Türk CEO'lar işbirliğini sevmiyor
Dünyanın en büyük üç üst düzey yönetici yerleştirme şirketinden biri olan Egon Zehnder’in Dünya Başkanı John Grumbar, Türk CEO’ların stratejik, sonuç odaklı, yönetim ve liderlikte çok başarılı olduğunu, en zayıf noktalarının ise işbirliği olduğunu söyledi.
Capital Dergisi’nin kasım ayı sayısında yer alan habere göre, John Grumbar, Türk CEO’ların işbirliğini sevmemesini otoriteyi paylaşmak istememelerine bağlıyor.
Askeri yönetim anlayışı
Grumbar, "Türk yöneticiler globalleşme tarafından problemlerini çözdü. Ancak işbirliği konusunda sıkıntıları var" diyor. İşbirliği ve matris tarzı (çok başlı) yönetimde Türk yöneticilerin sorun yaşadığını belirten Grumbar, bu durumu Türk kültüründeki hakim olan askeri yönetim anlayışına bağlıyor. Grumbar, "Türk yöneticiler, otoritelerini paylaşmayı sevmiyor. Bu yüzden de başarılı olamıyor" yorumunu yapıyor.
Emir vermeye alışkın
Grumbar, şunları söylüyor: "Sonuç odaklılık, stratejik oryantasyon, takım liderliği ve işbirliği bizim için en önemli dört kriter. Bu dört temel kriter, CEO’larda aradığımız en önemli özellikleri oluşturuyor. Türkiye’de yöneticiler ilk üç kriterimizde başarılı ancak işbirliğinde o kadar güçlü değil. Neden böyle bilemiyorum. Ancak bu durum güçlü askeri kültürden kaynaklanıyor olabilir. Türkiye’de insanlar emir vermeye alışkın. Takım içinde daha az işbirliği yapıyor."
Türklere talep artıyor
Son dönemde Türk CEO’lara olan talebin arttığını söyleyen Grumbar, bunda bölgede büyümek isteyen küresel şirketlerin Türk yöneticileri tercih etmesinin önemli rol oynadığını belirterek, şöyle konuşuyor: "ABD’deki yöneticiler kriz yönetimine alışkın değil. Türkiye’deki yöneticiler gibi zor durumlarda başarılı sonuçlar alamayabiliyorlar. Önümüzdeki günlerde Türk CEO’lara olan talep daha da artacak. Halihazırda çok uluslu Amerikalı, Alman ve İngiliz şirketleri için Türk CEO’lar arıyoruz. Özellikle bölge için Türk CEO’lara talep çok fazla artıyor. Türk yöneticiler bölgeyi iyi tanıyor. Batı ile doğunun sentezini iyi yapıyor. Büyük küresel şirketler, Türk yöneticileri ağırlıklı olarak bölgesel pozisyonlar için tercih ediyor."
38 ülkede bin kişiyle CEO ve genel müdür arıyor
DÜNYANIN 38 ülkesinde bin kişilik bir ekiple dünyanın en iyi CEO ve genel müdürlerini aradıklarını, en son Unilever’in Dünya Başkanı Paul Polman’ı bulduklarını söyleyen John Grumbar, son dönemde üst düzey yönetici seçiminin iki yıla kadar uzadığına dikkat çekiyor. Egon Zhander’in dünyada 330’dan fazla danışmanı olduğunu belirten Grumbar, her danışmanın yılda ortalama 12 pozisyonla ilgilendiğini, yılda ortalama yaklaşık 3 bin pozisyon için üst düzey yönetici aradıklarını söylüyor.
’Mütevazı ve para düşkünü’ olmayan CEO’ya talep artacak
EGON Zehnder’in Dünya Başkanı John Grumbar, önümüzdeki dönemde ’Mütevazı ve para düşkünü olmayan’ CEO’ya talebin artacağını söylüyor. Grumbar’a göre, son bir yıldır dünya ekonomisinin üzerinde dolaşan kara bulutlar ve finans piyasasındaki kriz, aranan CEO profilini değiştirdi. Grumbar, "Önümüzdeki dönemde uluslararası finans kuruluşlarının büyük bölümünde CEO değişimi yaşanacak. Mütevazı ve para düşkünü olmayan CEO’ya talep artacak. CEO pozisyonları için de avukatlar daha çok tercih edilmeye başlanacak" diyor.
CEO’ların rolü değişiyor ilham vermesi bekleniyor
DÜNYADAKİ ekonomik yapı ve iş dünyasının işleyişiyle birlikte CEO’ların rolünün değiştiğini vurgulayan John Grumbar, "Artık bilgiye herkes ulaşabildiği için CEO’nun her şeyi öğretmesini beklemiyoruz. CEO bize göre ilham vermeli, insanları etkilemeli ve liderlik yapmalı" diyor. Eski pozisyonuna, görevine odaklı bir seçim yapmadıklarını söyleyen Grumbar, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Örneğin bizim için sadece geçmişteki başarıları önemli değil. Seçeceğimiz CEO’nun ilham veren, örnek teşkil edebilen, güvenilir bir kişi olmasını istiyoruz. Bunlar gerçekleştirilmesi ve göstermesi güç olan konular. CEO, askeri düzen gibi ’Sen şunu yap’ dememeli. İşbirlikçi ve insanların saygı duyacağı biri olmalı. Bu tip insanları bulmak gerçekten çok zor."
CEO’ların en önemli üç hatası
EGON Zehnder’in Dünya Başkanı John Grumbar, CEO’ların en önemli üç hatasını şöyle sıralıyor:
Æ KİBİRLİ OLMAK: Birincisi gerçeklikten uzaklaşmak ve sadece kendilerine inanmak. Kibir sıradan bir kimse için bile büyük bir tehlikedir. Oysa mütevazı olan, paraya odaklanmayan yöneticiler saygı kazanır.
Æ PARAYA ZAFİYET: Başka bir zayıflık da parasal ödüle çok fazla inanmak. Eğer bir kişi paraya çok odaklanırsa saygısını kaybeder. CEO’lar ekonomik ve finansal zafiyet gösterdikleri zaman çevreye, halka, topluma ve hissedarlara karşı olan görevlerini unutuyor.
Æ TEK ADAM TUTKUSU: Üçüncü büyük yanlışları ise kontrolü ellerine almak istemelerinden kaynaklanıyor. Çevrelerindeki insanları yeterince dinlemiyorlar. Çevrenizdeki insanları, takımını dinlemek çok önemli. Bence, en iyi CEO’lar kibirli değil, mütevazı olabilen yöneticilerdir.
