Katolik nikahıyla enerjiye 2.5 milyar

Borusan Holding ile Almanya’nın üçüncü büyük enerji şirketi Energie Baden-Württemberg AG (EnBW), Türkiye enerji sektöründe yüzde 50 eşit ortak oldu.

Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık, küresel büyük ekonomik kriz ortamında EnBW ortaklığının Türkiye’nin yabancı yatırımcılar açısından cazibesini kaybetmemiş olduğunu gösterdiğine dikkat çekerek, "Alman ortağımızla birlikte 2020 yılına kadar toplam 2.5 milyar Euro’luk bir yatırım planını realize ederek enerji üretiminde 2 bin megavatlık bir kapasiteye ulaşacağız" dedi. Borusan Holding CEO’su Agah Uğur ise Alman EnBW’nin CEO’su Hans Peter Villis ile 2008 yılındaki Davos Zirvesi’nde tanıştıklarını belirterek, "Ortalığımızın temeli Davos’ta atıldı. Bu ortaklığı geri dönüşü olmayan bir Katolik evliliği gibi görüyoruz" dedi.

Ortaklığa ilişkin düzenlenen toplantıda konuşan Ahmet Kocabıyık, bu ortaklığın 65 yıllık köklü bir sanayi grubu olan Borusan’ın uluslararası kredibilitesini de gösterdiği için çok önemli olduğuna işaret ederek, "2001 krizinden bu yana Türkiye ortalamasından 5-6 kat daha fazla büyüme göstermiş bir şirket olarak, aynı performansı şu an içinde bulunduğumuz küresel ekonomik krizin yerini yeni bir yükseliş dönemine bırakmasıyla birlikte yeniden göstermeye kararlıyız. Bunun için en önemli kozlarımızdan biri de kısa bir süre önce adım attığımız enerji sektöründeki faaliyetlerimiz olacak" diye konuştu. Enerji iş kolundaki faaliyetlerine, Türkiye’nin en büyük 10 üreticisinden biri olma hedefiyle uzun vadeli baktıklarını söyleyen Kocabıyık, "Bu bakış açısıyla öncelikle EnBW ile beraberce elimizdeki bin megavata yakın lisansın gerektirdiği tüm yatırımları tamamlayacağız. 2020 yılına kadar ise 2.5 milyar Euro’luk yatırımla 2 bin megawatlık kapasiteye ulaşacağız" dedi.

Daha önce de olurdu

Agah Uğur da, ortaklığın temellerinin 2008 yılında yapılan Davos zirvesinde atıldığına işaret ederek, "EnBW’nin CEO’su Hans Peter Villis ile tanıştığımızda çoktan Türkiye’ye yatırım yapmaya karar vermişlerdi. Onlara kalsa ortalık anlaşması çok daha erken imzalanacaktı. Ancak biz önce Türkiye’deki lisans portföyümüzü genişletmek istedik" dedi. EnBW ile ortaklık yapısının yüzde 50 olduğunu ve 3-4 ay sonra resmi olarak ortak olacaklarını söyleyen Uğur, "Kesin anlaşmaları imzaladık. Biz bu işi, geri dönüşü olmayan Katolik evliliği gibi görüyoruz" dedi.

EnBW’nin de eşit ortağı Fransa

EKİM 2007’den beri halka açık olan EnBW’nin Fransız devletinin yüzde 70 ile sahibi olduğu enerji devi EDF (Electricite de France) ile Alman OEW (Oberschw?bische Elektrizit?tswerke) olmak üzere iki ana ortağı bulunuyor. Fransız EDF Grubu’nun 2000 yılında ortak olduğu EnBW’de her iki hissedar da yüzde 45.01 ile eşit oya sahip durumda.

20 bin çalışan, 16 milyar Euro ciro

EnBW CEO’su Hans Peter Villis ise yaklaşık 6 milyon müşterisi ve 20 binden fazla çalışanı bulunan EnBW Energie Baden-Württemberg AG Almanya’nın üçüncü büyük enerji şirketi olduğunu ifade ederek, merkezi Almanya’nın Karlsruhe kentinde bulunan grubun 2008 cirosunun 16 milyar Euro olduğunu söyledi. Villis, 2001-2009 döneminde 7.7 milyar dolar yatırım harcaması yapan EnBW’nin faaliyetlerinin elektrik üretimi ve dağıtımı, doğal gaz sondajı ve dağıtımı, enerji ve çevre hizmetleri olmak üzere 3 ana iş koluna odaklandığını anlattı. EnBW’de hidroelektrik santrallerinin güçlü bir gelenek oluşturduğunu belirten Villis, grubun satışlarının yüzde 89’dan fazlasını Almanya’da gerçekleştirdiğini söyledi.

Amacımız Almanya ve Türkiye’de yenilenebilir enerjide büyümek

İSVİÇRE, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Avusturya ve Polonya’da iştiraklerinin bulunduğunu söyleyen Hans Peter Villis, "Ana iş kollarında karlı, sürdürülebilir ve dengeli büyümek, 2009 yılında da kurumsal gelişme stratejimizin merkezinde bulunuyor. Amacımız Almanya’da ve Türkiye pazarında, yenilenebilir enerjiler alanındaki üretim pozisyonumuzu önemli ölçüde güçlendirme" dedi. Türkiye açısından enerjinin kilit sektörlerden biri olduğunu vurgulayan Villis, şöyle konuştu: "Halen Türkiye, enerji üretiminde esas olarak petrol ve doğal gaz kullanmaktadır. Enerji kaynaklarının yaklaşık yüzde 70’i ithal edilmektedir. Oysa Türkiye, biyolojik enerji kaynakları, jeotermal enerji, rüzgar ve güneş enerjisi açısından büyük potansiyele sahip bir ülke. Biz Borusan ile birlikte bu potansiyeli kullanmak istiyoruz."