Küresel ısınma tüm dünyayı tehdit ediyor. Mevsim normalleri üzerindeki hava sıcaklığı hazır giyimcilerin kışlık ürünlerini vitrinde bıraktı.

Bazı şirketler kalın iplik işleyen makineleri elden çıkarıyor Aralık ayının ortasına gelindiği bugünlerde Türkiye'nin kayak merkezleri de 'kar' özlemi içinde. Geçen yıl bu tarihlerde sezonu açan kayakçılar, her gün hava durumunu izliyor. 

Üşümeden alınmıyor paltolar rafta bekliyor

'Tüketici üşümeden almıyor' diyen hazır giyimciler, kalın kışlık ürünlerde satışın henüz başlamadığını söylüyor
Küresel ısınma nedeniyle bir türlü gelmeyen kış, hazır giyimcileri de zora soktu. Vatandaşlar, mağazalarda yerini alan kış sezonu ürünlerine mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava nedeniyle henüz ilgi göstermiyor. Özellikle, kürklü bot, çizme, palto gibi kalın kışlık ürünler vitrinlerde alıcı bekliyor. Boyner Mağazacılık Genel Müdürü Aslı Karadeniz, kış sezonu ürünlerinin mağazalara gelmiş olmasına rağmen, palto, bot gibi kışlık ürünlerde satışların henüz başlamadığını söyledi. "Ürünler hazır,ama havalar soğumayınca vatandaşı içinden henüz bu ürünleri satın almak gelmiyor. Biz de gözümüzü havaya diktik, bir anlamda kar duasına çıktık" diye konuşan Karadeniz, önümüzdeki haftalarda soğuk havaların gelmesiyle satışların hız kazanmasını beklediklerini dile getirdi.

Dünya da böyle 

Park Bravo'nun patronu Kamil Özçoban da, kalın kışlık ürünlerin 'olduğu gibi durduğunu' söyleyerek, "İnsanlar ayağı su çekmeden bot almıyorlar, üşümeden palto almıyorlar" dedi. Sektörün zaten 2 senedir zor şartlar yaşadığını vurgulayan Özçoban, soğuk havayı bekleyenin yalnızca Türk hazır giyimciler değil, tüm dünyadaki hazır giyimciler olduğunubelirtti. Özçoban, son yıllarda zaten çok kalın ürünlerden kaçındıklarını kaydederek, bunun nedenini de tüketicilerin çoğunlukla kaloriferli evlerde yaşayıp kaloriferli ofislerde çalışması olarak gösterdi. "Kaban, manto, çizme, bot... Bunlar hep vitrinlerde duruyor" diye devam eden Özçoban, indirimlerin genellikle aralık ayında başladığının altını çizerek, şunları söyledi: "Bizim sektörde genelde indirimler yumuşak bir oranla başlar, yüzde 40 gibi, sonra yüzde 50-60 hatta 80'e kadar gider, stokları eritmek için. Şimdi biz soğuğu beklerken indirim sezonu da gelecek. Biz de gözümüzü diktik, soğuk havayı bekliyoruz."

'Satışlar ocakta başlar'
Yargıcı'nın patronu Emir Yargıcı, hava soğuyunca kalın ürünlere olan ilginin doğal olarak artacağını belirterek, en çok paltoyu ocak ve şubat aylarında sattıklarını kaydetti. "Bizim ocak ayında zaten indirimimiz de başlar" diye devam eden Yargıcı, dolayısıyla ocak ayında hem soğuklar hem de indirimin yardımıyla esas kışlık ürün satışlarının başlayacağına inandığını ifade etti. Yargıcı, çoğu tüketicinin arabasından evine ve işine gittiğini, sokakta yürüme alışkanlığının çok yaygın olmaması nedeniyle de zaten çok kalın kışlık ürünlerin son yıllarda ilgi görmediğini de sözlerine ekledi.

Kalın kazak satılmayınca, ince triko için özel makineler getirtti

Motif Triko'nun patronu Türesin Anık, kalın kazaklar satmayınca ince trikonun ağırlığını artırdı. Şimdi sırada terletmeyen bambu ipinden triko ve tişört var.

