Son 15 yıldaki en süratli tırmanış vakalarından birinin yaşandığına dikkat çeken Uluslararası Tahıl Konseyi adlı örgütün Başkan Yardımcısı John Tjaardstra, durumun kaygı verici olduğunu belirtiyor.

Fiyatların henüz rekor seviyede olmadığını belirten Tjaardstra neden endişeli olduklarını anlatırken "Aslında uzun vadeli dönemde bir karşılaştırma yaparsanız, fiyatlar 1990'ların ortasında daha yüksekti. Zira o sıralar arz ve talep arasında geçici bir açık oluşmuştu. Ama dünya genelinde 150 milyon tonluk bir üretim artışı sağlanmasıyla durum istikrar kazandı. Bu yıl da aslında çok yüklü düzeyde bir üretim artışı bekliyoruz. 80-85 milyon tonluk bir artış yakalanabilir" diyor ve ekliyor, "Ancak o zamandan farklı olarak, talebin de yılda yüzde 2,5 oranında artması gibi bir durumla karşı karşıyayız."

Uzmanlar talepteki artışı elverişsiz hava şartları dolayısıyla bazı ülkelerde üretimin düşmesi, gelişmekte olan ülkelerden, başta Çin ve Hindistan'dan, talebin git gide artması gibi örneklerle açıklıyor.

Bu denkleme yeni eklenen bir unsur ise biyo-yakıtlar, yani ağırlıklı olarak bitkisel kaynaklardan üretilen etanol gibi yakıtlar.

ABD ve bazı Latin Amerika ülkeleri, son yıllarda çevreyi daha az kirleten bu yakıtlara önemli ölçüde bel bağlar oldu.

Uluslararası Tahıl Konseyi'nden John Tjaardstra'yı kaygılandıran da asıl etanol talebindeki artış.

Tjaardstra "Oldukça büyük bir yükseliş var. Bu yıl 35 milyon ton daha fazla tahıl, etanol üretiminde kullanılacak. Yani 2007-2008 yılları arasında, bir önceki yıla göre yüzde 50'lik bir artış yaşayacağız. Bu da tüketim açısından bu yıl yaklaşık 20 milyon ton kadar bir açık demek."

Etanolün başlıca kaynağı olan şeker kamışı sözü edilen tahıl hesaplarına dahil değil.

Yakıt kaynağı olan tahıllar tablosuna yani mısır ve benzeri hububat ürünlerine bakıldığında ise bu yıl toplam 107 milyon ton tahılın yakıt üretimine aktarılacağı görülüyor.