Koç’un 2008 net kárı ’erken uyarı’ sayesinde 2 milyar TL
Koç Holding 2008 yılında konsolide satış gelirlerini bir önceki yıla göre yüzde 19 artırarak 55.6 milyar TL’ye, faaliyet kárını ise yüzde 40 artırarak 5 milyar TL’ye yükseltti.Böylece Koç Holding 2008 yılında 2 milyar TL net kár elde etmiş oldu.
Koç Holding CEO’su Dr. Bülent Bulgurlu, 2008 yılını dünyadaki pek çok ülke ve şirket açısından oldukça zorlu bir yıl olarak geride bıraktıklarını söyledi. Bulgurlu, pek çok dünya devinin bile iflasa sürüklendiği ya da el değiştirmek zorunda kaldığı böyle bir dönemde Koç Holding’in cirosunu artırmaya devam etmesi ve yılı kárlı olarak tamamlamasının ardında erken uyarı sistemlerinden faydalanarak, gerekli tedbirleri zamanında almalarının ve güçlü nakit ve bilanço yönetimi ile krize hazırlıklı girmiş olmalarının, önemli rol oynadığını belirtti. Bulgurlu, 2008 yılında stratejik olmayan işkollarından varlık fiyatları zirvedeyken çıkmayı başardıklarını, sürdürülen yeniden yapılandırma programının başarılı sonuçları sayesinde bugün portföylerinin krize çok daha dayanıklı hale geldiğini ve önümüzdeki dönemde de verimliliğe odaklı büyümeye devam edeceklerini açıkladı.
Krizin etkileri
Koç Topluluğu olarak krizin etkilerini özellikle 2008’in son çeyreğinde herkes gibi hissetmeye başladıklarını belirten Dr. Bulgurlu, yılın ilk üç çeyreğindeki başarılı sonuçlarının son çeyrekteki güçlükleri bertaraf etmekte önemli katkıları olduğunu belirtti. Ancak, buna rağmen karlarında önemli oranda erime olduğunu vurguladı. 2008 sonu itibariyle Koç Holding düzeyinde 1 milyar dolar net nakit pozisyonu taşıdıkları ve döviz pozisyonlarının kapalı olduğunu belirten Bulgurlu, 2009 yılının tüm dünya için çok daha zorlu bir yıl olacağını hatırlattı.
Panik yok
Koç Holding’in küresel alandaki itibarı ve güçlü mali yapısı sayesinde ocak ayında Topluluk şirketlerinin kullanımına sunmak üzere 770 milyon dolar kredi temin ettiklerini, önümüzdeki dönemde de Topluluk şirketlerine verecekleri destekleri sürdüreceklerini bildiren Bulgurlu şöyle devam etti: "Krizin tüm dünyadaki etkilerinin ne boyutlara varacağı halen belirsiz. Bu krizi sağlıklı bir şekilde atlatabilmek için özel sektörün, hükümet’in, sendikaların ve çalışanların işbirliği çok önemlidir. Beklentilerin doğru yönetilerek, panik ortamından kaçınılması, güven krizini aşmanın en önemli yoludur."