16
Mayıs
2024
Perşembe
EKONOMİ

Pahalı yem hayvancılığı bitiriyor

Yem fiyatlarında yüzde 40 artış yüzünden kesime giden ve süt kuzuda erken turfanda dönemine giren kırmızı ette arz patladı, fiyatlar yüzde 10'a yakın geriledi. Sektör temsilcileri yem desteği gelmezse yakında kesilecek hayvan kalmayacağını söylüyor.

Hayvancılık sektöründe Avrupa'dan damızlık ithalatı tartışmaları sürerken üretici yanlış politikaların acısını çekiyor. Küçük üretici geçen yıl yüzde 40 artan yem fiyatları nedeniyle elindeki besi hayvanını erken kesime gönderirken, havaların sıcak gitmesi nedeniyle süt kuzularının turfanda döneminin erken gelmesi piyasada kırmızı et arzını arttırdı. Piyasada beklenmedik arz artışı ise fiyatları geçen yıla oranla yüzde 5- 10 arasında gerileterek, 7 YTL'ye kadar düşürdü. Sektör temsilcileri arz ve talepteki istikrarsızlığın önümüzdeki günlerde fiyat artışlarına yol açabileceğini belirtirken "Yakında kesilecek hayvan kalmayacak" uyarısı yapıyor.

Türkiye'de kayıtdışı nedeniyle kesin olmamakla birlikte ortalama 650-700 bin ton kırmızı et tüketiliyor. Türkiye'de 12 milyon büyükbaş, 25 milyon küçükbaş hayvan olduğu tahmin ediliyor. Anadolu'da 20 başa kadar besi yapan binlerce küçük üretici bulunuyor. Üreticinin en büyük sıkıntısı yem fiyatlarındaki aşırı artış. Geçen yıldan bu yana yem fiyatları yüzde 40 oranında arttı. Bunun nedeni dünya piyasalarındaki yükselme ve yetersiz üretim.

Yemde dışa bağımlı olan hayvancılık sektöründe, doğru politikalar olmaması nedeniyle hayvan sayısı da giderek azalıyor. Buna bir de son günlerde Tarım Bakanı Mehdi Eker'in başlattığı "et ithalatı" tartışmaları da eklenince piyasadaki istikrarsızlık üreticiyi tedirgin ediyor.

Aynı zamanda besi hayvancılığı yapan Polatlı Kasaplar Odası Başkanı Arif Karaoğlu, bir yıl önce 50 kilogramlık yemin çuvalını 16 YTL'ye almalarına karşın bu yıl aynı çuvala 28 YTL ödemek zorunda kaldıklarını belirtiyor ve "Besici yem maliyetleri yüzünden hayvanı elinden çıkararak malından vazgeçmek zorunda kalıyor" diyor.

Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ ise kırmızı et fiyatlarındaki gerilemeyi birkaç nedene bağlıyor. "Yem fiyatları üreticinin katlanamayacağı boyutlara çıktı" diyen Yalçındağ, "Bu nedenle besici artık hayvanını bir an önce elinden çıkarmaya başladı. Eskiden süt kuzusunda besici sadece kuzuyu kesime verir, anneyi sütü için saklarken artık, kuzu da anne de kesime gidiyor. Türkiye yakında peynirlik süt de bulamayacak. Bu iş sadece eti değil tüm hayvancılığı etkileyecek" diyor.

Üretici kendi yemini üretmeli

Öte yandan geçtiğimiz haftalarda Tarım Bakanı Mehdi Eker'in damızlık ithalatına izin verecekleri yönünde yaptığı açıklamanın da besicileri tedirgin ettiğini ve "rekabet etme şansımız yok" düşüncesiyle kesime gönderdiği hayvan sayısını artırdığını söyleyen Yalçındağ, bu yüzden piyasaya giren fazla etin fiyatların düşmesinde etkili olduğunu belirtiyor. Türkiye'de hayvancılığın gelişmesi için yem sorunun bir an önce çözülmesi gerektiğini belirten Yalçındağ, şunları söylüyor: "Avrupa'da bir hayvan başına bir dönüm yem alanı düşüyor. Bizim üreticimiz ise yeme bağımlı. İşletmeler küçük olduğu için maliyet artıyor. Artık üretici kendi yemini kendisi üretecek duruma gelmeli."

Küresel ısınma da etkiledi

Et Sanayicileri Birliği Başkanı Önder Ünlüer ise fiyattaki dalgalanmasının nedenini farklı bir noktaya daha bağlıyor: "Küresel ısınma..." Ünlüer, "Hayvanların gelişimi hava koşullarıyla yakından ilgili. Bu yıl yaşanan sıcak havalar süt kuzularında turfanda dönemini öne çekmiş oldu. Bu arada büyükbaş hayvan yetiştiricileri de geçen yıldan bu yana iki kat artan yem fiyatlarıyla mücadele etmekten vazgeçti. Elindeki, ahırındaki hayvanları kesime gönderdi. Tüm bunlar piyasaya arz fazlası ve düşük fiyat olarak yansıdı" diyor.

