28
Mayıs
2024
Salı
EKONOMİ

Rumlara 4 milyar dolar

Kenthaber köşe yazarı Mehmet Aycan, Türkiye'nin AB'ye liman önerisinden,  Rumların ne kadar karlı çıkacağını yazdı. Aycan'ın konu ile ilgili yazısını ilgiyle okuyacağınızı umarız...

Türkiye siyaseten bir krizin eşiğinde...

Sizce "felaket tellalığı mı" yapıyorum?

Hayır...

Önce şunu söyleyelim...

Kıbrıs parça parça satılıyor...

Önce Annan Planı...

Annan Planı'nın sonuçları ne oldu hatırlayın...

Hani demişlerdi ya; Siz evet derseniz, sizi defakcto tanıyacağız, ticaret yaptıracağız...

Rumları da cezalandıracağız..

Ne oldu siz "evet" dediniz Rumlar "hayır" dedi...

Bizi takip edenler hatırlayacaktır; Rum'un hayır "evet" anlamı taşır..Senin evet'in ise "hayır" manasındadır diye yazmıştık...

Ne demekti bu...

Anlamı şuydu...

Siz "evet" dediğinizde Annan Planı'nın tümünü kabullenmiş oldunuz..Artık devlet politikası olarak oradan bir adım bile geri gidemezsiniz.

Çünkü halkınız istemi budur ve demokrasi halk ne derse o olur..

Tabi bu sonuç üzerine Rum elini oğuşturuyor...

Elde var birrrrrrr.....

Hayır diyen AB'ye giriyor, Evet diyen dışlanıyor...

Ama siz kırmızı çizginizi sarılaştırmak zorundra kalıyorsunuz.

Gerçi bunun bir faydası da olmadı değil...

Genç kuşak Kıbrıs'taki bu ayrılığın sorumlusu olarak hep Türkiye'yi gördü. Lefkoşa'nın Rum yakasına bakıp "bak orası ışıl ışıl, burası ise sadece köy" diyorlardı...

Referandum sonrasında anladılar ki, olayın sorumlusu Türkiye değil...

Baksanıza Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat bile değişti...

Annan Planı'nı koz olarak kullanana AB bu kez "Gümrükbirliği'nin gereğini yap ve limanlarını ve hava alanlarını rumlara aç" dedi...

Ama Türkiye şunu diyemedi, "sen gayrı yasal yollardan Güney Kıbrıs'ı bünyene aldın. Uluslararası yasalara göre böyle bir ülke yok..."

Diyemedi, çünkü Annan Planı ile tanımaya ilk adım atılmıştı...

Şimdi ikinci tur başladı...

Türkiye ağır baskılar karşısında geri adım attı. sarıları da kadırıp herşeyi karmakaraşık etti..

Şifahi de olsa Rum kesimini tanıdı...

Ve batmakta olan iki ekonomiyi kurtardı.

Hem faturayı bu gariban vatandaşın sırtına yıkarak kurtardı..

Nasıl mı?

Anlatılım.

Hangi liman açılacak...

Mersin...

Hangi Havalanı açılacak

İstanbul

bu iki merkezin özelliği ne ve hangi uçaklar gelecek ve hangi gemiler yanaşacak...

Önce limandan başlayalım çünkü o güncel.

Herkesin bildiği ama bizim siyasilerin bilmediği bir şey var...

Yunanistan dünyanın en büyük gemi taşımacılığı filosuna sahip ülkelerden biridir...

Hatta en büyüğüdür...

Kıbrıs Rum Kesimi ise, Panama ile birlikte bazı gümrük ve vergi kolaylıkları sağalayarak dünya yük gemilerinin bandırasını almıştır...

Yani, limana gelecek gemi aslında bir İspanyol veya Amerikan gemisidir ama Rum kesimi bayrağı taşır...

Mersin Limanı'nın özelliği ise Hazar petrollerinin dünya ya ihracı için kullanılacak en büyük limanımızdır.

Yani Rum gemileri gelecek ve Hazar petrolünü dünya pazarlarına taşıyacak...

Batmakta olan Kıbrıs Rum Kesimi ve Yunan ekonomisine -ki Rum bandıralı gemilerin büyük bölümü Yunan armatörlere aittir- kimi yorumculara göre 4 milyar dolar, kimi yorumculara göre çok daha yüksek- akacak...

GSMH'sini yukarı taşıyabilmek için fuhuş sektörünü bile oraya sokan bir ekonomi ve sadece kirli para ile ayakta kalabilen Rum ekonomisine sıcak para girdisi sağlanacak..

İstanbul ise Türkiye'nin en büyük ihracat ve ithalat merkezi...

Buraya inecek kargo uçaklarının kazancını düşünebilirsiniz..

Ama siz hala aynı noktada mısınız?

Kabul etmediler mi diyorsunuz...

Yanılıyorsunuz...

Elbette onların "hayır"ı yine "evet" anlamını taşıyor...

Şimdi koro halinde bağırıyorlar

Elde var iki....

Acemi siyasetçiler laf ebeliğinden başka şey üretmez...

Kimseye danışmadan yaptıkları işleride böyle ellerine yüzlerine bulaşatırırlar..

Taksitli ülke satışı işte buna denir...

Mehmet Aycan/Kenthaber
Yayın Tarihi : 11 Aralık 2006 Pazartesi 15:30:57
Güncelleme :11 Aralık 2006 Pazartesi 15:41:49


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?