Duvarcı ustası bir baba ile ev hanımı bir annenin çocuğu olarak dünyaya gelen, 35 yıl önce 9 kardeşiyle birlikte Ordu'dan İstanbul'a göçen ve önce Motif Triko, ardından da Moti'yi kuran Türesin Anık, Laleli'deki bavul ticaretinde en fazla tercih edilen Türk markalarından biri. Yıllık cirosunun 7 milyon dolar olduğunu söyleyen Anık, "Laleli kayıt altında olmadığı için bilemiyoruz. Ama gerçek ciromuz bunun çok üzerinde" diyor. Markasını oturtmak için pek çok zorlukla boğuşan Türesin Anık'ın son günlerdeki en büyük derdi ise küresel ısınma. Anık, ne doğabilimci, ne de soba üreticisi. O yıllardır en iyi bildiği şeyi yapıyor, triko üretiyor. Ama eskiden kalın yünlerle üretilen 'kazak'ları artık hiç kimse giymek istemiyor. Birincisi, artık büyük şehirlerde evler ve işyerleri eskisi gibi soğuk olmuyor, ikincisi de kışlar artık öyle sert geçmiyor. İşte, aralık ayı ve hava sıcaklıkları, hâlâ mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor. Türesin Anık, ince triko üretebilmek için makine parkını yüzde 40 oranında yenilemiş. Bir makinenin 100 bin Euro olduğunu söyleyen Anık, "Büyük ölçekli iş yapıyorsanız 50-60 makineden az olmaz. Bizim 50 makinemiz var, yarıya yakını ince triko üretimi için. Kazakların kol altlarına da üç tane küçük delik açacağız ki nefes alsın, terleyince rahatsız etmesin" diyor. Türesin Anık'ın son dönemde denediği yeniliklerden biri de soya fasulyesi, kayın ağacı ve bambu kumaşından elde edilen iplikte kışlık kazak ve yazlık penye bluz üretmek. Bu kazakların en büyük özelliğinin kışın vücudu sıcak tutmasına rağmen terletmemesi olduğunu belirten Anık, şunları anlatıyor:

KAYINDAN İPLİK

"Özellikle büyük şehirlerde artık evler de ofisler de kaloriferli. Kimse 80'lerdeki gibi kalın, balıkçı yaka kazak giyemiyor. Onları üretenmakineleri İran'a, Suriye'ye, Hindistan'a gönderiyoruz. Orada hâlâ kalın üretim var. Elimizde kalanlarla da Rusya ağırlıklı üretim yapıyoruz, ki bu yıl Rusya da soğumadı. Ben bu küresel ısınmayı çok dert ediyorum doğrusu. Şimdi bambu, soya fasulyesi ve kayın ağacından yapılan iplikleri ithal ediyoruz. Bunlardan üreteceğimiz triko ve tişörtler hem çok ince hem de yumuşak."

Erkek için de üretime başlıyor 

TRİKO dendiğinde annelerimizin giydiği, koyu ve ağırbaşlı renklerle bol kesimli üretilen giysiler geliyor akla. Motif'in Classic koleksiyonu hâlâ öyle. Ama bu ürünlerin alıcıları artık Anadolu'da yoğunlaşıyor. Şehirli anneler ve hatta anneanneler gençlerin renk ve modellerine yaklaşırken, Anadolu kadını kahverengileri, bejleri ve ağırbaşlı kesimleri terk etmiyor. "Anadolu'da belediye başkanının, kaymakamın, valinin hanımının markasıyız" diyen Türesin Anık, en çok iadenin de oralardan geldiğini söylüyor. Çünkü şehirli çalışan kadın çalışma hayatının içinde giydiklerini daha hızlı tüketirken, Anadolu'daki daha uzun süre giyiyor ve beklentisi de yükseliyor.

'ANNE MAĞAZALARI' GELİYOR 

Kadın trikosu üreten Motif'in, gençler, anneler ve çalışan kadınlar için farklı kategorileri var. Yakın zamanda erkekler için de üretime başlamaya hazırlanan Anık, bu konuda altyapıyı oluşturuyor. Markasını büyük zincir mağazaların tamamına veren Türesin Anık'ın önümüzdeki dönemde planladığı en önemli yenilik, kendi mağazalarını açmak. Bu mağazalarda kendi ürettiği trikolarla kombinlenecek çanta, ayakkabı, aksesuar da bulundurmayı hedefleyen Anık, "Ben Anneler Günü'nde ilk akla gelen mağaza olmak istiyorum. Düşündüğüm konsept daha küçük ve derli toplu, üstelik de yorucu olmayacak. Annesine triko alan, uygun eşarbı da bulacak yanında, çantayı da" diyor. Türesin Anık, erkeklerden de talep geldiğini ve önümüzdeki kıştan itibaren erkek trikosu üretimine de başlayacaklarını söylüyor.