Yüzde 18 KDV düşürülmeli

Yem fiyatlarındaki artış nedeniyle hayvan kesimlerinin ve fiyattaki gerilemenin devam edebileceğini belirten Ünlüer, geleceğe ilişkin ise farklı bir öngörüde bulunuyor: "Düşük fiyat ilk aşamada olumlu görülüyor. Ancak hayvan varlığı azaldıkça fiyatlar şişmeye başlayacak. "

Küçük ve orta ölçekli işletmelerin hayvancılıktan çıkış sinyalleri vermeye başladığına işaret eden ve yem desteğinin bir an önce devreye sokulması çağrısında bulunan Ünlüer, "Ette yüzde 8 işlenmiş ette yüzde 18 olan KDV oranları düşürülmeli ve ırk ıslahı yapılmalı. Bu sorunlar çözüme kavuşturulmazsa Türkiye çok olumsuz bir tablo ile karşı karşıya kalabilir" diyor.

Kesime hayvan kalmayacak

SETBİR Başkanı Erdal Bahçıvan da sürecin devamı halinde önümüzdeki bir iki ay içinde kesime verilecek hayvan kalmayacağı ve et fiyatlarının aşırı artacağına dikkat çekiyor. Bahçıvan, "Şu anda piyasada bir arz fazlası var. Bu da fiyatları geriletiyor. Fakat turizm sektörü kapıda, Ramazan ayı yaklaşıyor. Bu gidiş devam ederse et fiyatları tam tersine yükselişe geçecek" diyor.

Yem fiyatlarındaki aşırı artışın tüm dünyada yaşanan bir trend olduğuna dikkat çeken Bahçıvan, bu süreçten en çok küçük işletmelerin etkilendiğine de vurgu yaparak, "Yem fiyatları konusunda Türkiye tek başına bir şey yapamaz. Tüm dünyada tarımsal ürün fiyatları artışta. Yapılması gereken en temel şey işletmelerin büyüklüklerinin artması. Küçük işletmelerin maliyet konusunda yaşadığı sıkıntı ortada" dedi.

Hindide fiyatlar yüzde 50 arttı

Kırmızı et fiyatları düşerken, kanatlı et fiyatları ise yükseliyor. Hindi fiyatındaki artış yüzde 50'yi aştı. Ancak hindi fiyatlarının artması hindicileri çok da sevindiren bir durum değil. Kırmızı etin fiyatı gerilediği için, yüksek fiyatlı hindinin alıcısı gelecek dönem siparişlerini azaltmaya hazırlanıyor. Bu da zaten hedeflediği tüketim oranlarına ulaşamayan hindicilerin son bir yılda yüzde 30 oranında pazar kaybına yol açmış durumda. Oteller mönülerinden hindiyi çıkarmaya başladı. Antalya'daki Lara Otel'in Yiyecek İçecek Müdürü Halil Kütük, hindi etinin ekonomik cazibesini yitirdiğini bu nedenle mönülerinde değişikliğe gittiklerini belirterek, "Hindinin kilosunu ortalama 7 YTL'ye, kırmızı eti ise 9 YTL'ye alıyoruz. Arada bir fark kalmadı. Ama mönümüzde kırmızı ve beyaz et dengesini de gözetmeye dikkat ediyoruz. Ucuz olma vasfını yitirdiği için hindi yerine daha çok piliç eti kullanmaya başladık. Artık en ekonomik mönü kilosu 3 ila 3.5 YTL'ye gelen tavuk etinden oluşuyor" diye konuştu.



Selma Bektaş / referans
Yayın Tarihi : 9 Nisan 2007 Pazartesi 10:47:56


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
İSM IP: 193.110.208.xxx Tarih : 25.12.2007 17:26:04

türkiyedeki bu yanlış politikalar halkı bezdirme noktasına getirdi bundan sonrada düzeleceğe benzemiyor çiftçi artık iflas noktasında yem fiyatları sürekli artarken süt ve et fiyatları hep aynı çiftçi de sürekli sıkıntı içinde


türkay ağdaş IP: 88.240.52.xxx Tarih : 7.09.2008 12:22:39

bende besi hayvancılığına girmeyi düşünüyorum ve besi yemini kendim üretmek istiyorum acaba en uygun yer neresi ? ne kadar dönümlük bir araziden ne kadar mısır , abuğday, arpa , soya fasulyesi üretilebilir haberi olan var mı yardım etsin lütfennn....