin ayaklarının yere sağlam basmasını engelliyor. Ancak biz (dış ticaret açığımızı kapatalım diye ithalatımızı keseriz) diye bir mantıkla da değiliz. Türkiye'nin dış ticaretinin dengelenmesi için yapılması gereken şey ithalatı kısmaktan çok ihracatı artırmak olmalıdır. İhracatı artırmak için de üretimimizi artırmak zorundayız. Türkiye'nin amacı kemer sıkmak değil, zenginleşmektir. Bununla birlikte üretimden vazgeçenin de tüketmeye gücü yetmez.''

''STARETİJİLERE, YARATICILIK VE HAYAL GÜCÜNÜ DE EKLEMELİYİZ''

Türkiye'nin önümüzdeki dönemde makul biçimde başladığı vergi reformunu bitirmesi, kamu çalışma ve personel reformunda bir an önce ülke çapında tartışmaya açmak, AB müzakerelerinde derhal yoğunlaşmak, mevcut teşvik yasasını Türkiye çapında ve sektörel esaslarda yeniden gözden geçirmek zorunda olduğunu vurgulayan Satıcı, bunun dışında Türkiye'nin önümüzdeki 15 yılı kapsayacak bir üretim ve sanayi stratejisi küresel rekabet koşullarını hesaba katarak oluşturması, tüm taraflar için tartışmaya açması, ve genel bir mutabakatla kabul ettirilmesi şart olduğunu söyledi.

Bu tür genel bir stratejik yaklaşım olmadan hangi sektörlerde yoğunlaşılacağı, hangi sektörlerin ne şekilde destekleneceğini belirlemenin zor olduğunu ifade eden Satıcı, ''genel eğitim politikamızla sanayi ve rekabet politikamız arasında nasıl bir işbirliği kuracağımızı isabetli bir şekilde belirlemek zorundayız'' dedi. Sektörel stratejileri belirlenmenin yanı sıra üretim ve zenginlik kazandıracak stratejiler için Türkiye'nin yaratıcılık ve hayal gücünü de kullanması gerektiğini belirten Satıcı, şunları kaydetti:

''Bizim çok büyük doğal kaynaklarımız yok, çok pahalı madenlerimiz ve çok büyük sermayelerimiz mevcut değil ama bizim yaratıcı beyinlerimiz, büyük hayal gücümüz var. O halde nasıl daha çok üretir, nasıl daha çok ihracat yaparız sorularına klasik yanıtların yanı sıra yaratıcı fikirlerle nasıl besleriz, bizim çaba göstermemiz gereken en önemli konulardan biri budur.''

ajanslar/aa
Yayın Tarihi : 1 Kasım 2007 Perşembe 13:32:31


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?