Krizin doğurduğu yeni sektör
Ekonomik kriz, yeni bir sektör doğurmuş gibi görünüyor. Gazetelerin küçük ilan sayfalarında artık 'iflas erteleme, borca batıklık bilançosu, kriz yönetimi' gibi konularda hizmet veren firmaların ilanları da yer alıyor.
Yaşanan ekonomik krizin reel sektöre yaşattıklarını artık her gün gazetelerden okumak mümkün. Tatsız ve soğuk rakamlar, her gün arka arkaya gelen iflas haberleri, işten çıkarılanlar, "teğet geçen" krizin Türkiye'ye yansımalarını oluşturuyor.
Ekonomik krizin traji-komik tarafları da yok değil. Sözgelimi ekonomik kriz, yeni bir sektör doğurmuş gibi görünüyor. Gazetelerin küçük ilan sayfaları dikkatle incelendiğinde "iflas ertelemesi" imkânının sektörleşmeye başladığı görülüyor. Geçen hafta bir günlük gazetede yer alan küçük ilanda "İflas erteleme, iyileştirme projesi hazırlama, borca batıklık bilançosu, dava tedbir-karar, kriz yönetimi, mali yapılanma" gibi konularda hizmet veren bir şirket gözden kaçmadı. Yani bu şirket, iflas ertelemesine başvurmak isteyenlere danışmanlık hizmeti veriyordu. İlanı görenler "Bu iş artık iyice sektörleşti galiba" demekten kendini alamadı.
İflas ertelemede patlama
Konuyla yeni ilgilenenler için anlatalım: Yasalar iflas erteleme talebine izin veriyor. Nakit sıkışıklığında, cari ödemelerinde sıkıntıya giren işadamları, mahkemelere başvurarak, iş yapma kapasitesi ve potansiyellerinin borçlarını ödeyebileceğini ispat ederek "iflas erteleme" talebinde bulunuyor. İflas erteleme kararı çıkartan şirketler, kendilerini zora düşüren birçok durumdan kurtulabiliyorlar.
İflas erteleme talebinde son dönemde adeta "patlama" yaşanıyor. Geçen günlerde Referans'ta yer alan bir haberde iflas erteleme talebinin olumlu sonuçlanması için yapılanları anlatan bir firmanın avukatı "Şirket merkezini başka bir il ve ilçeye taşıyan firmalar, o yörenin mahkemesine başvuruyor. Bu şekilde sıkı incelemeden kaçmak isteyen de var" demişti. Bir bankacı ise iflas ertelemeyi iyi niyetli bir hareket olarak görmediklerini anlatarak mevzuat gereği iflas erteleme almış firmaya kredi veremeyeceklerini, bunun bir suç olduğunu açıklamıştı. O bankacı, iflas erteleme maddesinin ne bankalara ne de firmaya yaradığını, uygulamadan avukatların kazançlı çıktıklarını iddia etmişti. Hayli karışık bir iş olan iflas ertelemesine başvurmak isteyenler için bu bilgileri de hatırlatalım istedik.
Mehmet Kilci, yeni makamına devir-teslimden sonra oturacak
Gelir İdaresi Başkanı Akif Ulusoy'un Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla görevden alınması "idare"de biraz şaşkınlık, biraz tedirginlikle karşılandı. İdarede şimdi herkes birbiriyle bile "kısık" sesle konuşmayı, telefonlarda daha resmi bir dil kullanmayı tercih ediyor.
Bu kadar karmaşa arasında Başkan Yardımcısı Mehmet Kilci, Ulusoy'un yerine getirildi. Kilci için de zor bir durum olsa gerek ki, Ulusoy'un odasına geçmek için acele etmeyeceği belirtiliyor. Kilci'nin başkanlık odasına geçmek için devir-teslimi beklemeyi tercih edeceğini duyduk.
Kilci'nin ataması yapıldı
Aslında Kilci'nin ataması yapıldı, atama Resmi Gazete'de bile yayımlandı. Yani istese odaya hemen geçebilir ama Kilci "nezaketen" eski çalışma arkadaşından görevi devralmayı bekleyecek. Kilci'nin "sert maliye müfettişi" havasında olmadığı, ılımlı bir kişiliğe sahip olduğu konuşuluyor. Yani herkesin tedirgin olduğu bir havada "toparlayıcı" olabileceği dile getiriliyor. Yeniden yapılandırılması düşünülen "idare"de bakalım Kilci, bu yeni ve zorlu dönemi nasıl yönetecek?
2009, Milli Piyango yılı olacak gibi görünüyor
2009 yılı "piyango yılı" olacak desek yalan söylemiş olmayız. Milli Piyango'nun henüz 1.5 yaşını yeni dolduran oyunu Süper Loto'da, 30 milyon TL'nin geçilerek "Türk şans oyunları tarihinin en büyük ikramiyesi"ne ulaşılması bunun ilk göstergesi.
Dile kolay, Türkiye'de 1870 yılından bu yana piyangolar düzenleniyor. Bu yıl ayrıca, nisan ayında da Milli Piyango özelleştirmesi ile ilgili lisans ihalesi gerçekleştirilecek. 5 talipli Milli Piyango'yu almak için yarışacak. Haziran ayında ise Avrupa Devlet Piyango ve Toto Birliği 5. Kongresi İstanbul'da toplanacak. Bu kongrede, bir yandan piyangolarla ilgili çeşitli konular gözden geçirilirken diğer yandan da kongrenin ana teması ve sloganı olarak belirlenen "Piyangolar ve Toplum" konusu işlenecek.
Krizde piyangoya ilgi artıyor
Özellikle ekonomik kriz dönemlerinde piyangoya ilginin çok arttığı biliniyor. Piyangolar içinde -kazanma şansı çok daha az olsa da- sayısal oyunlara ilginin daha çok olduğu, konuyla ilgilenenlerin hemen öğrendiği bir gerçek. Çünkü sayısal oyunlarda ikramiyeler hızla devredip katlanabiliyor. İşte toplantıda bütün bunlar, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden gelen uzmanlar tarafından konuşulup değerlendirilecek. Kongre, Avrupalı oyun organizatörleri ve tedarikçilerinin mesleki konularda görüş alışverişinde bulunmasına da imkân sağlayacak ve katılımcılara yeni ufuklar açacak.
