Turizmde 'HU' polemiği

TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Abdurrahman Dilipak'ın kurduğu, kısa adı HU* olan Hac ve Umre Turizmi Projesi için 'Yanlış yapana müsade etmeyiz' dedi. Dilipak'tan ise 'Ulusoy, bu uslubu ve konuyu rejim sorunu haline getirme gayretleri ile TÜRSAB'ı da kendini de zor durumda bırakır' yanıtı geldi

Gazeteci ve yazar Abdurrahman Dilipak ile Haremeyn Turizm'in sahibi Ahmet Ziya tarafından kurulan ve kendini "insan hakları projesi" olarak tanıtan Hac ve Umre Projesi (HU), Türkiye Seyahat Acentaları Birliği'nden (TÜRSAB) tepki aldı.

TÜRSAB'ın internet sitesinde, HU Platformu adı altında Abdurrahman Dilipak imzalı bir metinde "Daha iyi bir ülkeyi birlikte gerçekleştireceğiz. Evrensel insan hakları, evrensel hukuk, uluslararası sözleşmeleri de kapsayan bir hukuk mücadalesi için evet diyorsanız, buyrun aramıza hoşgeldiniz" denildiği aktarıldı.

'Haddini aşıyor'
TÜRSAB Başkan Başaran Ulusoy bu sözlere internet sitesinde şöyle yanıt verdi: "Daha iyi bir ülkeyi gerçekleştireceği gibi büyük iddialı ve bize göre oldukça haddini aşan tarzda ifadelerle dolu bu yazıları hazırlayan kalem, aslında kendi işini layıkıyla yapsa zaten hedeflediği iyi bir ülkede yaşıyor olmayacak mı?"
Ulusoy Milliyet'in sorularını yanıtlarken de, "Biz TÜRSAB olarak turizmle ilgili tüm işleri yaparız. Hac ve Umre turizmi diye bir ayrıma gitmeyiz. Bu ayrımı yapanlar varsa ben bunlarla muhattap olmam" dedi.

TÜRSAB: Göz yummayız
"Ben Dilipak'ı turizm sektöründen tanımıyorum. Kendisi yazardır, yazarlığını yapsın" diyen Ulusoy, HU Projesinin insan hakları projesi olmaktan çok ticari kaygılarla kurulmuş bir faaliyet olduğunu söyledi.
Ulusoy, "Biz hizmetin iyi yapılması için varız. Yanlış yapana müsamaha etmeyiz. Diyanet İşleri Bakanlığı ile hükümetin aldığı kararlara saygılıyız" diye konuştu. TÜRSAB'ın birliğini bozacak herhangi bir olaya kendisinin, yönetim kurulunun ve genel kurulun izin vermeyeceğini kaydeden Ulusoy, "Abdurrahman Dilipak bir acenta yetkilisi midir?" şeklinde konuştu.
Abdurrahman Dilipak ise "TÜRSAB Başkanı bu uslubu ile hele hele konuyu rejim soruna haline getirme gayretleri ile TÜRSAB'ı da, TÜRSAB üyelerini de, kendini de zor durumda bırakır. O açıklamasını tekrar okursa sanırım yakışıksız ifadeleri kendi de görür... O metnin TÜRSAB sayfasında kalması beni değil, imza sahibini zor durumda bırakır" dedi.

Dernek de kuruyorlar
Dilipak, proje ile amaçlarının dünya üzerinden hacca giden yolcuların Türkiye'den de geçmesi olduğunu kaydetti. Dilipak şöyle konuştu: "Hac ve umre için neden karayolu kapalı? Bu sorunların yaşanmadığı daha iyi şartlar istiyoruz. O zaman bakınız hacca gidecek olan milyonlar Türkiye'ye akar. İstanbul'u, Konya'yı, Hata'yı, Urfa'yı ziyaret ederler. Belki Şam üzerinden Kudüs, ardından, trenle Suudi Arabistan ya da Türkiye üzerinden uçakla Yemen, Yemen'den karayolu ile Mekke... Hem hacılar daha ekonomik, daha zengin bir program uygular, hem de bu işten Türkiye büyük imkânlar kazanır."
Dilipak, projeyi insan hakları, hukuk devleti ve tüketici hakları ile teşebbüs hürriyeti çerçevesinde kurduklarını belirtti ve HU Platformu'na Şanar Yurdatapan'ın da destek vereceğini söyledi. Dilipak ile Yurdatapan daha önce de azınlıklar, etnik farklılıklar ve farklı kimlikler konuları içeren 'Ortak Payda' isimli bir kitabı birlikte kaleme almışlardı.
Dilipak, HU projesi dışında TÜRSAB'dan bağımsız olarak İnanç Turizmi Seyahat Acentaları ve Gönüllüleri Birliği başlığıyla (İNTÜRSAB ya da İNTÜRSAD) dernek kuracaklarını söyledi.'

140 milyon dolarlık pazar
Yıllar Hacı sayısı
2000 65 bin
2001 68 bin 119
2002 87 bin 551
2003 89 bin 270
2004 96 bin 442

Toplam 140 milyon dolarlık hacme sahip olan hac turizminde TÜRSAB'a bağlı yetkili acenteler faaliyet gösteriyor.

* HU: Arapça'da kelime anlamı 'O' anlamına geliyor. O kelimesiyle yaratıcı kastediliyor. Tasavvufi anlamda "Hu" Allah'ın adını zikretmek anlamına geliyor.