Piyasalar allak bullak

ABD'nin ortaya koyduğu ekonomik canlandırma paketinden tam olarak tatmin olmayan piyasalarda satış baskısı artarak sürüyor.

Dolar yurtiçi piyasada 1,20 YTL'yi zorlarken, borsa haftaya sert düşüşle başladı. ABD borsları, 'Martin Luther' günü nedeniyle bugün kapalı ancak 'ABD Future piyasası' satış ağırlıklı bir seyir izliyor

İstanbul serbest piyasada dolar 1,1960 YTL, avro 1,7340 YTL'den haftaya başladı.

Kapalıçarşı'da saat 10.05 itibarıyla, 1,1960 YTL'den alınan dolar 1,1980 YTL'den satılıyor. 1,7370 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 1,7390 YTL olarak belirlendi.
Doların satış fiyatı, Kapalıçarşı'da en son 28 Kasım 2007 tarihinde 1,2000'li seviyeleri görmüştü.

Serbest piyasada önceki kapanışta doların satış fiyatı 1,1800 YTL, avronun satış fiyatı ise 1,7310 YTL olmuştu.

Bankalararası piyasada dolar kotasyonları satışta en yüksek 1,2020 YTL seviyelerinde bulunuyor.

Serbest piyasada haftaya yükselişle başlayan döviz, bankalararası piyasada da saat 09.10 itibarıyla alışta en düşük 1,1930 YTL, en yüksek 1,1960 YTL, satışta en düşük 1,1975 YTL, en yüksek 1,2020 YTL seviyesinde bulunuyor.

Uluslararası piyasalarda avro-dolar paritesi 1,4525, sterlin-dolar paritesi 1,9513, yen-dolar paritesi ise 106,31 düzeyinde seyrediyor.

BORSA HIZLA DÜŞÜŞÜYOR

İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında bileşik endeks 47 bin puanın altına geriledi.

Borsada geçen hafta başlayan düşüş, haftanın ilk gününde de devam ediyor.

Birinci seansa 1.315,58 puan azalarak başlayan ve geçen hafta kapanışa göre yüzde 2,70 oranında değer kaybeden endeks, açılış seansının ardından düşüşe devam etti.

Endeks, seansın 1 saat 15 dakikalık bölümünü, 1,805,05 puan azalarak 46.852,41 puandan geçti. Hisse senetleri bu seviyede ortalama yüzde 3,71 değer kaybetti.

İlk bölümde işlem hacmi ise 458 milyon YTL olarak gerçekleşti.

FAİZ DE YÜKSELİŞTE

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarında işlem gören 7 Ekim 2009 vadeli tahvilin, bugün valörlü işlemlerinin saat 10.10 itibarıyla basit getirisi yüzde 17,58'e, bileşik getirisi yüzde 16,61'e çıktı.
Bu tahvilin, aynı gün valörlü işlemlerinin önceki kapanışında basit getirisi yüzde 17,39, bileşik getiri yüzde 16,43 olarak gerçekleşmişti.

ASYA BORSALARI DA DÜŞTÜ

ABD kaynaklı durgunluk kaygıları, başta Japon, Çin ve Hindistan borsaları olmak üzere, Asya borsalarının değer kaybetmesine neden oldu.

Tokyo Borsası'nın, yüzde 4'e yakın değer kaybetmesinin ardından, Çin Menkul Kıymetler Borsası'nın temel barometresi Şangay Bileşik Endeksi yüzde 5.1, Hindistan Bombay Endeksi de yüzde 2.2 oranlarında değer kaybetti.
Uzmanlar, küresel ekonomik durgunluk kaygısının borsaların değer kaybetmesinde etkili olduğunu vurguluyor.

PİYASALAR NEDEN SALLANIYOR?

- ABD'de açıklanan ekonomik verilerin resesyona işaret etmesi
- Mortgage krizinin devam eden etkileri
- Başta Citigroup olmak üzere dev finans kuruluşlarının zarar açıklaması
- Piyasalara olan güvenin azalması
- Dolar/yen paritesinin düşmesiyle carry-trade endişelerinin alevlenmesi
- Büyümenin yavaşlayacağı beklentisiyle petrol fiyatlarının gerilemesi

UZMANLAR NE DİYOR?

A Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Murat Salar, bundan sonra, son 3-4 yıldır devam eden likidite bolluğunun olmayacağını ifade ederek, Borsada 43 binli seviyelerin görülebileceğini kaydetti.

Salar, piyasalardaki duruma ilişkin yaptığı açıklamada, Borsada yaşanan gerilemenin beklenen bir gelişme olduğunu, geçen yıl Ağustos ayında ABD'de ortaya çıkan kredi krizinde endişelerin arttığını, ancak hükümetler ve merkez bankalarının aldıkları önemlerle önemli adımlar atıldığını hatırlattı.

Bugün gelinen noktada ise piyasaların geleceğe endişeyle baktıklarını ifade eden Salar, şöyle devam etti:

"ABD ekonomisinin durgunluğa girmesi neredeyse kesinleşti. Bunun dünya ekonomilerine de yansıması son derece normal. Son 3-4 yıldır pozitif trendin ana gerekçesi dünya ekonomilerindeki olumlu seyirdi. Global konjonktür ile birlikte bazı şeyleri düzeltmiştik. Bundan sonra son 3-4 yıldır devam devam eden likidite bolluğu olmayacak. Daha farklı bir atmosfere giriyoruz. Bunun değişmesi için ABD ekonomisinde dipten dönüşü görmek lazım. Türkiye son dönemde bize benzer ülkelere göre daha negatif fiyatlanmaya başladı. Bunun da birkaç nedeni var. 2007 yılını siyaset konuşarak çok boşa harcadık. Ekonomide atılması gereken adımlar maalesef atılmadı. O gün atılmayan adımların bugün negatif anlamda fiyatlara yansıması yaşanabilir."

Bundan sonraki süreçte Türkiye'nin ev ödevlerine tekrar dönmesi gerektiğinin altını çizen Salar, yapılması gereken reformlara dikkati çekerek, ekonomik programın revize edilerek günümüze uyarlanması gerektiğini söyledi.

Türkiye'nin IMF ile ilişkisinin bundan sonraki süreçte nasıl devam edeceğinin de önem taşıdığını vurgulayan Salar, AB konusunda kararlı siyasi iradenin olduğu yönünde mesajlara ihtiyaç bulunduğunu anlattı.

-43 BİNLİ SEVİYELER GÖRÜLEBİLİR....-

Murat Salar, Borsada 43 binli seviyelerin görülebileceğini ifade ederek, "Şu anda piyasalarda pozitif olabilecek bir şey görünmüyor. Pozitif bir gelişme yaşanırsa da endeks en fazla 50 bin 500'leri görebilir. Ancak bu kolay değil, endeks aşağı yönlü bir trendde bulunuyor" diye konuştu.
Döviz tarafında ise belirleyici olacak unsurun yerli yatırımcının satışları olduğunu anlatan Salar, dolarda 1,2000-1,2500 YTL arasında yerli satışlarının yoğunlaşacağını düşündüğünü kaydetti.
Salar, kısa vadede dolarda üst limitin 1,2500 YTL seviyeleri olduğunu söyledi.
Kontrol edilmesi gereken bir süreçten geçildiğine işaret eden Salar, yaşanan sürecin son 4-5 yılın dönüşümünün sinyali olabileceğini dile getirdi.