19
Mayıs
2024
Pazar
EKONOMİ

İşte iş dünyasının talepleri

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın hafta sonu ABD'de verdiği, "IMF ile anlaşmaya yakınız" demeci piyasalarda memnuniyet yaratırken, küresel krizin olumsuz etkilerini azaltmak için; anlaşmanın yanında içeride alınması istenen çok sayıda tedbir olduğu ortaya çıktı.
Önceki hafta Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nde (TOBB) bir araya gelen işadamları ile banka genel müdürlerinin kararlaştırdıkları ‘Hükümetten ortak talepler" listesi ortaya çıktı. Bu listenin ABD'ye gitmeden önce, geçen hafta ortasında Başbakan Tayyip Erdoğan ve ilgili bakanlara sunulduğu öğrenildi. Bu metinde IMF ile anlaşmanı yanında alınması gereken çok sayıda önlem de yer alıyor.
Küresel krizin Türkiye'yi olumsuz etkilemeye başladığı, zamanla daha da etkileyeceği belirtilen talep metninde "Türkiye'nin önümüzdeki dönemde temel sorunu dış kaynak teminidir. Sağlıklı mali yapılarına rağmen, hem bankaların, hem de şirketlerin yurt dışından sağlayacakları kaynaklar azalmaktadır" denildi. Yurt dışından kaynak girişi azalınca, yurt içinde yatırım, üretim ve ticaret hacmi azalacağı, piyasalar küçülünce de, büyüme ve refahın düşeceği, işsizliğin artacağı kaydedilen mektupta, "Dolayısıyla ekonomimizin daralmaması için, dış kaynak girişinin olabildiğince yüksek tutulması elzemdir" denildi.

Bu çerçevede iş aleminin hükümete ortak olarak sunduğu talep listesi şu önlemlerden oluşuyor:
-ABD Merkez Bankası ve Avrupa Merkez Bankası ile TL-Dolar, TL-Euro swap işlemleri yoluyla kısa vadeli döviz likiditesi sağlanması konusunda görüşmeler yapılmalıdır.
-Swap yoluyla sağlanacak kısa vadeli finansman imkânının yanı sıra, uzun vadeli ve düşük maliyetli fonlar uluslararası kuruluşlardan temin edilmelidir.
-Yerli ve yabancı para zorunlu karşılıkların önemli ölçüde düşürülmeli, yabancı para cinsinden yurt dışı borçlanmalar, zorunlu karşılık kapsamından çıkarılmalıdır.
-Piyasa faizlerinin çok yüksek seviyelere çıkması ve DİBS kâğıtlarındaki akışkanlığın (veya likiditenin) kalmaması durumuna tedbir olarak Hazine, bono ve tahvil geri alımı yapılabilir.
-Yine bu çerçevede, Hazine'nin imkânları dâhilinde yurt içine döviz borcunun erken itfası suretiyle, bankaların döviz likiditesi güçlendirilebilir.
-Eximbank'ın döviz ve YTL kaynakları artırılmalıdır.
-Koşulları önceden belirlenmek kaydıyla, seçilmiş bankalar üzerinden KOBİ'lere kaynak aktarılması veya KOBİ'lere yönelik Kredi Garanti Fonu'nun kefalet kapasitesinin artırılması amacıyla kamu bütçesinden kaynak sağlanmalıdır.
-Mali yapısı yeterli ancak likidite sıkıntısı içinde olan şirketlere yönelik olarak "finansal yeniden yapılandırma" programı için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
-İcra ve İflas Kanunu'nun iflasın ertelenmesine ilişkin hükümleri, alacaklıların zararına sonuçlar doğurmakta olup, bu hükümlerde acilen değişiklik yapılmalıdır.
-Kredi vermeye yönelik risk değerlendirmeleri ve analizlerdeki hatalı ve kusurlu işlemler zimmet olarak değerlendirilebilmektedir. İçinde bulunduğumuz kriz ortamında, kredi verilmesinin teşvik edilmesini teminen, Bankacılık Kanunu'nun "Zimmet" başlıklı maddesinde değişiklik yapılmalıdır.
-Olağandışı bir dönemden geçtiğimiz göz önünde bulundurularak, finansal ve reel sektöre yönelik kapsamlı değişiklikler içeren yeni yasal düzenlemeler, etkilerinin neler olacağı bilinemeyeceğinden, bu dönemde yapılmamalıdır.
-Yurtiçi faiz oranlarının artmaması ve faiz giderlerinin yükselmemesi için, mali disiplin korunmalı, kamu harcamaları yeniden önceliklendirilmelidir.

Referans
Yayın Tarihi : 17 Kasım 2008 Pazartesi 12:04:47


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?