19
Mayıs
2024
Pazar
EKONOMİ

Yap-işlet-devret

Viraneye dönmüş tarihî eserleri her görüşümüzde şikâyet eder, yetkili insanların gamsızlığından, duyarsızlığından dem vururuz.

Vakıflar Genel Müdürlüğü, uygulamaya koyduğu yeni bir modelle artık tüm bu hayıflanmalarımızın önüne geçeceğe benziyor. Uygulama safhasında ne gibi sonuçların alınabileceğini önümüzdeki zamanlarda göreceğimiz ‘restore et -işlet-devret’ adlı bu yeni modelle, tarihî eserleri yeniden hayata döndürmenin yolları aranacak. Sistem aynen şöyle işleyecek; mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait olan eserler, özel kurum ve kuruluşlar tarafından restore ediliyor. Restorasyon masraflarının karşılığı olarak belirlenen süre işletilen eserin, tekrar Vakıflar’a devrini öngörüyor.

Proje kapsamında 59 tarihî eserin “restore et-işlet-devret” modeli ile turizme kazandırılması kararlaştırıldı. Tabii bu arada onarılıp kullanılır hale getirilen taşınmazlar da oldu. İstanbul Eminönü 4. Vakıf Han, Bursa Ördekli Hamamı, İzmir Karşıyaka Eski Ev, Kastamonu Cem Sultan Bedesteni, Antalya Alara Han, Alanya Kale Bedesteni, Safranbolu Cinci Han, Ankara Çengel Han, Nevşehir Saruhan bu tarihî eserlerden bazıları...

Ankara’daki Çengel Han, Koç Holding tarafından ‘restore et-işlet-devret’ modeli çerçevesinde Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden devralınarak tamir edildi. Vehbi Koç’un ticaret hayatına başladığı yer olan Çengel Han, sanayi müzesi oldu. Geçtiğimiz günlerde üst düzey bir katılımla açılışı gerçekleştirilen Çengel Han Sanayi Müzesi, restorasyon çalışmalarının karşılığı olarak 49 yıllığına Koç Holding’e devredildi. Safranbolu’daki Cinci Han ise uzun süre atıl vaziyette bekledikten sonra bir özel kuruluş tarafından restore edilerek otel haline getirildi. Şimdilerde özellikle Japon turistlerin yoğun ilgi gösterdiği Safranbolu’da 4 yıldızlı otel olarak hizmet veriyor.

‘Eserlere zarar gelirse el koyarız’

Vakıflar Genel Müdürü Yusuf Beyazıt, Türkiye’nin tarihî eser bakımından çok zengin bir ülke olmasına rağmen bu potansiyelini kullanmadığını söylüyor. Restore edilen eserlerin ise günümüz ihtiyaçlarını karşılayacak bir görev verilip yaşayan bir organizma haline getirilemediği için hızla tahrip olduğunu vurguluyor. Bu durumun önüne geçebilmek için vakıf eserlerinin otel, müze ve benzeri şekillerde kullanılabilir hale getirilmesi gerektiğinin altını çizen Beyazıt, ‘restore et-işlet-devret’ modelinin bu amaçlar doğrultusunda uygulandığını belirtiyor. Modelin olumlu sonuçlar verdiğini söyleyen Beyazıt, bu girişimle birçok tarihî yapının hem restore edildiği hem de günümüz ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde kullanılabilir hale geldiği görüşünde. Tarihî mekânların isteyen kişi ve kuruluşlara 29 yıllığına kiraya da verildiğini ifade eden Beyazıt, buraların otel, restoran, dinlenme tesisi, hediyelik eşya satış merkezi olarak kullanıldığını kaydediyor. Restorasyon çalışmaları sırasında tarihî dokunun korunmasını önemsediklerini vurgulayan Beyazıt, işletmeye açılmasına rağmen tarihî eserler üzerindeki her türlü denetimin Vakıflar Genel Müdürlüğü yetkisinde olduğunu belirtiyor. Eserlere herhangi bir zarar gelmesi durumunda gerekli işlemler ise gecikmeksizin yapılacak. Yusuf Beyazıt, turizmcilerin isteği doğrultusunda İpekyolu üzerindeki han ve kervansarayların ‘restore et-işlet-devret’ modeliyle turizme kazandırılmasına öncelik verdiklerini belirtiyor.

500 eserin restorasyonu tamamlandı

2003 yılında başlatılan tespit ve tescil çalışmaları sonucunda Vakıflar Genel Müdürlüğü mülkiyetindeki vakıf eserlerinin sayısının 18 bini geçtiği belirlendi. Bu kapsamda her biri ayrı değer taşıyan eserlerin restorasyonlarının gerçekleştirilebilmesi için çok sayıda kurum ve kuruluşla işbirliğine gidiliyor. Düzenlenen protokoller ile aslına uygun restorasyon çalışmalarının gerçekleştirilmesi sağlanıyor. Önceki yıllarda yıl boyunca 2-3 eser restore edilirken, 2004 yılında 152 eski eserin onarımı yapıldı. Geçtiğimiz yıl itibarıyla bu rakam 500’e ulaştı.

İpekyolu’ndaki kervansaraylar özelleştiriliyor

Kültür turizminin son yıllarda büyük bir ivme kazandığına dikkat çeken turizmciler, tarihî eserlerin kullanıma açılmasıyla birlikte mevcut potansiyelin üzerinde yerli ve yabancı turist ağırlayabileceklerine inanıyor. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün başlatmış olduğu ‘restore et-işlet-devret’ modelinin Türkiye’nin turizm potansiyelini artıracağına inandıklarını belirtiyor. Ulusoy, kendilerinin İpekyolu üzerindeki kervansaraylara talip olduğunu, gerekli çalışmaları yaparak eserleri restoran, otel ve hediyelik eşya satılabilen merkezler haline getireceklerini kaydetti. Ulusoy, “Turizmci işadamları tarihî eserler ile ilgili yapılan her türlü projeye önderlik yapmaya hazır. Bu eserlerin korunmasında da üzerimize düşeni yapacağız. Tek isteğimiz turizmin devlet politikası haline getirilmesi ve sektörün önündeki engellerin kaldırılmasıdır. Bizler önümüzdeki engeller kaldırıldığı takdirde her türlü fedakârlığı yapmaya hazırız.” diyor.




Zaman/İsa Yazar
Yayın Tarihi : 22 Ocak 2006 Pazar 17:25:31


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?